CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaorğlu, partisinin grup toplantısında partililere hitap etti.

CHP lideri konuşmasına geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden Suriye asıllı Çerkes din alimi Cevdet Said'i anarak başladı.

Kılıçdaroğlu, "Barışı, uzlaşmayı, birlikte yaşamayı, düşünce özgürlüğünü savunuyor ve şiddete de karşı çıkıyordu. Devleti yönetenlerin tek ölçüsünün adalet ve eşitlik olması gerektiğini her ortadma ifade ediyordu. Kendisine Allah'tan rahmet diliyorum, ailesine, öğrencilerine, özellikle Kafkas kökenli vatandaşlarımıza, kardeşlerimize başsağlığı diliyorum" dedi.

"Elbette ki iyi insanları hep anacağız" diyen CHP lideri, Uğur Mumcu, Muammer Aksoy, İsmeil Cem, Abdi İpekçi, Gaffar Okan ve Fatma Girik'i de andı ve "Hepsi bizim yolumuzu aydınlatan, ışık tutan kişilerdi. Hepsini şükranla anıyoruz" dedi.

CHP olarak özellikle son 5-6 yılda toplumun en yoksul ve kendilerini sahipsiz hisseden kesimlerine ilgi gösterdiklerini belirten Kııçdaroğlu, "Bu bağlamda taşeron işçiler en önemli adımlardan biriydi. İktidar sonunda bunları kadroya almak zorunda kaldı" diyerek hastanelerde çalışan "Hastane Bilgi Yönetim Sistemleri" çalışanlarının da Millet İttifakı iktidarında kadroya alınacağını söyledi.

"Gazileri kandırmayın"

KHK ile 15 Temmuz'da tırnağından yarlananaların bile gazi ilan eidlmesine rağmen terörle mücadele sırasında yaralanan 11 bin 500 jandarma, 6 bin kara kuvvetleri teşkilrı mensubu ve 2 bin 500 de polis olmak üzere 20 bin kişinin gazi ilan edilmediğini dile getiren Kılıçdaroğlu, CHP'nin daha önce bu konuda verdiği kanun tekliflerinin kabul eidlmediğini söyledi.

MHP'nin verdiği kanun teklifinin de 9 aydır genel kurula gelmediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Ya gazileri kandırmayın ya da o teklifler genel kurula gelsin" diye konuştu.

"Bu devlet bu kadar mı fakirleşti?"

Mardin Kızıltepe'de 2014'te bombalı saldırıda hayatını kaybeden köy korucusu Osman Talayhan'ın  annesi Berfin Tolayhan'ın mektubunu okuyan Kılıçdaroğlu, şehidin 11 çocuğuna bakan annesine 281 lira 3 kuruş şehit aylığını verildiğini belirterek, "Bir şehit annesine verdikleri para 281 lira 3 kuruş. Yazıktır günahtır. Bu devlet bu kadar mı fakirleşti? Beşli çeteye milyonlarca euro, dolar veriyorsunuz. 11 çocuğa bakan şehit annesine verdikleri para bu. Bunu grup başkanvekillerine vereceğim, takipçisi olacaklar" dedi.

"Böyle bir meslek yasası olmaz"

İktidarın hazırladığı Öğretmenlik Meslek Yasası'na bütün öğretmenlerin karşı olduğunu dile getiren CHP lideri öğretmenlere seslenerek, "Sizin önünüzdeki en büyük engel Cumhur İttifakı'dır. Sizin ağızınıza bir parmak bal vermeye kalkar, cebinizi boşaltır. Size sözüm söz, gerçek anlamda bir meslek yasasını sizin görüşünüzü alarak çıkaracağız" dedi. Kılıçdaroğlu, öğretmenliği en itibarlı meslek haline getireceklerini söyledi.

Erdoğan'a 'ihalede imza' yanıtı

Erdoğan'ın AK Parti'yi zapturapt altına aldığını ve sonra parti kurucularını tasfiye ettiğini ve sonra da ailesine peşkeş çektiğini savunan Kemal Kılıçdaroğlu, sonraki aşamada ise devbleti ailesinni isteklerine boyun eğecek hale getirdiğini savundu.

Bütün bu baskılara ragmen 'bürokrasinin nabzı atıyor mu?' diyerek yeni bir video daha yayınlayarak bir yolsuzluk dosyasını da gündeme getirdiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, açıkladığı dosyanın  aytıntılarını bir kez daha paylaştı.

CHP lideri, 2018 yılında bir firmanın 3 milyar 200 milyon TL ile ihaleyi kazandığını ve finansmanını da yurt içinden karşılamayı taahhüt ettiğini ancak ihalenin iptal edildiğni ve 2020 yılında ihalede bazı değişiklikler yapılarak 21-b'ye göre yeniden yapılarak 9 milyar 449 milyon TL ile "beşli çeteden birine" 6  milyar farkla verildiğini söyledi.

Proje için yurtdışından 1 milyar 238 milyon euroluk bir kredi anlaşması yapıldığını ve bu krediye de Hazine'nin kefil edildiğini belirten Kılıçdaroğlu, söz konusu bilgilerin Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın sitesinde yer aldığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "benim imzam yok" dediğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Sen ihale komisyonunda değilsin ki senin imzan olsun. Sen talimat veren makamdasın" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, yatırım planında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın imzası olduğunu ve Sayıştay raporunda da söz konusu ifadenin olduğunu belirterek, "Bu kirlilikleri bilmemen mükün değil. Senin talimatınla yapılıyor zaten" dedi. Kılıçdaroğlu, CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz'ın dosyanın tüm ayrıntılarını bir basın toplantısı ile açıklayacağını duyurdu.

"Görmediğim belgeyi konuşmam"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslenen ve "Ben görmediğim belgeyi konuşmam" diyen CHP lideri, sözlerini şöyle sürdürdü:

Sevgili Erdoğan daha dur bakalım sana daha çok sürprizlerimiz olacak. Ben yoslzuluk belgelerini açıklamayacağım. Arkadaşlara söyledim her birini tek tek açıklayacaklar. Senin imzan olan belgeleri de açıklayacaklar. Ben ayrıntıya fazla girmeyeceğim. Zaten o videoda da yosuzlukları anlatmak dğeil bürokrasinin nabzını tutmak istediğimi söyledim. Yoksa yolszuluk deyince zaten senin adın baş sırada, en ön sırada yer alıyor. Bunu bilmeyen mi var. Sadece ben değil, bütün Türkiye ve bütün dünya biliyor. Bunu bildikleri için 'Bak kızdırma bizi senin malvarlığını inceleriz' dediler. Gıkın çıktı mı? Çıkmadı. Ben Türkiye Cumhuriyeti'nin cumhurbaşkanıyım, bir onurum var. Eğer incelemezseniz namertsiniz' demeliydi. Dedi mi? Diyemez

Kılıçdaroğlu bu konunun hem genel kurula taşınacağını hem de CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır'ın da savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu söyledi.

Doğalgaz kesintileri

Yaşanan siyasi kirliliğin ekonomiyi bozduğunu ve insanların zor drumda olduğunu belirten Kemal Kılıçdaroğlu, sanayide yaşanan doğalgaz kesintilerine dikkat çekerek, "Ülkeyi yönetenlerin ülkeyi ne duruma getirdiklerini görüyoruz" dedi.

Ağustos ayından bu yana doğalgaz konusunda hükümeti uyardığını hatırlatan CHP lideri, depolardaki gaz miktrının yetersiz olduğunu söylediğini belirterek, EPİAŞ'ın gaz stokunu yayınlamayı durdurduğunu söyledi.

İktidarın yarın sabah ne olacağını bilmediğin savunan Kılıçdaroğlu, TOBB'a seslenerek, "Elektrik kesintilerinin yarattığı maliyet nedir, bunu görmek istiyoruz" dedi.

"Saray'da oturan elektrik faturası ödemiyor ki"

İktidarın 4 kişilik bir ailenin elektrik sarfiyatı konusunda kendisinin daha önce uyardığı noktaya geldiği belirten Kılıçdaroğlu, "Demek ki devleti yönetemiyorlar. Saray'da oturan fatura ödemiyor ki" diye konuştu.

"Her akaryakıyt istasyonu vergi dairesi"

İktidarın dolar 18 TL'ye çıktığında zamların doalrdaki artıştan kaynaklandığını belirterek seçmenlerini avuttuğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, "Dolar 18 lira olunca zamlar yapıldı. Şimdi 13 lira ama zamlar geri aldındı mı? Şu anda tüm akarkyakıt istasyonları vergi dairesi gibi çalışıyor" dedi.

CHP'nin baskısıyla 4 bin 250 liraya çıkarılan asgari ücretin son açıklanan açlık sınırının altında kaldığını ifade eden Kemal Kılıçdaroğlu, "Zamaların sonucu budur. Bunun sorumlusu Saray şürekasıdır. Erdoğan ve ailesidir. Bunlar bu devleti yönetemezler" şeklinde konuştu.

"İran'dan kesinti sadece 1 gün sürdü"

Kılıçdaroğlu, devam eden yer altı depolarının bir an önce bitirilmesi ve İran'dan kaynaklanan sorunların dengelenmesi için gerekli adımların atılması gerektiğini belirterek, "İran'dan kesinti sadece 1 gün sürdü. Yalan söylemeye kalkıştılar İran anında yalanladı. Uluslararası ilişkilerde yalan olur mu? dedi.

Kılıçdaroğlu, Azerbaycan'la görüşerek Türkiye'nin mağdur olduğu akım sözleşmesinin gözden geçitilmesi ve Türkiye'ye verilen gaz miktarının artırılması çağrısında bulundu.

"Merkez Bankası'nın artık tek işlevi matbaada Türk Lirası basmak"

Erdoğan'ın ülkeyi yönetemediğin i ve faturayı bakanlara çıkardığını ileri süren Kılıçdaroğlu, "3.5 yılda 3 Hazine ve Maliye Bakanı, 4 Merkez Bankası başkanı değişti. Merkez Bankası'nın artık tek işlevi matbada Türk Lirası basmak. Yöneticileri iyi para alıyor, Saray'dan gelen talimatın gereğini yapıyorlar. Akıllarını çalıştırma zorunluluğu yok, zaten çalıştırınca görevden alınıyorlar" dedi.

"Kul hakkı yiyen, kul hakkı yemeyene tahammül edemez"

TÜİK'te 5 başkanın değiştiğini belirten ve "Bunlar sanki geçici işçi" diyen Kılıçdaroğlu, "Biz gittiğimizde kapıyı kilitlemişlerdi. Sonra bir açıklama yaptı, ‘Kul hakkı yemem' dedi. Vay sen misin kul hakkı yemeyen' dedi ve aldı. Kul hakkı yiyen, kul hakkı yemeyene tahammül edemez" diye konuştu.

Saray ve MHP'nin muhalefetin bir araya gelemeyeceği stratejisi ile sistem değişikliğine gittiğini ancak bir araya gelerek bu stratejiyi boşa çıkardıklarını savunan Kılıçdaroğlu, daha sonra ise 'Bir araya geldiler ama kazanamazlar' propagandasının da yerel seçimlerde yenilgiye uğratıldığını belierterek, şimdi ise üçücü aşamaya geçtiklerini belirterek o aşamayı da şu şekilde anlattı:

Şimdi de kazanacaklar ama ülkeyi yönetemezler' demeye başladılar. Vallahi de billahi de, bu güzel ülkeyi sizin takımınızdan çok daha güzel, çok daha adaletli ve namusuyla yönetceğiz. Milletimin şahit olmasını istiyorum. Akılla, bilgiyle  yöneteceğiz. Herkesi kucaklayacağız. Geliyor, gelmekte olanç. Bunun için korkuyorlar

Kılıçdaroğlu, "Saray sosyatesinin keyfi yerinde" yazılı afişin çoğaltılarak bütün il ve ilçe bakanlıklarına asılması çağrısında bulundu.

 

Independent Türkçe