Sol Parti'deki cinsel saldırı iddiasının şüphelisi: İftiraya uğradım, dava açacağım

Sol Parti'de yaşanan cinsel saldırı iddiasıyla ilgili açıklama yapan N.G. adlı şüpheli, iddia sahibinin olayla ilgili tanık gösteremediğini savundu

Görsel: Sol Parti

Sol Parti'deki cinsel saldırı iddiasının şüphelisi, Twitter hesabından açıklama yaparak, iftiraya uğradığını savundu ve dava açacağını söyledi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Cinsel saldırı şüphelisi, Twitter hesabından yaptığı 14 maddelik açıklamada, partiden ihraç edildiğini belirterek, olayın 3 Ocak 2020'de yaşandığını ve iddia edildiği gibi bir cinsel saldırının söz konusu olmadığını ileri sürdü.

"Tek bir tanık gösteremedi"

İddia sahibinin olayla ilgili tek bir tanık göstermediğini ifade eden cinsel saldırı şüphelisi, "Ailemin,arkadaşlarımın,beni tanıyan tanımayan herkesin vicdanında temize çıkmak, benim için artık bir varlık yokluk meselesidir" derken, konuyu yargıya taşıyacağını ve hakkında cinsel saldırı suçundan dava açılmasını sağlayarak aklanacağını ifade etti. Cinsel saldırı şüphelisi N.G.'nin açıklamalarının tamamı şöyle:

Bu hikayede bahsi geçen kişi benim. Anlatacaklarım var. İsmim N.G. [yasal nedenlerle baş harfleriyle verilmiştir -ed.n.] 28 yaşındayım. 21 Temmuz’da Sol Parti disiplin kurulu tarafından üyeliğimin sonlandırıldığı tarafıma resmi olarak bildirildi.

Henüz gerekçeli karar elime geçmedi. An itibarıyla dosya ve soruşturma kapanmış olduğu için sosyal medyada İlayda Kocabaş tarafından (ismim açıklanmadan) başlatılan “Cinsel saldırı ve taciz” iddiası ile ilgili yanıt verme hakkımı kullanmak istiyorum.

Beni de aşarak bu süreci yürüten kişi ve kurumları mahkum etme noktasına gelen linç süreci ile ilgili gerçeklerin açıklanmaya ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Tek taraflı yürütülen bu iddialara yalnızca partinin ilgili kurulları tarafından çok sınırlı yanıtlar verildi.

Dosyanın hassasiyeti ve gizliliği gereği ben dahil herkesin dilini ısırarak sustuğu uzun bir süreçte çoğu kişinin kafasında farklı fikirler veya soru işaretleri oluştu.

Peşinen söylemek istiyorum, ben asla bir kadına tacizde bulunmadım, rızası dışında birlikte olmadım, hiçbir düzeyde temasa veya ilişkiye zorlamadım. Değil yaşaması, söylemesi dahi utanç verici olan böylesi alçakça bir fiilin üzerime yapışmış olması kadar ağır bir yük olamaz.

Aylardır kendimi insanlara bu konuda açıklamak zorunda olmanın ne kadar berbat bir durum olduğunu tahmin etmesi zor olmamalı. Gönüllü bir birlikteliğin ilişkiniz bozulunca taraflardan birisince bu tip bir iddiaya konu edilmesi berbat bir durum.

Benim kendisine cinsel saldırıda bulunduğum iddiası  İlayda Kocabaş tarafından ilk kez şubat ortasında belli arkadaşlara aktarıldı ve benden izahat istendi. Ben de olan biteni aktardım ve gerekirse disipline  verilmem gerektiğini savundum.

Ancak iddia sahibi,konuyu disipline kendisi taşımadığı gibi ilgili parti kurullarındaki kişilere de disiplin onayını haftalarca vermedi. Yine iddia edilen saldırı olayının tarihi 3 Ocak 2020 olmasına rağmen tarafıma bu ağır suçtan ötürü bugüne dek ceza davası da açılmış değil.

Darp iddiası var ancak kişi avukat olmasına rağmen darp raporu almayı düşünmemiş. Disiplin kurulu soruşturmayı açınca sayfalarca iddiada bulundu ancak değindiği olayların hiçbirisinde bir tek tarih dahi belirtmedi.

Aylarca sürdüğünü iddia ettiği “ısrarlı takip ve tacize”  bir tane olsun tanık göstermedi. Bu şekilde disiplin kurulunda  dosya görüldü. Parti Disiplin Kurulu tüzük maddesi gereği, söz konusu fiili, iki kişi arasında geçen ve tanığı olamayacak bir durum olarak tanımlıyor.

Bu durumda “kadın beyanı  esas alınır” ilkesi ile iddia dikkate alınıyor ve aksini kanıtlamak bana düşüyor. Bunu kanıtlamak için olay öncesi- sonrasındaki görüşmelerimizi yazışmalarımız sundum kurula.Tanık olan insanları ve olayları, tarihleriyle tek tek anlattım.

Her şeyin olağan ve normal akışında devam ediyor olduğunu gösteren bir sürü bağlantı aktardım. Ancak tanığı olmayan anlarda olduğu iddia edilen bir fiilin aksini kanıtlayamadığım için suçlu bulundum. İtiraz haklarımı kullanacağım.

Ailemin, arkadaşlarımın, beni tanıyan tanımayan herkesin vicdanında temize çıkmak, benim için artık bir varlık yokluk meselesidir. İddiaya muhatap kişi olarak, olan biteni elimdeki tüm bilgi-belge ve tanıklarla beraber açıklayarak kamuoyu vicdanında aklanmanın yolunu arayacağım.

Aynı zamanda da bir insan hayatını ve onurunu yerle bir eden ağır bir iddiadan aklanmak için tüm yasal haklarımı kullanacağım, iftira davası açacağım. Bu sayede hakkımda cinsel saldırı suçundan ötürü ceza davası açılmasını sağlayacağım ve inanıyorum ki bu iddiadan aklanacağım.

 

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU