Kılıçdaroğlu’nun “sözde” ifadesine Cumhurbaşkanlığı, AK Parti ve bakanlardan tepki

CHP liderinin “sözde cumhurbaşkanı” ifadesine AK Parti'li isimler tepki gösterdi

Fotoğraf: AA

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun  “2020 yılında Türkiye'de bir ülkenin sözde Cumhurbaşkanı bir gazeteyi doğrudan hedef gösterip 'Ben o gazeteyi okumuyorum siz de satın almayıp okumayın' diye çağrı yapıyorsa orada medya üzerindeki vesayeti ve baskıyı bir düşünün” ifadelerine Cumhurbaşkanlığı aktörleri, AK Parti'li isimler ve bakanlardan tepki var.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’dan özür dilemesini isterken, “sözde Cumhurbaşkanı" ifadesinin milli iradeye yapılmış bir saygısızlık olduğunu savundu.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik ise “Tüm milletimiz şimdiye kadar olduğu gibi, meşru Cumhurbaşkanlığı makamına saygısızlık edenlere gereken dersi vermeye devam edecektir” dedi.

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül de Kılıçdaroğlu’na “Milletimizin oylarıyla seçilmiş Sayın Cumhurbaşkanımız için ‘sözde’ diyerek hitap etmek milli iradeye yönelik büyük bir hazımsızlık ve saldırıdır” tepkisi gösterdi.

AK Parti GenelBaşkanvekili Numan Kurtulmuş, "Girdiği tüm seçimlerden mutlak bir galibiyetle çıkan Türkiye Cumhuriyeti'nin seçilmiş Cumhurbaşkanına 'sözde' diyerek demokrasiye ve millet iradesine karşı alenen düşmanlık yapan Kemal Kılıçdaroğlu'na en büyük cevabı aziz milletimiz 2023'te verecektir" ifadelerini kullandı. 

Kılıçdaroğlu ne dedi?

Kılıçdaroğlu, "10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü" dolayısıyla parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi.

Gazetecilere minnet borçlu olunduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, günün 24 saatinde çalışan ve dünyadan haberleri ulaştıran gazetecilere teşekkür etti.

Basın İlan Kurumu tarafından 5 gazeteye doğru haber yaptıkları için 333 gün ilan kesme cezası verildiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

Basın İlan Kurumu bir anlamda 'basın infaz kurumuna' dönüşüyorsa oturup düşünmemiz gerekiyor. Nasıl bir demokrasi ve nasıl bir medya yaratmak istiyorlar? Yine 2020 yılında Türkiye'de bir ülkenin sözde Cumhurbaşkanı bir gazeteyi doğrudan hedef gösterip 'Ben o gazeteyi okumuyorum siz de satın almayıp okumayın' diye çağrı yapıyorsa orada medya üzerindeki vesayeti ve baskıyı bir düşünün. Sıradan bir kişi bunu söylemiyor. Devleti yöneten en tepedeki koltukta oturan zat söylüyor bunu. Bizim Cumhuriyet tarihinde bir ilktir, 21. yüzyılda söylenmiştir bunlar. Gerçekleri anlatan televizyon kanallarına 10 gün karartma, 54 yaptırım cezası uygulanıyorsa oturup düşünmeniz lazım. Gerçekleri yazdıkları, söyledikleri, konuştukları, tartıştıkları için. Bir ülkenin Hazine ve Maliye Bakanı görevinden istifa ettiği halde 1775 radyo ve televizyon kanalı Türkiye'de 27 saat bakanın istifasını talimat alamadıkları için veremiyorlarsa orada oturup düşünmemiz lazım. Sıradan bir insan değil. Hem aileden hem damat hem saraya yakın hem hazineden hem maliyeden sorumlu istifa ediyor, açıklıyor. 'Açıklamayın' diye talimat geliyor.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU