Erdoğan'dan asgari ücret açıklaması: TİSK'ten elini taşın altına koymasını bekliyorum

"İşçi ve işveren arasındaki ilişkilerde baktığımız yer hak ve adalet eksenindedir. İşleyen ve güven veren bir sistem hepimizin önceliğidir"

Fotoğraf: AA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATO Congresium'da TİSK 29. Olağan Genel Kurulu'nda açıklamalarda bulundu.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

2.3 milyon çalışanıyla tam 63 yıldır TİSK kurumsal ve güçlü bir varlık gösteriyor. Ülkemizin gayrisafi yurtiçi hasılasına 200 milyar dolar, ihracatına ise 100 milyar doların üzerinde katkı sunuyor. İSO 500’deki ilk 10 işletmemizin 7’si TİSK camiası içerisindedir. İhracatımızın neredeyse yarısı TİSK bünyesindeki işletmeler tarafından gerçekleştiriliyor.

TİSK çatısı altında iş dünyamız, özellikle de işverenlerimiz için yayınlanan raporlar önemlidir. Kağıt üzerindeki hedefleri gerçeğe dönüştürmek işin özünü teşkil etmektedir. İşte tam da bu noktada TİSK’in icraat odaklı ve gerçekçi bir yaklaşımla hareket ettiğini memnuniyetle görüyoruz. Küreselleşme tüm hızıyla devam ederken, teknoloji baş döndürücü şekilde gelişirken işletmelerimizin ve işverenlerimizin bu yeni gerçekliğe uyum sağlaması kritiktir.

Çalışma barışının ve sosyal diyaloğun sağlanmasında istihdamın, üretimin ve ihracatın güçlendirilmesinde mühim bir misyonu yerine getiren TİSK camiasını yürekten kutluyorum. 3 dönemdir refah ve istikrarımızı tehdit eden sınamalarda TİSK ailesi devletin ve milletin yanında olduğunu açık ve net göstermiştir.

“TİSK yönetiminden ellerini taşın altına koymalarını bekliyorum”

Diğer tüm alanlarda olduğu gibi işçi ve işveren arasındaki ilişkilerde baktığımız yer hak ve adalet eksenindedir. İşleyen ve güven veren bir sistem hepimizin önceliğidir. Asgari ücret tespit komisyonu yarın ilk toplantısını yapacak. TİSK yönetiminden ellerini taşın altına koymalarını bekliyorum. Kefenin cebi yok. Dar dünyadan dar bekaya mal mülk değil, adalet, hakkaniyet, dürüstlük üzerine hayır duaları götüreceğiz.

"Hak konusunu sadece ücrete sıkıştırmak doğru değildir"

Hak konusunu sadece ücrete sıkıştırmak doğru değildir. Güvenli ve sağlıklı çalışma şartlarının temini de hakkın bir parçasıdır. Çok üzücü iş kazaları meydana geliyor zaman zaman. Özveriyle çalışan, çabalayan emekçilerimiz yaralanıyor, kimi zaman da maalesef hayatını kaybediyor. Emekçi kardeşlerimizin rahatça ve gönül huzuruyla çalışabilmesi için elimizdeki imkanları seferber ediyoruz.

İhmali olan kim varsa, kamu ve belediye görevlileri dahil kimsenin gözünün yaşına bakmıyoruz. Fakat işverenlerimizin de üzerine düşen tüm yükümlülükleri titizlikle yerine getirmesi gerekiyor. TİSK’in bu konuda çok önemli çalışmalar yaptığını biliyorum. Ancak sadece bu yıl içerisinde yaşanan kazaları dikkate aldığımızda daha fazla çalışma yapılması gerektiğini görüyoruz.

Her türlü tedbirin alınmasını sağlayacak, insan hayatını etkileyen böyle bir konuda işi asla şansa bırakmayacağız. TİSK’in bu konuda da öncü ve örnek olacağına inanıyorum. Fırsatçılıkla mücadelemiz de hız kesmeden devam ediyor. Enflasyonda nihai hedefimiz olan tek haneli oranlara mutlaka ulaşacağız. Reel sektörümüzün önerilerine, taleplerine ve eleştirilerine de kulak vereceğiz. Kobilerimize çalışan başına verdiğimiz aylık 2 bin 500 TL desteği 3 bin 500 TL’ye yükseltiyoruz. Ayrıca büyük ölçekli firmalarımızı da programa dahil ediyoruz. 2025 yılı için işverenlerimize her bir işçimiz için 1000 TL veriyoruz. Ocak-Kasım döneminde istihdamın korunması amacıyla 53 milyar lira kaynak kullandık.

Teşvik programının 2026 yılı sonuna kadar uzatılacağı müjdesini de bugün burada paylaşmak istiyorum. MB, günlük reeskont limitini 300 milyon TL’den 4,5 milyar TL’ye çıkarttı. Reeskont kredilerinde ihracatçımıza enflasyonun oldukça altında bir maliyet sunuyoruz. Girişimcilerimizin finansman maliyetini yüzde 14 ile 28 bandına kadar indiriyoruz. MB bu krediler için 500 milyar liralık kaynak ayırdı.

Bütçe imkanlarımızı sonuna kadar zorlayarak, ihracat yapan, yeni alanlara yatırım yapan firmalarımızın yanında oluyoruz. Refahın, kalkınmanın, barışın asli olacağına inandığımız Türkiye Yüzyılı’nı sizlerle birlikte inşa edeceğiz.

Terörsüz Türkiye süreci

Terörsüz Türkiye sürecimiz de sizlerin desteğini beklediğimiz bir diğer alan. Türkiye’nin bu yükten kurtulduğunda hangi ölçekte bir potansiyelin devreye gireceğini tahmin ediyoruz. Sadece ekonomimize maliyeti 2 trilyon doları bulan terör meselesini artık sonsuza kadar geride bırakmak istiyoruz. Gayemiz belli. Artık kan akmasın. Türkiye bu sorunu gündeminden tamamen çıkartsın. İktidar ve ittifak olarak ilk günden itibaren samimiyetimizin ve kararlılığımızın en üst düzeyde olduğunu gösterdik. Elimizle birlikte tüm gövdemizi taşın altına koyduk. Sürece muhalefet partilerinin de dahil olması için yapıcı davrandık. Komisyonun aynı özgüvenli yaklaşımı sonuna kadar devam ettireceğine inanıyorum.

Biz ilk günden beri hassasiyetimizi koruyoruz ve koruyacağız. Terörsüz Türkiye menziline ancak özgüven ve cesaretle ulaşabiliriz. Türkiye’yi yarım asırlık bu sıkıntısından ancak bu şekilde kurtarabiliriz. Hep birlikte güzel günlere vasıl olacağız. Bugün bir kez daha herkesten ellerini, dillerini, kalemlerini, samimi dualarını bu sürece koymalarını istirham ediyorum. Özellikle TİSK ailesinden çok güçlü destek bekliyorum.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU