7 Ekim 1964 yılında Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Birliği (SSCB) ile İsrail arasında imzalanan Turuncu Anlaşma kapsamında İsrail, Kudüs ve İsrail’deki Rusya mülkiyetlerini SSCB’den satın almıştı.
Ancak Rus kilisesi ve ona bağlı 7 bin metrekarelik toprak, Rusya’nın mülkü değil. Rusya, bu araziyi Osmanlı döneminde 100 yıllık bir süre için kiralamış ve 1960 yılında bu süre sona ermişti.
Zirâ bu arazi, Hz. Peygamber Muhammed Mustafa’nın (S.A.V.) kendisine hediye ettiği sahabe Temim ed-Dari’ye ve onun nesline aitti.
Rusya’nın kiralama sürenin sona ermesinin ardından, Rus kilisesi bu araziyi sahiplenmeye çalışmış, ancak gerekli belgelerin yetersizliği sebebiyle başarısız olmuştu.
Kira süresinin uzatılmasına ilişkin duruşmalar esnasında, 2016 yılında Filistin hükümeti, bu vakıf arazisinin Filistin Devleti hazinesi yararına istimlak edilmesi kararına vardı. Aynı zamanda Rus Patrik heyetine 1953 tarihli istimlak yasası uyarınca bu araziden yararlanma hakkı tanıdı.
Putin’in talebi
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in talebi üzerine, söz konusu meclis kararını onayladı. Ancak Filistin halkı, arazinin sahabe Temim ed-Dari’nin vakfına ait olduğu ve istimlak yasası uyarınca sahip olunamayacağı sebebiyle bu kararı protesto etti.
Hukuki kaynakların açıklamalarına göre, vakıf arazilerini kullanma ve devretme yetkisinin devletin değil, vakıf kurulunun elinde olduğunu belirtti.
Şarku’l Avsat’ın İndependent Arabia’dan aktardığı habere göre El-Halil sakinleri ve Dari Vakfı Yönetim Kurulu, söz konusu karara karşı çıkarak Filistin Yüksek Mahkemesine başvurdu. Mahkemenin bu başvuru hakkında 11 Aralık'ta bir karara varması bekleniyor.
Kasım ayının ortalarında, çok sayıda yerleşimci Rus kilisesine zorla girerek Yahudilerin dini metni olan Talmud Okumaları’nı gerçekleştirdi.
Filistin yargısını es geçti
Dari Vakfı Mütevellisi Ahmed Said et-Tamimi, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada, Başkan Abbas’ın Filistin yargısını es geçip Putin’in talebiyle söz konusu araziyi Ruslara verdiğini açıkladı.
Hiçbir yetkilinin vakıf topraklarını devlet arazisine dönüştürme hakkına sahip olmadığını belirten Tamimi, Rus kilisesi aracılığıyla bu arazinin Yahudi yerleşimcilere geçeceğinden endişelendiğini ifade etti.
Tamimi açıklamalarında, Başkan Abbas’tan söz konusu arazinin kilisenin yanına bir tıp fakültesi ve hastane kurulmasına tahsis edilmesini talep etti. Aynı zamanda bu fikri Rusya Büyükelçisinin huzurunda da zikrettiğini ancak Moskova’dan henüz bir cevap alamadığını belirtti.
“Kara tarih”
Hizb-ut Tahrir’in Medya Bürosu üyesi Musab Ebu Argub, vakıf topraklarının zorla ele geçirilmesinin yasal ve anayasal olarak geçersiz olduğunu ve vakıf aleyhinde bir suç kabul edildiğini belirtti.
Tamimi ile aynı endişeleri taşıyan Argub, Rusların Filistin’deki tarihini “Kara Tarih” olarak niteledi.
Dura şehrinde bulunan Kudüs Açık Üniversitesi Müdürü Numan Amru, Başkan Abbas’ın kararının Filistin halkının ve Rusya-Filistin ilişkilerinin çıkarlarını koruma hedefi taşıdığını belirtti. Amru, tıp fakültesi ve hastane inşasına izin verilmesinin bu soruna herkesin razı olacağı bir çözüm getireceğini ifade etti.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Independent Türkçe için çeviren: Elif Turan
