Define arama faaliyetleri ÇED sürecine alındı!

Dr. Baran Bozoğlu Independent Türkçe için yazdı

Dipsiz Göl / Fotoğraf: AA

Bugün yayımlanan Çevresel Etki Değerlendirme Yönetmeliği değişikliği ile define arama faaliyetlerinin tamamı, coğrafi ayrım, define iddiasının durumu, içeriği vb. olmadan ÇED mevzuatına alınmış oldu. 

Artık, define aramak isteyenler, ÇED yeterliliği olan firmalar aracılığı ile Proje Tanıtım Dosyası hazırlayarak İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğüne başvurmak zorunda. 

İl Çevre Şehircilik Müdürlüğü 3 yol izleyebilir; 

  1. Proje Tanıtım Dosyasını yetersiz bulup iade edebilir, define arama süreci durur.
  2. Dosyayı kabul eder, olumlu kararı verir ve define arama süreci başlatılabilir. Dosya İl Müdürlüğü’nün internet sitesinde kamuoyuna açılır ve izleme ve denetim süreci ile taahhütler takip edilir. 
  3. ÇED raporu hazırlanmasını ister ve Bakanlık merkez teşkilata gönderir. Bu durumda, daha geniş bir çalışma grubu ile daha teknik, detaylı, halkın katılımı toplantısının da olduğu bir süreç başlatılır. Bakanlık ÇED raporuna olumlu karar verirse, define arama işlemi başlar, olumsuz karar verirse başlamaz…

Neden ek – 1 listesinde değil?

ÇED Yönetmeliği’nde Ek-1 listesinde yer alan faaliyetler çevresel etkisi yoğun olduğu bilinen, detaylı incelenmesi gereken faaliyetleri kapsıyor. Avrupa Birliği mevzuatında da bu şekilde.

Ek – 2 listesi ise seçme eleme kriterleri açısından değerlendiriliyor.

Ek – 1 listesine konu faaliyetlerin tamamında ÇED süreci uygulanıyor, Bakanlık merkez teşkilatı yönetiyor işleyişi. Halkın katılımı toplantısı, detaylı akademik değerlendirme de Ek – 1 listesi için yapılmak zorunda. 

Ek – 2 listesi ise taşra teşkilatı tarafından yürütülüyor, gerekli hallerde Ek – 1 listesi muamelesi görmesi kararı alınabiliyor. 

Unutmamak lazım, her şeyin Bakanlık merkez teşkilatlarınca Ankara’dan yürütülmeye çalışılması her zaman sağlıklı sonuç vermeyebilir. Taşra teşkilatlarının kapasitesinin arttırılması ile bu yükü dağıtmak etkinliği arttıracaktır.  

Define arama faaliyetlerinin tamamını Ek – 1 listesinde değerlendirmek anlamsız bir yük getirebilir ve kayıt dışına kaçılmasına neden olabilir.

Burada asıl odaklanılması gereken, Proje Tanıtım Dosyaları’nın il müdürlüğü internet sayfasından, yerel siyasetçiler, milletvekilleri, belediyeler ve STK’lar tarafından takip edilip, müdahale edilmesidir…

Ne sağlanmış oldu?

Bu düzenleme ile İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü içerisinde yürütülen yazışmalar dışında ek bir çalışma yapılmış olacak. Define arayacak olanlardan, nasıl arama yapacağından, hangi koordinatta aramanın olacağından toplumun haberi olmuyordu.

Artık, İl Çevre Şehircilik Müdürlüğü’ne yapılan başvuru (Proje Tanıtım Dosyası – PTD) il müdürlüğünün internet sitesinde yayınlanacak ve herkes bilgiye ulaşabilecek. Daha önceden böyle bir teknik rapor vb. hazırlanmıyordu. 

Ayrıca bir idari karar olması nedeniyle, hukuk süreci başlatılabilme şansı olacak. Yani, belirtilen bölgede define aranmasına karşı mahalleli, yurttaş, muhtar ya da STK dava açabilecek. ÇED raporu hazırlanması istenebilecek…

Bu düzenleme öncesinde çevresel etki üzerinden bir itiraz süreci yapma durumu çok kısıtlıydı. Artık etkinin daha detaylı incelenmesi de talep edilebilecek. 

Yeterli mi?

Hiç kuşkusuz mevzuatta düzenleme yapmak tek başına yeterli değil. ÇED mevzuatının en büyük eksikliği, PTD veya ÇED raporlarında verilen taahhütlerin izlenmemesi, denetlenmemesi…

Eğer bu mevzuat kapsamında define arama faaliyeti için verilen taahhütler izlenmez ve denetlenmezse, Dipsiz Göl’ün yok olmasına sebep olan olaylar durmaz… 

Ülkesini, doğasını, toplumun çıkarlarını gözeten bürokratlar ve kamu personeli de olmazsa yine olumlu sonuç almak zor. 

Toplumsal tepkinin sonucu

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın daha önce birçok çevresel olaya dair yaptığı açıklamaların sonradan unutulduğuna birçok defa şahit olduk. Ancak bu olayda, toplumsal tepki ve gazetecilerin de meseleye sahip çıkması ile birlikte hızlı adım atıldı.

Sayın Bakan Yardımcısı sahayı ziyaret ettiğinde define arama faaliyetinin ÇED mevzuatına alınacağını beyan etmişti. Açıklamadan kısa bir süre sonra, bugün resmi gazetede düzenleme yayımlandı. 

ÇED mevzuatının güncellenmesi, daha sağlıklı hale getirilmesi için birçok defa bürokratlarla, siyasetçilerle görüşmeler yapmış, ÇED Yönetmeliğinin eksiklerinin giderilmesi için hukuki süreçlerin yürütülmesine yer almış bir Oda Başkanı olarak, bu kadar hızlı sonuç alınmış bir süreci daha önce yaşamadığımızı belirtmek isterim. 

Dilerim toplumsal hassasiyetlerin, çevresel duyarlılığın yarattığı birikim ve katkı çevre mevzuatımızın diğer alanlarına ve uygulamalara da yansır. 

 

 

* Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU