ABD’li milyarderler, 2024 başkanlık seçim dönemine giden haftalarda kasalarını sonuna kadar açtılar ve en sevdikleri adayın kampanyalarına yüz milyonlarca dolar akıttılar.  

Forbes dergisinin bir analizine göre, Kamala Harris ülkede daha fazla milyarderin desteğine sahip; Donald Trump'a bağış yapan 52 milyardere kıyasla 83 milyarder onu destekliyor.

Seçim finansmanını takip eden Open Secrets grubunun analizne göre Harris daha geniş bir zengin bağışçı havuzunun desteğine sahipken, Trump'ın arkadaşları kampanyasına daha büyük meblağlar akıttı; en büyük 25 bireysel bağışçıdan 18'i ya yalnızca Cumhuriyetçilere bağış yaptı ya da bağışlarının çoğunu onlara ayırdı.

Financial Times, milyarderlerin bu seçimler sırasında toplanan toplam bağışın yaklaşık yüzde 18'ini, yani yaklaşık 700 milyon doları topladığını ortaya çıkardı. 

Bu yıl cömertçe bağış yapan bazı bağışçıların ayrıntıları.

Elon Musk

Tesla ve X platformunun CEO'su Elon Musk   bu seçimde Trump'ın destekçisi olduğuna hiç şüphe yok. Sadece Trump'ın iki mitinginde konuşma yapmakla kalmadı - New York'taki bir mitingde kendisini "karanlık MAGA savunucusu" olarak

CNN'in bir raporuna göre Musk, yaz boyunca kurulmasına yardım ettiği Trump yanlısı süper PAC'a (Amerika PAC) yaklaşık 75 milyon dolar verdi.

Federal belgeler, Musk'ın Trump'a ve bu yıl Kongre yarışına katılan muhafazakâr adaylara yardım etmek için en az 132 milyon dolar sağladığını ortaya koyuyor.

Musk, 2024 seçim döneminin en büyük bağışçısı oldu.

Miriam Adelson

Miriam Adelson aynı zamanda Cumhuriyetçi Parti'nin en önde gelen bağışçılarından biri ve 2024'te Trump'ı destekleyen bir milyarder. Adelson, servetini kumarhane sektöründen miras aldı ve Sheldon Adelson'un karısı.

2019 ve 2020'de Adelson'lar, Trump'ı yeniden seçmek için çalışan gruplar da dahil olmak üzere muhafazakar amaçlara 218 milyon dolarlık federal bağışta bulundu.

Federal Seçim Komisyonu dosyalarına göre Miriam, bu seçim döngüsü sırasında Preserve America adlı siyasi eylem komitesini yeniden canlandırarak Trump'ı Beyaz Saray'a geri döndürmek için 95 milyon dolar verdi. CNN'in bir raporuna göre, Adelson, Musk ve ambalaj patronu Richard Willine'den oluşan üçlü, üç ay içinde Trump'a yaklaşık 220 milyon dolar bağışladı.

Bill Gates

Microsoft'un kurucusu Bill Gates de 2024 seçimlerinde hisse paylaşıyor , ancak seçimlere pompaladığı miktarlar Musk veya Adelson'un ayırdığı miktarlarla eşdeğer değil.

New York Times, Gates'in Harris'in kampanyasına yardım etmek için 50 milyon dolar bağışladığını iddia etti; ancak bu bağış, Harris'e bir destekten çok Trump karşıtı bir bağış olarak değerlendirilebilir.

The Times, görünüşe göre Gates'e yakın bazı isimlere atıfta bulunarak Gates'in 2024 seçimlerini "farklı" olarak tanımladığını bildirdi. Bağışın "gizli kalması gerektiğini" söylediler. Ayrıca Gates'in parayı Harris'i destekleyen ana dış bağış toplama grubu olan Future Forward'a bağışladığı da bildirildi.

Michael Bloomberg

New York Times'a göre, raporlar, eski New York belediye başkanı ve eski başkan adayı Michael Bloomberg'in, iddiaya göre Microsoft'un kurucusunun kendisine iddiayı artırması ve Harris'i desteklemesi için baskı yapmasının ardından Bill Gates'in bağışına eşit bir bağış yaptığını iddia etti. Gates ayrıca risk sermayedarı Ron Conway ve LinkedIn kurucu ortağı Reid Hoffman'ın Harris'e bağış yapmasını sağlamayı da başardı. Conway minimum 600.000 dolar bağışlarken, Huffman Harris'i desteklemek için 11,6 milyon dolardan fazla bağış yaptı.

Bloomberg'in, Harris'in Kasım ayında kazanması halinde planlarına ilişkin görüşlerini sunmak üzere Harris'in ekonomi ekibiyle görüştüğü söylendi. Bu mali desteğe ilişkin raporların yayınlanmasının ardından Bloomberg, bir açıklama yaparak Harris'e resmi desteğini duyurdu.

Eski New York belediye başkanı, 2012'den beri Demokrat başkan adaylarına destek veriyor. Bu yılın başlarında, Temmuz ayında başkanlık yarışından çekilen Joe Biden'a yaklaşık 20 milyon dolar bağışta bulundu.

Bloomberg de tıpkı Gates'in yaptığı gibi Future Forward'a bağışta bulundu.

George ve Alex Soros

Muhafazakar komplocuları en çok titreten kişinin -Musk dışında-, eğer ikisini birbirinden ayırmak gerekirse, Nazilerden kıl payı kurtulan 1930'larda doğan Macar George Soros olduğu doğru olabilir. Saros, 1956'da Amerika Birleşik Devletleri'ne göç etti ve o zamandan beri Demokrat adayların kampanyalarına önemli katkılarda bulundu.

Biden Temmuz ayında kampanyasını Harris'e kabul ettiğinde, Soros ve Soros'un 25 milyar dolarlık hayır vakfının şu anki yöneticisi olan oğlu Alexander onun yanında yer aldı.

Alex, Temmuz ayında şöyle yazmıştı: "Artık Kamala Harris ile birlikte durup Donald Trump'ı yenmenin zamanı geldi. O elimizdeki en iyi ve en nitelikli aday."

Ocak ayında Soros'un Politika Reform Fonu Future Forward'a 60 milyon dolar bağışladı.

Timothy Mellon

Servetini büyükbabasından miras alan seksen yaşındaki Timothy Mellon, kelimenin tam anlamıyla bir milyarder değil ama neredeyse onlardan biri. O, Mellon ailesinin servetinin varisidir; büyük büyükbabası, Pittsburgh, Pensilvanya'da hâlâ popüler olan Mellon Bank'ın kurucusu Thomas Mellon'du.

Mellon dikkatlerden uzak durma eğiliminde olsa da bağışlarıyla Trump'a sarsılmaz bir destek gösterdi. Forbes'a göre Trump'la bağlantılı gruplara bu seçim döneminde 76,5 milyon dolar verdi; buna Trump'ın ağır bir suçtan mahkum edilmesinden bir gün sonra yaptığı 50 milyon dolarlık hediye de dahil. Ayrıca yarışta aday olduğu sırada Robert F. Kennedy Jr.'ı desteklemek için 25 milyon dolar bağışladı.

Linda McMahon

Trump yönetimindeki Küçük İşletmeler İdaresi başkanı Linda McMahon, bu seçim döneminde eski patronunu desteklemek için 16 milyon dolar taahhüt etti.

Forbes'a göre servetinin yaklaşık 3,1 milyar dolar olduğu tahmin edilen McMahon,

Trump yanlısı kar amacı gütmeyen kuruluş olan Institute America First Policy'nin başkanıdır. Aynı zamanda Trump Medya ve Teknoloji Grubu'nun yönetim kurulu üyesidir.

Seçimlere 15 milyar dolar harcandı

ABD seçim sisteminde bağışçıların da etkili aktörler olması seçim döneminde ortaya büyük bir ekonomi çıkmasına neden oluyor. ABD seçimlerinde son viraja girilirken ortaya çıkan büyük rakamları da gözler önüne serdi. Araştırmaya göre 11 bin politik grup seçim süresince bağışlara dayanan fonlarla 15 milyar dolarlık harcama gerçekleştirdi.

ABD'de seçim sürecinde 11 bin politik grup iki aday için toplamda 15 milyar dolarlık harcama gerçekleştirdi.

En büyük iki grup Kamala Harris'e destek veren fonlardan oluştu. En büyük 100 grup, toplam harcamaların yaklaşık yüzde 65'ini kapsadı.

Federal Seçim Komitesi'ne yapılan başvurulara göre, bu gruplar milyarder Elon Musk tarafından desteklenen siyasi propaganda komitelerinden küçük örgütlere kadar birçok siyasi grubu kapsadı.

Harris finansal olarak daha güçlü

Rakamlara bakıldığında iki aday arasında Kamala Harris'in kampanyasının finansal olarak daha güçlü olduğu görüldü. Araştırmada yer alan 11 bin grup arasında en büyük iki organizasyon Harris'i destekleyen organizasyonlar oldu. Buna göre Harris for President 875 milyon dolarlık, Future Forward 621 milyon dolarlık harcama gerçekleştirdi. Harris for Predisent'ın harcamaları arasında Facebook ve Google gibi platformlardaki online reklamlara 148 milyon dolarlık bütçe ayrıldığı görüldü.

Kampanya nasıl finanse ediliyor?

ABD’deki kampanya finansman süreci Federal Seçim Komisyonu (FEC) tarafından denetleniyor. Bireysel bağışçılar bir adaya en fazla 3 bin 300 dolar bağış yapabilirken, PACs’lere 5 bin dolara kadar katkıda bulunabilirler.  Super PACs’ler ise sınırsız miktarda bağış toplayıp harcayabilir, ancak adayların kampanyalarıyla doğrudan koordine olamazlar. Kampanya finansmanının en tartışmalı unsuru olan ''karanlık para'' yani bağışçıları açıklanmayan harcamalar, spekülasyonlara açık bir konu olmaya devam ediyor.

ABD seçim sistemi, adayların büyük kampanya bütçelerine ihtiyaç duyduğu bir yapı üzerine kuruludur. Bu durum, para, lobi grupları, politikacılar ve politik kararlar arasındaki ilişkiyi ayrılmaz bir bütün haline getiriyor. Özellikle, 2010'da Yüksek Mahkeme’nin ''Citizens United v. FEC'' kararıyla şirketlerin, sendikaların ve diğer kuruluşların sınırsız seçim harcaması yapmasına izin verilmesinden bu yana seçim harcamaları astronomik boyutlara ulaştı ve 2020 seçimi [5] 14 milyar doları aşarak tarihin en pahalı seçimi oldu.

Küçük bağışçılar halk desteğinin göstergesi

Kampanya bağışlarına dair en önemli nokta, küçük ve bireysel bağışların incelenmesidir. Bu bağışlar, halk desteğinin en önemli göstergesi olabilir. Trump’ın kampanya bağışlarının yüzde 31,6’sını, Harris’in ise yüzde 42,13’ünü küçük bağışçılar sağladı.

Trump’ın karşı karşıya kaldığı hukuki sorunlar, kampanyasının ana temasını ''derin devlet'' komplosu üzerine kurmasına neden oldu. Bu anlatı, Trump’ın tabanında büyük yankı uyandırdı ve mahkeme süreçleriyle eş zamanlı olarak bireysel bağışlarda ciddi bir artış gözlendi. Nisan ayında gerçekleşen ''Sus Payı'' davasının ardından, mayıs ayında Trump’ın kampanya bağışlarının yalnızca yüzde 4’ü büyük bağışçılardan gelirken, yüzde 30’u 200 doların altındaki küçük bağışlardan oluşuyor.

Demokratlar cephesinde ise bireysel bağışlar, Kamala Harris’in adaylığıyla ivme kazandı. Harris, ağustos ayında topladığı bağışların üçte ikisini ilk kez bağış yapan kişilerden elde etti, toplam bağışlarının çoğunluğu ise 200 doların altındaki küçük miktarlardan oluşuyor. Bu durum, Demokratların tabanını genişletme ve yeni seçmenlerle bağ kurma stratejisinin başarılı olduğunun bir göstergesidir. Seçime günler kala, görünen ve gizli para akışının 2024 seçimlerinin sonucunu şekillendirmeye devam edeceği, seçim sonrasında ise kampanya finansörlerinin taleplerinin gündeme geleceği kesindir.

Independent Arapça, Forbes