Cop27 nedir ve neden önemli?

Mısır'ın Şarm El Şeyh kenti, giderek aciliyet kazanan küresel iklim müzakerelerinin son bölümüne ev sahipliği yapacak

(Reuters)

Küresel iklim değişikliği konferansının bir sonraki ayağı Cop27, gelecek ay Mısır'ın Şarm El Şeyh kentinde düzenlenecek.

6 ila 18 Kasım tarihlerinde Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri liderliğinde, Çevre Bakanı Yasmine Fuad'ın bakanlık koordinatörü ve elçisi olarak görev yapacağı zirve, geçen yıl Glasgow'da yapılan toplantıyı takiben gerçekleşecek.

Zirve, gezegenimizin geleceğini korumakla ilgili mühim sorular üzerine tartışıp çözüm bulmaları için dünya liderlerini, iklim örgütlerini ve aktivistleri bir kez daha bir araya getirecek.

Yaklaşan konferans hakkında bilmeniz gereken her şey burada:

Cop27 nedir?

Cop, BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) kapsamındaki tarafların konferansı anlamına geliyor. Bu, 27. buluşma olacak.

BMİDÇS'nin 197 imzacısı veya "tarafı", 10 binlerce müzakereci, hükümet yetkilisi, şirket ve aktivistle birlikte Şarm El Şeyh'te temsil edilecek. Hepsi de seslerini duyurup 2015 Paris Anlaşması'nın hedeflerini gerçekleştirmek ve gezegenimizin karşılaştığı küresel iklim felaketini önlemek için kapsamlı bir plan hazırlamayı umuyor.

BMİDÇS nedir?

BMİDÇS ilk olarak Haziran 1992'de Brezilya'nın Rio de Janeiro kentinde düzenlenen Yeryüzü Zirvesi'nde 154 ülke tarafından imzalandı. Sözleşme, öncelikle kontrolsüz dağılımıyla küresel ısınmayı körükleyen atmosferdeki sera gazı konsantrasyonlarını dengeleyerek "iklim sistemine tehlikeli insan müdahalesini" dizginlemeyi amaçlıyordu.

Plan, kırılgan ekosistemlerin iklim değişikliğinden haksız yere zarar görmemesini, küresel gıda arzının kesintiye uğramaması ve ekonomik kalkınmanın sürdürülebilir bir şekilde ilerlemesine izin verilmesini sağlamak için dünya hükümetleri arasında bilimsel araştırma ve düzenli toplantılar, müzakereler ve politika anlaşmalarına yönelik sürekli işbirliği çağrısında bulundu.

Kyoto Protokolü nedir?

Sözleşmenin tarafları arasındaki ilk önemli anlaşma, Aralık 1997'de Japon şehrinde imzalanan ve sanayileşmiş 37 ülkeye ve Avrupa Birliği'ne 6 gazın salımını azaltmaları yönünde katı hedefler koyan Kyoto Protokolü oldu. Bu protokol, ABD veya Çin'le Hindistan gibi başlıca karbon salımı yapan diğer süper güçleri kapsamıyordu.

Rusya ve Kanada'nın kabul etmesinin ardından, protokol Şubat 2005'te yürürlüğe girdi ve katılımcı ülkelerdeki zararlı salımları birinci aşamada (2008-12) 1990 seviyelerinden yüzde 5, ikinci aşamada da (2013-20) azimle yüzde 18 oranında azaltmayı hedefledi. İkinci aşama, Aralık 2012'de kararlaştırılan ve Doha Değişikliği olarak bilinen bir uzatmaydı.

1991'de Sovyetler Birliği'nin çöküşü ve 2007-08 küresel finansal krizi gibi olaylar endüstriyel kirlilik oranlarını düşürmeye katkı sağlasa da 2012'de birinci aşamanın sonunda yayımlanan BM Çevre Programı raporu, protokol katılımcılarının son zamanlardaki çabalarına rağmen 1990 ile 2010 arasında salımların yüzde 32 oranında arttığını ortaya koydu. Rapor, hasar geri döndürülemez hale gelmeden önce devletlere düşen görevin derecesini ve fosil yakıt bağımlılığını daha yenilenebilir enerji kaynaklarıyla değiştirme ihtiyacını tekrar vurguladı.
 


Paris Anlaşması nedir?

Aralık 2015'te hazırlanıp Nisan 2016'da imzalanan ve Kyoto'nun halefi olarak planlanan daha geniş kapsamlı Paris Anlaşması, sadece daha gelişmiş ülkeleri değil, 195 imzacı ülkeyi içererek herkesi küresel sıcaklık artışını yüzyıl sonuna kadar 2 derecenin çok altında tutmaya ve tüm ulusların 2050'ye kadar net sıfır salıma ulaşması için üzerlerine düşeni yapmaya zorladı.

Bu sefer ABD de aynı fikirdeydi, ta ki Donald Trump Barack Obama'nın yerine geçene ve anlaşmadan çekilene kadar. Ama Cumhuriyetçi tek bir felaket dönemden sonra Beyaz Saray'ı kaybedince yerine gelen Demokrat Joe Biden, Oval Ofis'teki ilk gününde anlaşmaya hızla yeniden katıldı.

Paris Anlaşması'na imzacı ülkeler, ulusal katkı beyanlarına, yani özel koşullarına göre uyarlanmış ve her 5 yılda bir gözden geçirilip yeniden değerlendirilen bireysel salım azaltma hedeflerine bağlı.

Cop27 neden önemli?

Cop27, Fransa'nın başkentinde ve daha sonra net sıfır karbon emisyonu, devletlerin mali taahhütleri, çalışma koşulları ve küresel ısınmanın neden olduğu aşırı hava olaylarının ön saflarındaki toplulukları ve doğal yaşam alanlarını korumayla ilgili verilen taahhütleri pekiştirmeyi amaçlıyor.

Etkinliğin resmi internet sitesinde, "Ülkeler Cop27'de, dünyanın kolektif iklim hedeflerine ulaşmak için Paris Anlaşması ve Sözleşme kapsamında kararlaştırıldığı yönde harekete geçmek üzere bir araya geliyor" yazıyor.

Geçen yıl Glasgow'daki Cop26'nın sonuçları ve ivmesine dayanarak ulusların Cop27'de, Paris Anlaşması kapsamındaki taahhütlerini eyleme dönüştürdükleri yeni bir icraat çağında olduklarını göstermesi bekleniyor.

Doğal afetler bu yaz Kuzey Amerika, Avrupa ve Asya'da son derece belirgin hale geldi; kuraklık, yoğun sıcaklık, kasırgalar ve ani sel baskınları, bunlara dayanmaya hazır olmayan topluluklara yok oluş ve yıkım getirerek küresel birlik ve cesur eylem ihtiyacını yeniden vurguladı.



https://www.independent.co.uk/climate-change

Independent Türkçe için çeviren: Deniz Sutaş

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU