Uluslararası Koalisyon Irak ile işbirliği kapsamını genişletiyor

Irak İçişleri Bakanlığı, Irak’ın kuzeyindeki Ninova vilayetinde IŞİD terör örgütü üyesi 15 kişinin tutuklandığını açıkladı

Fotoğraf: AFP

ABD’nin öncülüğündeki Uluslararası Koalisyon Irak ve Suriye’de IŞİD ile mücadele azmini ve Irak ile çeşitli sahalardaki işbirliğini artırdı. Uluslararası Koalisyon, Irak’ın farklı bölgelerinde destek lojistik konvoylarına el yapımı patlayıcılarla düzenlenen saldırılara rağmen, bu tür eylemlerden etkilenmedi.

Irak ordusu bünyesindeki Ortak Operasyonlar Komutanlığı, Uluslararası Koalisyon’un Irak sınır muhafız güçlerini termal kameralarla donattığını bildirdi. Ortak Operasyonlar Komutanlığı Sözcüsü Tümgeneral Tahsin el-Hafaci, dün yaptığı açıklamada, “Uluslararası Koalisyon yeteneklerini geliştirmesi için güvenlik güçlerini silahlanma alanında desteklemeyi sürdürüyor. Uluslararası Koalisyon, sınır muhafızlarını, akıllı kuleler, termal kameralar ve terör çetelerinin tespiti alanında kullanılacak teknik ekipmanlarla donatmaya başladı” ifadelerini kullandı.

Uluslararası Koalisyon son dönemde Irak’a değeri yaklaşık yarım milyon dolara ulaşan çeşitli ekipmanlar tedarik etti. Irak ve Suriye arasında yarı açık durumdaki sınır sorunu, IŞİD örgütüne yeniden canlanma ve aralıksız saldırılar gerçekleştirme imkanı sağlayan en önemli faktörler arasında yer alıyor. İki ülke arasındaki sınır, IŞİD’a, Irak’a yeni bir tehdit oluşturabilecek ölçüde etki alanını genişletme imkanı veriyor. Özellikle örgütün başkent Bağdat’ın şehir merkezindeki Tayaran Meydanı’nda gerçekleştirdiği patlama ve Selahaddin vilayetinde Haşdi Şabi’ye bağlı bir askeri tugaya saldırması bu imkana işaret ediyor. Söz konusu saldırı ve patlamada onlarca insan hayatını kaybetti, yüzlercesi yaralandı.

Irak İçişleri Bakanlığı, Irak’ın kuzeyindeki Ninova vilayetinde IŞİD terör örgütü üyesi 15 kişinin tutuklandığını açıkladı. Bakanlığın açıklamasında, “tutuklanan kişilerin haklarında terör suçlamasıyla yakalama kararı bulunduğu, ön soruşturmalarda IŞİD’a üye olduklarını ve 2017’de (IŞİD’ın elindeki bölgeleri) kurtarma operasyonlarından önce vatandaşlara ve güvenlik güçlerine yönelik terör saldırılarına katıldıklarını itiraf ettikleri” belirtildi. Açıklamada, Ebu Yunus isimli kişinin intihar timinde yer aldığı, Ebu Katade isimli kişinin örgüte katılmadan önce orduda asker olduğu, Ebubekir isimli kişinin de örgütte askeri mühendislik faaliyetlerinden sorumlu olduğu bilgisine yer verildi.

Şarku’l Avsat’a konuşan güvenlik uzmanı Fadıl Ebu Ragif, Uluslararası Koalisyon’un Irak’a verdiği öneme dair şu değerlendirmelerde bulundu:

“Uluslararası Koalisyon ülkeleri, Irak dosyasına verdikleri önem kapsamında, kendi ulusal güvenliklerini korumayı planlıyorlar. Uluslararası Koalisyon ülkelerinin güvenliği Irak ve Afganistan’dan başlar. Zira örgüt eğer Irak’ta ikinci kez büyür ve ‘imkan sahibi bir devlet’ kurarsa, Irak’tan başlayarak, ABD ve müttefiki ülkeler de dahil olmak üzere tüm Uluslararası Koalisyon ülkelerine hükmeder. Irak’a verilen önem aynı zamanda (Koalisyon ülkelerinin) Irak’ta ve özellikle Bağdat’taki varlığını, güçlerini ve yapılarını korumaya verdiği önemden kaynaklanıyor. Onlar (Koalisyon ülkeleri) özel operasyonları özellikle de Yeşil Bölge’deki Özel Kuvvetleri yaklaşık 20 milyon dolarlık ekipmanlar ve oldukça hassas malzemelerle destekleme yoluna başvurdu. Bunun yanı sıra ufukta 50 milyon doların üzerinde yardım görünüyor. Onların (Koalisyon ülkelerinin) çok sayıda Iraklı gücünü silahlandırmadan eğitime ve donanıma kadar tüm düzeylerde savaşma kapasitesini artırma planı var. Bunun sebebi, terör örgütünün artan tehdidi ve bazı nitelikli eylemlerini yeniden gerçekleştirme çabasıdır.”

Ulusal güvenlik uzmanı ve Nahreyn Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Allavi, açıklamasında, “Uluslararası Koalisyon ile işbirliği Irak’a terörle mücadelede eşi görülmemiş bir üstünlük sağlayacak, özellikle Koalisyon IŞİD’a acı verici seçkin darbeler vururken. Halihazırda uluslararası çabadan yüz çevirmek veya azaltılmasını talep etmek Irak’ın ve terörle olan mücadelesinin çıkarına olmaz” ifadesini kullandı.

IŞİD’la Mücadele İçin Avrupa Merkezi Danışmanı Tümgeneral İmad Uluv, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte şunları kaydetti:

“Uluslararası Koalisyon bugün artık yeni bir sürece girmiş bulunuyor. Bu sürecin en görünür yönü Merkez Kuvvetler Komutanlığı’nın (CENTCOM) İsrail, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) katılımıyla genişlemesidir. Bu normalleşme meselesinin en açık işaretidir. Belki de normalleşme bölgeden başka ülkeleri de kapsayacak. Irak’ın da dolaylı yoldan bu yönelimde olması muhtemeldir. Dolayısıyla, Ortadoğu bölgesinde İran-Türkiye-Rusya ittifakının karşısındaki bu stratejik saflaşma için askeri yeteneklerin geliştirilmesi eğilimi söz konusu olabilir. Bu da özellikle zenginliklerle dolu Doğu Akdeniz’de başka bir nüfuz bölüşümünü beraberinde getirebilir. Özellikle Suriye’nin doğusundaki çöl bölgesi ile Irak’ın batısında tüm taraflar aktif. Her bir taraf, bölgedeki nüfuz dağılımı için masaya oturulması halinde nüfuzunu ve kozlarını dayatmak istiyor.”

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU