Astronomlar "zamanda geri gitmek" için devasa galaksi kümelerini kullandı

Çığır açan teknik, bilim insanlarına ufak bir galaksinin doğumuna tanıklık etme imkanı tanıdı

Araştırmacılar, dünyanın en güçlü X-ışını teleskoplarından birini, Nasa'nın Chandra X-ışını Gözlemevi'ni kullandı (NASA)

Astronomlar "geçmişe göz atmak" için devasa bir galaksi kümesini kullandı ve yaklaşık 10 milyar yıl önce gerçekleşen olayları gözlemledi.

Çığır açan tekniği kullanan bilim insanları, minik bir cüce galaksinin büyüleyici doğumunu, tam da başladı anda görebildi.

Astronomlar bu koca galaktik devleri, çok nadir ve aynı zamanda çok uzaktaki bir doğa olayına yakından bakmak için ilk kez kullandı.

Yeni yöntem, bizim galaksimiz Samanyolu'nun yalnızca on binde biri büyüklüğünde bir galaksinin doğumu olduğunu düşündükleri minik mavi bir lekeyi görmelerine imkan tanıdı. Galaksi ilk yıldızlarını üretirken gözlemlendi: Süper kütleli bu nesneler henüz yaşamlarının çok başındaydı.

MIT'ye bağlı Kavli Astrofizik ve Uzay Araştırmaları Enstitüsü'nden araştırmacı bilim insanı Matthew Bayliss, "İşte bu küçük mavi leke; yeni oluşan çok sayıda ve yüksek sıcaklıktaki büyük kütleli genç yıldızların bulunduğu çok küçük bir galaksi demek" diye konuştu:

Bu galaksi, Evren'deki ilk galaksilere benziyor… Evrenin uzağındaki bu tür bir galaksiyi, daha önce, X-ışını aracılığıyla gören olmamıştı.

Bilim insanları bu gözlemin ardından aynı teknolojiyi çok uzakta, Evren'in başlangıcında yaşanan diğer ender ve yüksek enerjili olayları görmek için kullanmayı umuyor.

Bayliss konuyla ilgili şunları söyledi:

Bu teknikle birlikte, gelecekte uzaktaki bir galaksiyi yakınlaştırabilir ve farklı kısımlarının yaşını belirleyebiliriz. Mesela, bir kısmında 200 milyon yıl önce oluşmuş yıldızlar varken başka bir kısmındakilerin 50 milyon yıl önce oluşan yıldızlar olabilir. Böylece onları ayırt edebilirsiniz ve bunu başka türlü yapamazsınız.

Bu teknik, böylesi büyük galaksi kümelerinin en tuhaf özelliklerinden birine dayanıyor: Bunlar evrendeki en büyük kütleli nesneler olarak öyle büyük ve güçlü ki uzay-zaman dokusunu değiştiriyor. Böylelikle hem evreni hem de içindeki ışığı bükmüş oluyor.

Yerçekimsel mercekleme ismi verilen bir fenomen yardımıyla uzay-zamadaki bu bükülme bir büyüteç gibi kullanılabiliyor. Bilim insanları karmaşık bir işlem kullanarak ışığı inceleyebiliyor ve "büyütülmüş" görüntüler elde etmek için kullanabiliyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Araştırmacılar önceden bunu, sadece gözle görülebilir dalga boylarındaki nesneleri incelemek için kullanabiliyordu. Ancak bu yeni araştırma bir atılım oldu. Çünkü elektromanyetik dalga tayfının X-ışını dalga boylarını incelemek için hiç kullanılmamıştı. Zira o kadar zordu ki bazı kişiler bunun imkansız olduğunu düşünüyordu.

“Bir galaksi kümesinin arkasında bir X-ışını kaynağı görmeye çalışmak, gerçekten parlak bir ışığın yanındaki bir mumu görmeye çalışmak gibi" diyen Bayliss, “Dolayısıyla bunun çetrefilli bir ölçüm olduğunu biliyorduk" diye konuştu.

Araştırmacılar, bu sorunu aşmak için dünyanın en güçlü X-ışını teleskoplarından birini, Nasa'nın Chandra X-ışını Gözlemevi'ni kullandı. Böylelikle evrenin derinliklerine (bu tür yeni doğan galaksiler dahil) bakmaya başlayabildiler.

"Bu galaksiyi gerçekten genç yıldızlara sahip olduğu çok kullanışlı bir aşamasında yakaladık" diyen Bayliss, sözlerini şöyle sürdürdü:

Her galaksinin bu aşamadan geçmesi gerekiyor ama yakın çevremizde bu tür galaksileri çok fazla görmüyoruz. Artık zamanda geri gidebilir, uzak evrene bakabilir, galaksileri yaşamlarının bu erken evresinde bulabilir ve yıldız oluşumunun nasıl farklılık gösterdiğini araştırmaya başlayabiliriz.

 

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/life-style

Independent Türkçe için çeviren: Umut Can Yıldız

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU