Elif Çakır: Erdoğan ve AK Partililer Çin aşısını gerçekten yaptırsalar bile kamuoyuna bunu inandırabilecekler mi?

“Söylenenlerle yaşananlar arasındaki fark böyle uçurumlar oluşturunca AK Parti ve Erdoğan hakkındaki toplumsal güven duygusu büyük ölçüde kayboldu”

Fotoğraf: AA

Karar yazarı Elif Çakır, Çin’den getirilecek yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşısı konusunda toplumda bir güvensizlik olduğunu söyledi. Çakır, “Erdoğan ve AK Partililer Çin aşısını gerçekten yaptırsalar bile kamuoyuna bunu inandırabilecekler mi?” diye sordu.

Çakır bugünkü köşe yazısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçmişte aşılara karşı farklı bir tutum sergilediğini yazdı.

“Erdoğan’ın aşı konusundaki görüşleri değişmiş olabilir, üzerinden bir hayli zaman geçti” diyen Çakır, şu görüşlerini dile getirdi:

Soru şu: Erdoğan ve AK Partililer Çin aşısını gerçekten yaptırsalar bile kamuoyuna bunu inandırabilecekler mi? AK Parti kendi tabanındakileri bile o şişelerin içinde Çin aşısı olduğuna inandırmakta zorlanacak mı, zorlanmayacak mı? Kamuoyunda Çin aşısı etiketli şişlerin içinde AstraZeneca, Pfizer, BionTech olduğuna inananlar çıkmayacak mı? Bence asıl soru da AK Parti iktidarı için asıl sorun da bu!

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

“Çünkü güven bir kere kaybolunca kolayca geri gelmiyor maalesef” ifadelerini kullanan Karar yazarı, yazısına şöyle devam etti:

İktidar için en yakıcı sorun budur. Adalet, dürüstlük gibi olmazsa olmaz özellikler kaybolduğunda geriye bir şey kalmaz. Tamiri mümkün olmayan en zor şey güven duygusudur. Bir kere kayboldu mu geriye zor gelir. AK Parti sadece aşı meselesinde değil her alanda toplumun güvenini büyük ölçüde kaybetti. Kimse AK Partiyi sevmek, aynı düşünmek, aynı istikamette gitmek zorunda değildi. Ama AK Parti’ye adil olduğu, hukuktan şaşmayacağı, dürüst davranacağı, zulmetmeyeceği konusunda güven duyulabilir, merhametinden emin olabilirdi; başlangıçta böyleydi de…

Çünkü güven duymak için aynı fikirde, aynı ideolojide olmak şart değildir. Güven, söylenenle gerçekten aynı şeyin kastedildiğine duyulan inançtır. AK Parti bunu başarabilir, ahlaki üstünlüğü kaybetmeyebilirdi.

Ekonomi uçuyor dediler ülke krize girdi... İstihdam tavan yapıyor dediler, her üç vatandaştan biri işsiz. Hayat pahalılığı aldı başını gitti ama TÜİK rakamlarıyla enflasyonu düşük gösterdiler… Hazine’den beş kuruş çıkmadan yap işlet devret formülüyle havaalanları, köprüler, yollar, şehir hastaneleri yapıyoruz dediler ama Hazine’nin milyarlarca dolar borçlandığı görüldü… Ulusal çıkarlarımız söz konusu denildi, üç beş tane turist gelsin diye vaka ve ölüm sayıları düşük gösterildi, Dünya Sağlık Örgütü’nden uyarı aldı, İngiltere ve Avrupa Birliği ülkeleri Türkiye’yi vaka sayılarını farklı tanımladığı için ‘karantina listesine’ aldı.

Bugün Sağlık Bakanlığı belki de gerçek sayıları açıklıyordur ama kamuoyunda hala Bakanlığının açıkladığı sayılar 4’le 5’le çarpılmaya devam ediyor…

Daha devam edeyim mi?..

Çakır, “Söylenenlerle yaşananlar arasındaki fark böyle uçurumlar oluşturunca, söylenen ak gerçek kara olunca AK Parti ve Erdoğan hakkındaki toplumsal güven duygusu büyük ölçüde kayboldu. Mesele aşının çok daha ötesinde demem bu yüzdendir” görüşünü savundu.

 

Karar, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU