‘Kravat takıp, takım elbise giydi diye ceza indirimi olmasın’

Şule Çet davasında sanık Çağatay Aksu’ya iyi hal indirimi uygulanması, Ceren Özdemir’in katilinin ise açık cezaevine “İyi hallilik” düzenlemesiyle geçtiğinin ortaya çıkması her iki uygulamayı tartışmaya açtı. Hukukçular iki uygulamada da düzenleme istiyor

Mahkumlar karar duruşmasına genellikle kravat takıp, takım elbise ile gidiyor / Fotoğraf: İHA

Aynı günlerde yaşanan iki olay Türk Ceza Kanunu’nda iki uygulamanın tartışmaya açılmasına neden oldu.

Şule Çet davası sanıklarından Çağatay Aksu’ya verilen ağırlaştırılmış müebbet cezasının mahkeme tarafından iyi hal indirimi uygulanarak müebbet hapse çevrilmesi kimi çevrelerin eleştirilerine neden oldu.

Adalet Bakanı’nından da iyi hal indirimine eleştiri

Adalet Bakanı Abdülhamit Gül yaptığı açıklamada "Zalimce cinayetlerin ardından görülen davalarda, somut ve hukuk temelli tatmin edici gerekçelere dayanmayan 'iyi hal' gibi soyut değerlendirmelerle canilere ceza indirimi yapılması vicdanları yaralamaktadır" diye konuştu.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada da Çet davasında sanığa verilen iyi hal indirimi kararına itiraz edileceği söylenildi.

Yine Ordu’da bir cinayete kurban giden 20 yaşındaki Ceren Özdemir’in katil zanlısı Özgür A.'nın 2005’te bir çocuğu öldürdüğü halde “iyi hallilik” uygulaması kapsamında açık cezaevine sevk edildiği sırada kullandığı iki günlük yol izni sırasında kaçtığı ortaya çıktı.

Bu olayda kapalı cezaevlerinden açık cezaevlerine sevki sağlayan ve şartlı salıvermeye onay veren “iyi hallilik” uygulamasının hangi şartlar adı altında uygulanması gerektiğini bir kez daha gündeme getirdi.

şuleçet.jpg
Şule Çet davası sanığı Çağatay Aksu'ya verilen iyi hal indirimi tartışılıyor / Fotoğraf: Twitter

 

İyi hal indirimi ile iyi hallilik uygulaması karıştırılıyor!

Mahkemeler tarafından yargılama aşamasında TCK’nın 62. Maddesi'ne göre karar verilen iyi hal indirimi ile açık cezaevlerine geçecek kişilerle ilgili “iyi hallilik” uygulamasını içeren 5275 sayılı düzenleme zaman zaman birbiriyle karıştırılıyor.

İyi hal indirimi sanıkların yargılama esnasındaki tutumuna bakılarak mahkeme heyeti tarafından karara bağlanıyor ve cezada 1/6 oranında indirime gidiliyor.

İyi hallilik uygulaması ise cezaevlerinde hükümlü olarak kalan kişilerin belirli şartlar altında Cezaevleri İdare ve Gözlem Kurulu’nun kararıyla verilen açık cezaevlerine sevklerini sağlayan idari bir karar.

Independent Türkçe ilk olarak hukukçularca mahkemelerce karara bağlanan ve özellikle kamuoyunda tepki çeken cinayetlerin ardından her seferinde gündeme gelen iyi hal indirimine ilişkin düşüncelerini sordu.

hülya gülbahar.jpg
Hülya Gülbahar / Fotoğraf: Twitter

 

Hülya Gülbahar / Avukat – Kadın Hakları Savunucusu

“Sorunumuz cezaların daha da artırılması değil”

Kadın hakları mücadelesinin tanınmış isimlerinden Avukat Hülya Gülbahar, çoğunlukla kadın derneklerinden gelen 'iyi hal indiriminin kaldırılması' yönündeki taleplere karşın farklı düşünüyor.

Türkiye’de kadın cinayetleri dendiğinde maalesef yetersiz bir yaklaşım var. Kadınlar dahil bir çok kesim çok kestirme bir taleple ortaya çıkıyor ve ‘Cezalar artırılsın, indirimler kaldırılsın’ diyor. Neredeyse başka talep duyamaz hale geldik. Kadın cinayetlerini önlemek için eğitimden sağlığa, yargıya kadar yaşamın bütün alanını kapsayan eş güdümlü politikalar üretilerek hayata geçirmek için bütçeden pay ayrılması, tüm ülkeyi kapsayan kadın sığınma evlerinin, cinsel kriz merkezleri ağlarının oluşturulması, olaylara anında ve etkili müdahale edecek birimlerin ve acil yardım hatlarının oluşturulması öncelikli taleplerimiz olmalıdır. Biz bunları toplumca tartışmayı talep etmeyip bir katilin en ağır cezaya çarptırılması, idamsa idamın gelmesi, linçse linç edilmesi için koro halinde protestolar yapıyoruz. Oysa Türkiye’de cezalar zaten yeterince ağır. Sorunumuz cezaların daha da ağırlaştırılması değil denetimli serbestlik, infaz ertelenmesi vb.gibi çeşit çeşit gizli ya da açık uygulamalarıyla cezasının ceza olmaktan çıkarılmasıdır.

özgecan arslan.jpg
Özgecan Arslan davası kadın cinayetlerinde iyi hal indirimini tartışma konusu yapmıştı / Fotoğraf: AA

 

“Ağır cezalar da kadın cinayetlerini önlemedi”

Gülbahar tek başına ağır cezalar vermenin kadın cinayetlerin önlemeyeceği görüşünde..

Tartışmayı doğru eksenden yürütmemiz gerekiyor. En ağır cezaların verildiği kadın cinayetleri örneklerini gördük. Örneğin Taksim’de öldürülen müzisyen Değer Deniz davasında mahkeme son derece ağır bir ceza verdi ve ders niteliğinde sayılabilecek bir gerekçe yazarak tahrik ve iyi hal indiriminin neden uygulanamayacağını açıkladı. Kadın cinayetleri durdu mu, hayır? Özgecan Arslan’ın katilleri cezaevinde diğer mahkumlarca infaz edildi. Cinayetler durdu mu, hayır. Dolayısıyla tekil örneklerdeki ağır cezalar ya da idama benzeyen infazlar kadın cinayetlerinde caydırıcı olmuyor. Kadın cinayetleri kadın erkek eşitliğine dayalı bir devlet politikasını, ana okullarından başlayarak bütün yerine gereklerini yerine getirmekle önlenebilir. Tartışmayı sadece hukuk üzerinden değerlendirirsek, sorunun MEB’in, Diyanet’in ve sağlık alanlarındaki  ayaklarını ve onların sorumluluklarını gözden kaçırmış oluruz.

celal ülgen.jpg
Celal Ülgen / Fotoğraf: İHA

 

Celal Ülgen / Avukat

“Kadın cinayetlerinde indirimden yana değilim”

Bir kişinin müebbet ceza alması ile ağırlaştırılmış müebbet alması arasında cezaevinde yatacağı süre açısından bir farkın olmadığını belirten Ülgen, sözlerini şöyle devam ettirdi:

Ancak özellikle kadın cinayetlerinde kamuoyu iyi hal indirimi noktasında çok duyarlı. Bu davalarda sanıkların iyi hal indirimden faydalanmak için takım elbise giyip, kravat takmaları insanlara sahtecilik gibi geliyor ve tepki gösteriyorlar. Ben de kadın cinayetlerinde kesinlikle indirimden yana değilim. Sanıklar hakikaten sahte davranıyorlar.

cengiz hortoğlu.jpg
Cengiz Hortoğlu / Fotoğraf: Kişisel sosyal medyası

 

Cengiz Hortoğlu / Avukat

Kasti suçlarda iyi hal indirimi kaldırılabilir”

Hortoğlu tekil olaylar üzerinden ‘şu davada indirim oldu, bunda indirim oldu’ gibi konuşmanın anlamı olmadığını belirterek şu öneride bulundu:

İyi hal indirimi getiren yasada ek bir düzenleme yaparak, insan hayatına kasıtlı olarak kastedilen cinayet suçları, tecavüz gibi cinsel istismar suçları ve nefret içeren suçlar indirim kapsamından çıkarılmalıdır. Böylece vicdanlar rahatlatılır. Ancak iyi hal indirimini bütün suçlar için kaldırmak doğru değildir. Suçlar kasti ve taksirli suçlar olarak ikiye ayrılabilir. Kasti suçlarda iyi hal indirimi kaldırılabilir. İyi hal indirimini tümden kaldırmak hakimin hareket kabiliyetini azaltır. Ayrıca dosyanın tamamını bilmeden hakimleri iyi hal indirimi uyguladı diye eleştirmek de haksızlık. Hakim bir yasayı uygulamak zorunda sonuçta.

necati özdemir.jpg
Necati Özdemir / Fotoğraf: İHA

 

Necati Özdemir / Avukat – Eski Bayrampaşa Cumhuriyet Savcısı

“Kravat bağlayıp, takım elbise giydim diyerek indirim istenmemeli”

Bir dönem Bayrampaşa Cezaevi Savcısı olarak görev yapan Avukat Necati Özdemir ise iyi hal indirimini eleştirenlerden.

Şöyle bir sıkıntı var. İyi hal alacağım diye kimi sanıklar hakimin önünde elini kolunu bağlayarak, inandırıcı olmayan şekilde durarak, cezasının inmesini talep ediyor, bir nevi şov yapıyor. İyi hal uygulaması kökten kalksın mı, bu söylenemez ancak bir kravat bağlayarak, bir takım elbise giydim diye, cezamda indirim istiyorum demenin bir anlamı olmamalı. İyi hal indirimi sadece duruşmada duruş şekliyle olmaması lazım.

tuba torun.jpg
Tuba Torun / Fotoğraf: Kişisel Twitter hesabı

 

Tuba Torun / Avukat – Kadın Hakları Savunucusu

“Adalet Bakanı’nın açıklaması geç kalmış bir açıklama”

Kadın cinayetlerinde iyi hal tartışmasının ilk defa Özgecan Arslan davasında başladığını söyleyen Tuba Torun sözlerini şöyle sürdürdü:

İlk defa o zaman konuşulmuş hatta ‘Özgecan yasası’ denmişti. Tepkilere rağmen pek çok davada indirim uygulandı ve uygulanmasına devam ediliyor. Bizler bu indirimlerin kadına ve çocuğa yönelik şiddet vakalarında uygulanmaması gerektiğini yıllardır dile getiriyoruz. Adalet Bakanı’nın ‘İyi hal indirimi vicdanları yaralıyor’ cümlesi geç kalmış bir cümledir. Çoktan uygulanması gerekirken halen sözde kalması samimiyetsizdir. Muhalefet bugüne kadar çok sayıda öneri verdiği halde dikkate alınmamıştır.

rezzanepözdemir.jpg
Rezan Epözdemir / Fotoğraf: İHA

 

Dr. Rezan Epözdemir / Hukukçu

“Her pişmanım diyene iyi hal indirimi haksız bir durum”

Dr. Rezan Epözdemir, iyi hal indiriminin son duruşmada pişmanım diyen herkese uygulandığını ve bunun sağlıksız, haksız bir durum olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

Örneğin Şule Çet davasında, adaletin tecellisine katkı sağlamamış birine iyi hal indirimi uygularsanız, kanun koyucunun iradesinin dışına çıkmış olursunuz. İyi hal indirimi Avrupa ve Amerika’da da var. Sadece bizde olan bir uygulama değil. Problem indirim uygulaması değil. Asıl sorun her olayda olayın koşullarına bakmadan 'pişmanım' diyen herkese uygulanması bu da kamuoyunu rahatsız ediyor. Bu uygulanırken kanun koyucunun kriterleri var. 'Failin geçmişine bakacaksın ve failin olaydan sonraki dava aşamasındaki davranışlarına bakacaksınız. Cezanın kişinin geleceğine etkisine ve sosyal ilişkilerine bakacaksınız' deniyor. Problem iyi hal indiriminde değil, her olayda uygulanmasında.

açık cezaevleri.jpg
Fotoğraf: İHA

 

2017 yılında açık cezaevlerinde kalacakların kapsamı genişletildi.

Ordu’da öldürülen Ceren Özdemir’in katil zanlısının açık cezaevine sevk için verilen iki günlük izin sırasında firar etmesi de tartışma yarattı.

2017 yılında yapılan düzenleme ile açık cezaevlerinde cezayı yatabilmenin kapsamı daha genişletildi.

Yapılan düzenleme ile 10 yılın altında alınan hapis cezalarında, kurulun kararından önce son bir ayı da iyi halli olarak geçirilmesi durumunda iyi hallilik uygulamasından faydalanılarak ceza açık cezaevlerinde geçirilebiliyor.

Yine 10 yıldan fazla cezalarda ise açık cezaevine geçebilmek için cezanın 1/10’unu kapalı cezaevinde geçirmiş olma ve şartla salıvermeye yedi yıl kalma şartı aranıyor.

Ancak Ordu’daki son olay şimdi bu düzenlemenin de faydalarını veya risklerini gündeme getirdi.

Independent Türkçe bu konuda da hukukçuların görüşlerine başvurdu.

ceren.jpg
Ceren Özdemir'in öldürülmesi yeni bir tartışma başlattı / Fotoğraf: İHA

 

“Cezaevinde olaya karışmamış olmak iyi hallilik kararı için yeterli olmamalı”

Hukukçu Dr. Rezan Epözdemir, açık cezaevlerine sevki sağlayan iyi hallilik kararının da düzenlemesi gerektiği düşüncesinde belirtti.

İyi hallilik kararını Cezaevleri İdare ve Gözlem Kurulu veriyor. İyi hallilik kararını verirken cezaevinde bir olaya karışmamasına bakıyor. Bu yeterli mi, hayır. Cezaevinde olaya karışmasından ziyade ıslah, dış dünya ile uyumu, rehabilitasyonu gibi amaçlarda gözetilmeli. Bunun için karar verecek heyette sosyolog, pedegog, psikolog da olmalı. Bu kişiler de kişinin ıslah olup olmadığına bakarak bilimsel bir incelemenin ardından iyi hallilik raporu verilmeli. Yoksa Ceren Özdemir gibi kamuoyunu rahatsız edici olaylar olabilir.

özgür.jpg
Ceren Özdemir'in katil zanlısı Özgür A.'nın açık cezaevine sevki tartışılıyor / Fotoğraf: İHA

 

 “Kadın ve çocuğa yönelik suçlarda açık cezaevine sevk olmasın”

Kadın hakları savunucusu avukat Tuba Torun, Ceren Özdemir’in katil zanlısısının açık cezaevine sevkini eleştirerek şöyle konuştu:

Özellikle belirli suçlarda İnfaz Kanunu’nda cezaevlerinde izin kullanılmasının kısıtlanması gerekiyor. Mağdurun kadın ve çocuk olduğu hallerde çok kontrollü kullanılması, hatta kaldırılması gereken bir hal. Açık cezaevlerine gitmenin belirli şartları var. Daha hafif suçlarda uygulanıyor. Bu durumda kadına ve çocuğa yönelik suçlar hafif suç mu kabul ediliyor? Mağdur kadın ve çocuk ise açık cezaevine geçilmemesi veya açık cezaevinde ise izin kullandırılmaması gerekiyor.

“Pedegoglar ve psikologların içinde olduğu heyet karar vermeli”

Eski Bayrampaşa Cezaevi Savcısı Avukat Necati Özdemir ise  görev yaptığı dönemde mahkumların kapalı cezaevlerinden açık cezaevlerine sevkini sağlayan iyi hallilik indirimine, içinde pedogog ve psikologların da bulunduğu bir heyetin karar verildiğini belirterek, “Şimdi böyle bir uygulama yok. Bu yeniden hayata geçirilmeli” dedi.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU