Suudi Arabistan’dan ithal edilen pet şişenin hammaddesi hakkında soruşturma: Peki, polietilen nedir? İthalatı ne kadardır?

Ticaret Bakanlığı, pet şişe ve plastik poşet gibi ürünlerin hammaddesini oluşturan polietilenin Suudi Arabistan’dan ithalatı ile ilgili soruşturma başlatılacağını duyurdu. Söz konusu maddenin Türkiye’deki tek üreticisi, Petrokimya Holding A.Ş.

Fotoğraf: Reuters

Petrokimya Holding A.Ş.’nin (PETKİM) başvurusuna istinaden, Suudi Arabistan menşeli "alçak yoğunluk polietilen"e yönelik damping soruşturması açılması, Resmi Gazete’de yayımlanan Ticaret Bakanlığı'nın İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliği ile onaylandı. 

Pet şişe (Pet: Poli ve Etilen'in baş harflerinden oluşuyor) ve plastik poşet gibi ürünlerin hammaddesini oluşturan polietileni Türkiye’de üreten tek tesis Petkim’in mevcut üretim kapasitesi yılda 446 bin ton. Bunun, 350 bin tonu alçak yoğunluklu polietilen. 

En çok kullanılan ve en ucuz plastik hammaddesi polietilen, genellikle ince film halinde paketleme, ambalaj ve örtü işlerinde, sulama ve yağmurlama borularında ve çeşitli ucuz mutfak eşyası üretiminde kullanılıyor. Kolay alev alan bu ürününün elektrik yalıtkanlığı iyi. Bu nedenli önemli bir izolasyon malzemesi. 

Petkim’in internet sitesinde, esnekliği yüksek olan alçak yoğunluk polietilen ile üretilen ürünlere şunlar örnek veriliyor: Sera örtüsü, ambalaj filmi, kablo kılıflama, ev eşyası, oyuncak, boru, hortum, tüp, şişe, kumaş ve metal kaplamaları, rotasyonlar, kalıplama maddeleri vb. 

“Yerli üretiminin yurt içi satış fiyatında ve kârlılığında bozulmaya neden oldu”

Resmi Gazete’de yer alan tebliğe göre Türkiye, 2020’nin ilk altı ayında, Suudi Arabistan menşeili alçak yoğunluklu polietileni fabrika çıkış fiyatından ithal etti. Söz konusu ürünün genel ithalattaki payı, 2018’in ilk altı aylık dönemine göre yüksek seyretti. 

Bakanlık’tan yapılan açıklamada “2020 yılı ilk 6 aylık dönemi için soruşturma konusu ülkeden gerçekleşen ithalatın yerli üretim dalının fiyatlarını kırdığı fakat baskılamadığı belirlenmiştir” denildi. 

Bakanlık, yapılan değerlendirme sonucunda söz konusu ürünün yerli üretiminin, 2019 yılında, 2017 yılına göre, üretim ve yurt içi satış miktarı, birim yurt içi satış fiyatı, yurt içi satışlardan ürün kârlılığı, toplam birim kârlılığı, ürün nakit akışı ve kapasite kullanım oranı gibi temel ekonomik göstergeleri bozulma gösterdi. 

Açıklamada, “Maddi zarar tehdidine ilişkin olarak, Suudi Arabistan menşeli ithalatın birim fiyatlarında 2017-2019 dönemi ile 2018-2020 (6 aylık) döneminde önemli ölçüde düşüş bulunduğu görülmekte olup anılan ülkenin kapasite olarak küresel pazarda önemli konuma sahip olduğu anlaşılmaktadır” denildi. 

Rakamlarla polietilen ticareti 

Türk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı’nın (PEGAV) verilerine göre 2020 yılının ilk yarısında miktar ve değer bazında plastik ürünlerinde en yüksek ithalat polietilen ve polipropilen de gerçekleşti. 

Bu iki hammadde de yapılan ithalat toplam plastik hammadde ithalatı içinden miktar bazında yüzde 57 değer bazında da yüzde 53 pay aldı. 

Sadece polietilenin toplam plastik hammadde ithalatı içindeki payı miktar bazında yüzde 26 değer bazında da yüzde 23. Bu oranlar 2017’de de yüzde 25 ve yüzde 24’tü. 

Ancak düşük yoğunluklu polietilenin ithalatı, 2013-2017 yılları arasında değer bazında yılda ortalama yüzde 9,1, 2016-2017 arasında yüzde 28,4 yükselmişti. 

Ticaret Bakanlığı’nın 2019’da yayımladığı “Suudi Arabistan Krallığı Ülke Raporu”na göre dünyanın en büyük petrol ve petrol ürünleri ihracatçısı Suudi Arabistan’ın Türkiye’ye polietilen ihracatının, Türkiye’ye toplam ihracatı içindeki payı, 2018’de yüzde 3,9’du. Bu oran, 2016’da yüzde 5,4 ve 2017’de yüzde 5,6’ydı. 

Söz konusu ürünün ithalat değeri ise 2016’da 437, 2017’de 539 ve 2018’de 440 milyon dolardı. 

Petkim soruşturması, Suudi ambargosunun ardından geldi 

Suudi Arabistan liderliğindeki Körfez ülkelerinin 2017’de Katar’a boykot kararı alması ile başlayan, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın 2018'de İstanbul Başkonsolosluğu'nda öldürülmesi ile devam eden Türkiye-Suudi Arabistan gerginliği, geçen hafta yapılan “Türk mallarına boykot” çağrısı ile daha da genişlemişti. 

Suudi Arabistan Ticaret Odaları Başkanı Aclan bin Abdulaziz el-Aclan, 3 Ekim’de “Türkiye'ye dair, ithalat, yatırım ya da turizm olsun her şeye boykot uygulamak her Suudlu tüccar ya da tüketicinin sorumluluğudur" açıklamasını yapmıştı. Çağrıya Kraliyet çevresine yakın isimler de destek vermişti. 

Ancak Reuters'ın Suudi Arabistan hükümeti basın ofisine dayandırdığı habere göre, Riyad yönetimi uluslararası anlaşmalar ve Serbest Ticaret Anlaşmasına bağlı olduğunu vurgulayarak, Türk ürünlerinin ülkeye girişinin resmi olarak yasaklandığı yönündeki haberleri yalanladı.

Aralarında Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türk Sanayicileri ve İş Adamları Derneği (TÜSİAD) ve Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) de bulunduğu iş dünyasının sekiz çatı kuruluşu hafta sonunda yaptığı ortak açıklamada, "Firmalarımızdan mal tedarik eden birçok Suudi firmasına, Türkiye'den ithalat yapılmaması için taahhütname imzalatıldığı da ifade edilmektedir. Yine son dönemde küresel lojistik firmaları da... müşterilerini uyarmakta, Suudi gümrüklerinde sadece Türkiye'den gelen ürünler için çok uzun süre bekletilmeye hazır olmalarını ve hatta Türkiye'den ithalatın engellenebileceğini belirtmektedir" demişti.

Resmi bir açıklama olmasa da, Türk mallarının Suudi Arabistan'a girişinin engellenmeye çalışıldığını belirten Çelik Federasyonu Başkanı Namık Ekinci de, Reuters’a yaptığı açıklamada şunları söylemişti: 
 

Çelik sektörü özelinde, bazı lojistik şirketlerinin hizmet verdiği firmalara, ürünlerin gümrüklerde bekletilebileceği ile ilgili tedbir alınmasına yönelik bildirimde bulunduğunu biliyoruz. 

Ayrıca Türkiye'den çelik ithalatı yapan Suudi Arabistan firmalarından birisinin, gümrük süreçlerinde yaşanan sorunlar nedeniyle yeni taleplerde Türkiye'den çelik ithalatına devam etmeyeceği duyumunu aldık. 


Fas’tan Türk mallarına yüzde 90 gümrük vergisi

Öte yandan Fas, Türkiye’den ithal ettiği 1200 kalem üründe gümrük vergilerinin yüzde 90’a varan oranda artırılmasına yönelik düzenlemeyi 8 Ekim’de kabul etti.

Fas Ticaret Bakanlığı'ndan bir kaynağın verdiği bilgiye göre, tekstil ve hazır giyim ürünlerini de kapsayan vergiler beş yıl geçerli olacak. Faslı yetkililer ve ülkenin tekstil sektörü, Türkiye ile olan serbest ticaret anlaşmasının Faslı üreticiler açısından haksız rekabete ve iş kayıplarına neden olduğundan şikayet ediyordu.

 

Independent Türkçe, Reuters

DAHA FAZLA HABER OKU