Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin haftalık basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'nin pandemi ile birlikte krizin daha da derinleştiğini belirten Karamollaoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın söz konusu problemlere çözüm üretemediğini öne sürdü.
Ekonomik sorunların düzelmesi için gerekli çözümlerin üretilmediğini söyleyen Karamollaoğlu, Merkez Bankası Başkanlığında yapılan değişikliklere de değinerek şunları kaydetti:
Uluslararası normlarda bir kaide vardır bir Merkez Bankası Başkanı en azından 5 sene görevde kalır yani biz 20 seneyi 2 senede kat ettik. Merkez Bankası Başkanları kendi haline bırakılmış olsaydı inanıyorum ki Türkiye bugünkünden daha kötü olmazdı. Cumhurbaşkanı’nın kendi makamını muhafaza etmesi istikrarın bir işareti değil tam tersi her konuya el atıp bunu da ben düzeltirim demesi istikrarsızlığın işaretidir.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
"İktidar çifte standardı başka yerlerde de uyguluyor"
Artan koronavirüs vakaları sonrası son Bakanlar Kurulu'nda Türkiye genelinde alınan yeni kısıtlamalara da değinen Karamollaoğlu, iktidarın ekonomik sorunları kapatmak için dikkatleri başka yere çekmeye çalıştığını öne sürdü.
"İktidar çifte standardı başka yerlerde de uyguluyor" diyen Karamollaoğlu şunları kaydetti:
Nerede uyguluyor, lebalep kongrelerde! Şimdi kongreler bitti kısıtlamalara geri dönüyoruz. Biz Saadet Partisi olarak kongrelerimizi mesafe kuralına uygun bir şekilde gerçekleştirmeye özen gösterdik. Buna rağmen valilikler 600 delegesi olan illerde salona 200-250 kişi katılabilirsiniz deyip engellemeye çalıştı. Muhterem arkadaşlar bu keyfiliğin bedelini bu iktidar muhakkak öder.
"PKK ile işbirliğibu imzayı getirmeyen şerefsizdir"
Karamollaoğlu, Saadet Partisi üyeleri R. Çamlıca ve Y. Çamlıca'ya, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya Mart 2019’da İstanbul Üsküdar’daki konuşması sırasında hakaret ettikleri iddiasıyla verilen para cezasına da tepki gösterdi.
Yaşanan olayı anımsatan Karamollaoğlu şunları söyledi:
İçişleri Bakanı Soylu 31 Mart Seçimleri döneminde herkesin gözü önünde, kameraların karşısında PKK ile Saadet Partimizin sözleşme imzaladığını iddia etmiş parti mensubu iki kardeşimizde; "Yalan! Eğer böyle bir anlaşma varsa, Allah bu anlaşmayı yapanların belâsını versin!" deyince Soylu, bu kardeşlerimize; "24 Haziran’da Saadet Partisi sattı bu milleti, hadi oradan densiz. Karamollaoğlu sattı. Densiz, ne söylüyorsun? Utanmadan bir de milletin içine çıkıyorsunuz" dedi.
Karamollaoğlu konuya ilişkin, "Hukukun işlediği, güçlünün değil hukukun gücünün olduğu bir ülkede iftira eden, hakaret eden ceza alması gerekirken, bu hakaretlere iftiralara karşı çıkan Saadet Partili iki kardeşimiz ceza aldı" ifadesini kullandı.
Karamollaoğlu şunları söyledi:
Öncelikle verilen bu cezayı vicdanlara havale ediyor ve esefle kınıyorum. Hakikaten ben bu hakimlerin karşısına çıkmak istemem. Bunların ben Allah korkusu olduğuna inanmıyorum. Bunların vicdanı olduğuna inanmıyorum. Adil olduklarına hiç inanmıyorum. Bizim PKK ile anlaşma imzaladığımızı iddia ediyorlar, bu imzayı getirmeyen şerefsizdir. Bu ülke bunlarla yaşanamaz hale getiriliyor.
Independent Türkçe