Jinekolog Sevilen’in cinsel saldırıdan aldığı ceza onandı: İçimi soğutan tek şey, artık başka bir kadına bunu yapamayacak olması

İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davadaki iki müştekiden biri olan R., cezanın onanmasından memnun olduğunu söylerken, "Bu bir başarı mı, bilmiyorum. İçimi soğutan tek şey, bu adamın artık başka bir kadına bunu yapamayacak olması" dedi

Fotoğraf: Habertürk

Prof. Dr. Fecri Sevilen'e verilen 23 yıl 4 aylık hapis cezası Yargıtay tarafından onandı.

Jinekolog Sevilen, İstanbul'da tedavi için özel muayenehanesine gelen iki hastasına nitelikli cinsel saldırıdan hüküm giymişti.

Prof. Dr. Sevilen, 2018'de iki hastasına "klitorislerini uyararak sıvı örneği alması" gerektiğini söyleyip, parmağını vajinaya sokarak cinsel saldırıda bulunduğu suçlamasıyla yargılanıyordu.

R. isimli hastasına, bu işlem sırasında porno film izletmeye çalışmış, "Tahrik olmuyor musun?" gibi sorular sorduğu ileri sürülmüştü.

Bu iddiaları reddeden Sevilen'in muayenehanesinde kullandığı bilgisayarda yapılan incelemede, 4063 porno bağlantısının tespit edilmesinin yanısıra, şikayete konu olan muayene saatinde sanığın bilgisayarından porno sitesine bağlanıldığı belirlendi.

İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi, Prof. Sevilen’i "nitelikli cinsel saldırı"dan hapis cezasına çarptırırken, hekimlik mesleğine duyulan "güveni ve mesleğinin sağladığı imkan ve yetkileri kötüye kullanması" nedeniyle cezada artırım yaptı.

Ceza, Yargıtay 14. Ceza Dairesi’nce onandı.

Dava sürecinde, Sevilen’in 2001’de hakkındaki cinsel saldırı şikayeti nedeniyle 6 ay meslekten men cezası aldığı ortaya çıktı.

1998 ve 2007 yıllarında da iki kadına cinsel saldırıda bulunduğuna dair şikayetler tekrar gündeme geldi, mahkeme bu iki vaka için suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.

Ayrıca davaya dair haberleri gören bir başka kadın da polise giderek, 20 yıl önce Sevilen’in muayenehanesinde cinsel tacize uğradığına dair ifade verdi. 

"Bundan sonra başkasına yapamayacak"

İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davadaki iki müştekiden biri olan R., cezanın onanmasından memnun olduğunu söylerken, "Bu bir başarı mı, bilmiyorum. İçimi soğutan tek şey, bu adamın artık başka bir kadına bunu yapamayacak olması" dedi.

Independent Türkçe’ye konuşan 31 yaşındaki R., sözlerine şöyle devam etti:

Benim yaşadığım şey, aslında 20 yılı aşkın süredir devam eden bir durummuş. Yani şeytana uyup bir kerelik bana yaptığı bir şey değilmiş, adamın hayat tarzı olmuş. Yıllar önce 6 ay men edildikten sonra mesleğe dönmeseymiş, bu benim başıma gelmeyecekmiş… Ya da taciz ettiği diğer kadınlar dava etseymiş, bu benim başıma gelmeyecekmiş… Hep bunları düşündüm. Ama belki de benim başıma gelmesi gerekiyormuş. Bundan sonra başkasına yapamayacak.


"Duruşmalar savunma değil, bize saldırı şeklinde geçti"

Sevilen’in muayenehanesinde yaşadıklarından beri psikolojik destek alan R., duruşmalarda sanık avukatlarının tutumunun olayın kendisi kadar yıpratıcı olduğunu söyledi:

Duruşmalara 30-40 kişi geliyorlardı. Bir cinsel saldırı failini, alanında tanınmış, nüfuzlu avukatların bu kadar canhıraş savunacağını düşünmemiştim. Sanık avukatları aslında bir savunma yapmadı, duruşmalar daha çok bize saldırı şeklinde gerçekleşti.


"Bizim başarılı bir insana iftira atmaya çalıştığımızı savundular"

“Her duruşmada ‘evlenip boşanmış kadınlar’ olduğumuz, ‘rahat yaşam tarzımız’ tartışıldı, olayın bizim rızamız kapsamında gerçekleştiği iddia edildi” diyen R., duruşmalarda kendilerini tutamayıp ağladıklarında ise, ‘şov yapmakla’, ‘tiyatro yapmakla’ suçlandıklarını söyledi.

R., “Bana o cinsel saldırıyı her duruşmada tekrar yaşattılar. Dalga geçtiler, güldüler, laf soktular. Sanığın ne kadar nüfuzlu olduğunu vurgulayıp, bizim başarılı bir insana iftira atmaya çalıştığımızı savundular” diye konuştu.

Savunma avukatları, sanığın, tanınan bir doktor olduğu, böyle bir suçlamanın gerçek olamayacağını savunurken, cinsel saldırı iddialarına karşı “iltihaplı bir vajinanın cinsel istek uyaramayacağı” gibi argümanlar öne sürdüler.

“Sevilen’in böyle bir şey yapmadığına her şeyinin üzerine yemin ettiği” gibi beyanlar mahkeme tutanaklarına girdi. 

"Karar onandı, sadece olağanüstü hukuk yoluna başvurabilirler"

Davada şikayetçi kadınların avukatlığını yapan Utku Keleşoğlu, Sevilen’e yönelik mahkumiyet kararının iki önemli noktaya dayandığını belirtti:

Birincisi, müvekkilimin muayenehanede olduğu sırada, sanığa ait ofis laptopundan porno siteye girildiği belirlendi. Müvekkilim oradan çıktıktan sonra, onun ismini internette arattığı da tespit edildi.

İkincisi de, bizzat sanığın da duruşmalarda ikrar ettiği üzere, ‘cinsel uyarılmayla vajinadan sıvı alma’ şeklinde bir tekniğin kullanılmıyor olması.


Keleşoğlu, ceza kararının onanmasından memnun olduklarını, bu aşamada sonucun değişmesi için sanığın olağanüstü kanun yoluna başvurması gerektiğini ifade etti:

Sanık hakkındaki ceza kararının Yargıtay Başsavcılığına gelmesinden 10 gün sonra Yargıtay Başsavcısı, Sevilen hakkında tahliye, bozma ve derhal beraat talep eden bir görüş belirtti. Bu bizi ilk başta tedirgin etti. Sadece gerekçeli kararı 120 sayfa olan bu kadar kabarık bir dosyada, Yargıtay Başsavcısının bu kadar hızlı bir şekilde talepte bulunması çok sık karşılaştığımız bir durum değil.


Keleşoğlu ayrıca, “Davaya son duruşmada katılan, sanığın da akrabası olan avukatın, mahkemede ‘Benim yetiştirdiğim kişiler şimdi Yargıtay üyesi’ gibi heyet üzerinde baskı kurmaya yönelik, yargıya müdahale teşebbüsü sayılabilecek ifadeleri zabıtlara geçmişti” ifadelerini kullandı. 

Yargıtay Başsavcısının talebine karşın, 14. Ceza Dairesi'nin kararının onadığını aktaran  Keleşoğlu, son olarak şunları söyledi:

Şu an sanık avukatları sadece olağanüstü kanunu yoluna başvurabilirler. O cüretkar, savunmayı aşar mahiyette cümleler hala kulağımızda. Dolayısıyla tedirginiz. Umarım yargının üstünlüğü bu dosyada tecelli eder.

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU