Bahçeli'den Tuma Çelik açıklaması: Dokunulmazlığı değil, milletvekilliği düşürülmeli

MHP lideri Bahçeli, öldürülen Pınar Gültekin, HDP’den ihraç edilen Tuma Çelik ve ak saçlılar bildirisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu

Fotoğraf: AA

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, A Haber kanalında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Muğla’da öldürülen üniversite öğrencisi Pınar Gültekin için başsağlığı dileyen Bahçeli, "Kadınlara uzanan melamet elleri, melanet emelleri tüm gücümle lanetliyorum. Pınar evladımızın katilinin en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum" dedi.

Bahçeli, kadın cinayetlerine sıfır tolerans gösterilmesi gerektiğini ifade ederek, "6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun eksiksiz ve tam olarak uygulanması lazım.  Bu meselenin ağırdan alınacak hiçbir yanı yok. Bir mazlumun katledilmedi aynı zamanda medeniyetimize, kültürümüze, inancımıza, insanlık değerlerimize büyük bir saldırıdır" ifadelerini kullandı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırıp kaldırmamayı iyi değerlendirmeliyiz"

Kadınlara yönelik şiddet ve cinayet vakalarının artış göstermesinin toplumsal huzuru bozduğunun altını çizen Bahçeli, bunun mutlaka önüne geçilmesi gerektiğini belirterek, "Kanuni tedbirlerin yanında, ahlaki, manevi, ekonomik, sosyolojik ve psikolojik önlem ve önerileri de devreye almak şart" diye konuştu.

Bahçeli şöyle devam etti:

Sorumluluk sadece siyasetin değil yekvücut 83 milyon Türk vatandaşınındır. Gündemde tartışılan ve Türkiye’nin taraf olduğu İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırıp kaldırmamayı iyi değerlendirmeliyiz. Bu sözleşmeye ihtiyaç olup olmadığını ne getirip ne götüreceğini objektif kriterler çerçevesinde ele almalıyız.  Kadın cinayetini engelleyemezsek hepimiz sosyal maliyeti yüksek bir çığın altında kalırız. Duyarlı olmalıyız, empati yapmalıyız, suça çanak tutan, suçluyu imal eden her türlü ortam ve bahaneyi ortadan kaldırmalıyız.

"Tuma Çelik’in vekilliği düşürülmeli"

Tecavüz suçlamasıyla HDP’den ihraç edilen Milletvekili Tuma Çelik ile ilgili bir soruya ise Bahçeli, "Bu rezilliğin neresini değerlendireyim? Bu tecavüz yeni değil. Üzeri örtülmüş. Mağdure tehdit ve şantajlarla sindirilmek istenmiş. Konu gündeme düşünce HDP tutuştu, telaşlandı" cevabını verdi.

HDP’nin tepkileri aza çekmek için ihracı gerçekleştirdiğini öne süren Bahçeli şöyle devam etti:

Tecavüz faili alçağın sadece milletvekilliği dokunulmazlığı değil, milletvekilliği de düşürülmeli. Sonra da yargı önünde hesap vermeli. Kadınları, çocukları, gençleri bunlardan uzak tutmak mecburiyet. Bebek katillerinin siyasi uzantılarının kadın düşmanı oldukları, masumlara kıydıkları bir kez daha netleşti.

"101 kişinin yayınladığı bildiri utanç verici bir açıklama"

Kendilerine "Ak saçlılar" diyen 101 siyasetçi, yazar ve sanatçı yayınladıkları gençler için yayınladığı bildiriye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bahçeli, "101 şahsın isimlerini tek tek inceledim. Anlaşılan hain Gülen’in kaldığı yerden saçları ağarmış, ama yüzleri kızarmamış eski Marksist-Leninistler devam etmek istiyor" ifadelerini kullandı.

Sosyal medya ile ilgili kanuni düzenlemenin gündeme geldiği bir ortamda söz konusu bildirinin kamuoyuna yansımasının kirli bir hesabın ve planın varlığına işaret olduğunu kaydeden Bahçeli, "FETÖ yurtta sulh konseyi kurmuştu. Bunlar da yurtta barış dünyada barış çağrısı yapıyor. Sanki savaşa giden var! Bana göre sözünü ettiğimiz bildiri ak saçlı bildirisi değil, akbaba bildirisidir. Bildirileri zehir ve zillet. Adeta FETÖ-PKK-DHKP-C ortak bildirisi gibi. Utanç verici bir açıklama" dedi.

Bahçeli şöyle devam etti:

Diyorlar ki, ülkemiz bugüne kadar böylesine koyu karanlık bir dönem yaşamamıştır. Karanlık isimlerin karanlıktan şikayetleri şaibeli ve şüphelidir. Türk milletini uzun yıllardır tehdit eden gafiller tehdit altında olduklarını söylemişler.

Üstelik gençlere çağrıda bulunmuşlar. Z kuşağına akıllarınca mesaj veriyorlar. Gözleri çakmak çakmak olan zeki ve şuurlu Türk gençliği bu oyunlara gelmez, bu telkinlere kapılmaz. Aralarında saçları boyalı da olan ağarmış saçlılar 1970’li yıllarda Türkiye’yi zora sokmak, iç barış ortamını sabote etmek için her hıyanetten nemalanmayı istediler. Her yolu denediler.

Bunlar aslında devrimci 68 kuşağını çıkarları doğrultusunda yarı yolda bıraktılar. Bir elleriyle bildiri okuyorlar, diğer elleriyle viski yudumluyorlar. Keyifleri yerinde, keseleri ve kasaları dolu. Yedikleri önünde yemedikleri arkalarında. Şimdi de Türk gençliğini istismar peşindeler. Bu ahlaksızlık ve haksızlık değil mi?

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU