Devletler vatanların şeklini belirler.
Rejim ise devletin şeklini belirler ve ikisi birlikte halkların refahını yönetmedeki başarısızlık veya başarının derecesini belirlerler.
Gruplar kanun, tüzük, sözleşme ve gelenekler ile yönetilir.
Bu gruplar arasında, ya ilerleme ve gelişmeyi sağlayan bireyler veya gruplar öne çıkar ya da bu gruplar başarısızlık, durgunluk ve bilgisizliğe yenik düşerler.
Bu bileşenlerin veya bireylerin her biri zorlu sınavlardan ve zor zamanlardan geçer.
Ya bunlarla yüzleşmeyi başaramazlar ya da bunları büyük başarılara ve kazanımlara dönüştürürler.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Şu anda birçok küresel liderlik bu aşamalardan geçiyor.
Bu liderliklerin belki de en öne çıkanı ise Suriye ve Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara'dır.
Suriye'de 60 yıl boyunca devlet yoktu, halk dışlanmıştı ve anavatan kaybolmuştu.
Böyle bir kötüleşme, düşmanlık ve durgunluk içinde, Suriye'yi eski ihtişamına kavuşturmak artık kolay değil.
Devleti tarihte mi gelecekte mi arayacaksınız?
Peki, sorumluluk taşıyacak olanlar nasıl bir araya getirilecek ve seçilecek?
Suriye aşırılıklardan, hatalardan, büyük felaketlerden ve bunların sonuçlarından nasıl korunabilir ve son on yıllarda yaşadıklarını aşabilecek ülkeler arasına nasıl sokulabilir?
Suriye'nin komşuları her zaman kendisinden etkilenmiştir.
Bazen Mısır ile birleşmek gibi hadiseler onu sevindirirken, bazen de Mısır'dan ayrılmak gibi hadiseler onu üzmüştür.
Ancak son yıllarına Araplardan uzaklaşma, Arapçılığın inkârı ve adı konulmamış bir iç savaşa sürüklenme damgasını vurmuştu.
Suriye'nin devlet hayatından uzaklığı uzun sürdü.
Sevgi ve samimiyet yerine insanlar arasında büyük bir korku hakim oldu, dehşet hapishanelere yayıldı ve iftiralar da içeren jurnalcilik yaygınlaştı.
Ekonomi, adam kayırma ve baskının hüküm sürdüğü bir ekonomiye dönüştü.
Rejimin çöküşüyle birlikte, en büyük zorluk, geçmiş on yılların bölünmeleri ve birikimleri arasında dağılmış devletin kökenlerini aramaktı.
Ulusların ve halkların yaşamlarında hiçbir şey dönüştürücü değildir.
Tüm devrimci Arap rejimleri geçiş rejimleri olarak başlamış ve müebbet hapis gibi ebedi rejimlere dönüşmüştür.
Bu nedenle, Cumhurbaşkanı Şara, sıradan devletlerin başladığı yerden başlamalı ki kaygısı ve misyonu halkının refahı ve güvenliği olan bir devlete ulaşsın.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
