Yeni Şafak yazarı: Demek ki uzun vadeli, kalıcı yatırım çekmenin yolu ‘hukuk güvenliğinden’ geçiyormuş

"Türkiye’nin hukuk sisteminin yerlerde süründüğü fikrine katılmıyorum"

Fotoğraf: AA

Yeni Şafak yazarı Mehmet Acet, son günlerde iktidar cephesinden gelen reform söylemlerini değerlendirdi.

Acet, bugünkü köşe yazısında Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ekonomi ve hukuk alanında verdiği reform mesajlarıyla ilgili şunları yazdı:

Ekonomi/hukuk ilişkisine dair son bir haftadır kullanılan ‘söylem’, yatırım çekme anlamında böyle bir ilişkilendirmenin ne kadar yerinde olduğunu herkese gösterdi. ‘Reform gündeminden’ bahis açılınca, piyasalar hemen olumlu şekilde reaksiyon gösterdi. Demek ki, uzun vadeli, kalıcı yatırım çekmenin yolu, ‘hukuk güvenliğinden’ geçiyormuş. Uzmanlık alanı bir ülke ile ilgili uzun vadeli öngörülerde bulunmak olan finansçıların ilk soru olarak, “O ülkede hukuk ne durumda” sorusuna cevap bulmaya çalıştıkları bilinen bir şey. Hukuk güvenliği derken bunu büyük ölçüde ‘mülkiyet güvenliği’ olarak anlamak yanlış olmayacaktır. Türkiye özelinde Cumhurbaşkanı üzerinden güçlü bir şekilde ekonomi/hukuk ilişkisi gündeme getiriliyorsa, bu iki alanda reform vaadinde bulunuluyorsa, demek ki, daha fazla ve daha kalıcı yatırım çekmenin yolunun ‘hukuktan’ geçtiğini düşünmek yanlış olmayacaktır.

“Türkiye’nin hukuk sisteminin yerlerde süründüğü fikrine katılmadığımı da belirtmek isterim” diyen Acet şunları yazdı:

İktidara yönelik olarak “Biz demiştik, bakın işte bizim dediğimiz çizgiye geldiniz” diye ‘çığlık atanların’ Gezi olaylarından başlayarak 15 Temmuz darbe girişimine kadar geçen sürede olup bitenleri düzenli bir şekilde parantez içine alacak şekilde, genellikle ‘iktidarın hataları’ üzerinden değerlendirmeye aldıkları bilinmeyen bir şey değil.

Hâlbuki demokrasi ve hukuk alanında ‘gerileme’ eleştirileri yapılırken, bu sorunların çeşitli versiyonlarıyla karşımıza çıkmış olan darbelere karşı verilen cevaplar nedeniyle oluştuğunu hesaba katmadan yapılan suçlamalar, Norveçli bir turistin balonla Ankara’ya indikten sonra hızlıca Türkiye uzmanı kesilmesi gibi bir şey olur.

Erdoğan’ın ekonomi/hukuk/demokrasi ilişkisi üzerinden yeni bir reform sürecini başlatması, ekonominin ihtiyaçları kadar, iktidarına dönük sandık dışı devirme hamlelerini bertaraf ettiğinden önemli ölçüde emin olduğu bir dönemde başlamış olmasına dikkat çekelim.

 

Yeni Şafak, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU