Anket firmalarının açıkladığı oranlar güvenirliklerini sorgulatıyor… Prof. Turan: Kasıtlı olarak sonuçları saptıran firmalar var

Seçimlerin yaklaşmasıyla araştırma şirketlerinin paylaştığı veriler arasında büyük farkların olması tartışmaları da beraberinde getirdi. Erdoğan ve Kılıçdaroğlu arasında iddia edildiği gibi bir fark olur mu? Anket firmaları algı mı oluşturuyor?

İki aydan daha az bir süre kalan seçimlerde cumhurbaşkanı adayları da yavaş yavaş netleşiyor.

Şimdiye kadar Recep Tayyip Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce, Sinan Oğan, Doğu Perinçek ve Fatih Erbakan adaylıklarını ilan etti.

Adayların belli olmasıyla beraber anket şirketlerinin araştırma sonuçları da kamuoyuyla paylaşılmaya başlandı.

Ancak kimi araştırma şirketleri Erdoğan'ı, kimisi de Kılıçdaroğlu'nu açık ara önde gösteriyor.

Örneğin ORC Araştırma, 11-15 Mart tarihlerinde "Bu pazar seçim olsa hangi adaya oy verirdiniz" şeklinde yaptığı araştırmanın sonuçlarını paylaştı.

Araştırmaya göre Kılıçdaroğlu yüzde 53,1, Erdoğan yüzde 42,3, İnce yüzde 3,1 ve Oğan da yüzde 1,5 oy alıyor. Aynı şirketin seçmen eğilimleri araştırmasında parti olarak CHP yüzde 28,3 iken AK Parti de yüzde 28,1 görünüyor.

 

anket
Anket firmalarının farklı sonuçları tartışmaları da beraberinde getirdi

 

Bir diğer araştırma şirketindeyse sonuçlar çok daha farklı.

GENAR Araştırma'nın kamuoyu anketine göre ise AK Parti yüzde 40,7 iken, CHP yüzde 23,1.  

 

 

Öte yandan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen, katıldığı bir televizyon programında son 3 haftada 3 araştırma yaptıklarını, araştırmalar neticesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın oy oranın yüzde 53 seviyesinde olduğunu söyledi.

Tabiri caizse hiçbir kamuoyu araştırma şirketinin sonuçları birbiriyle uyuşmuyor. Uyuşması bir yana arada çok fark var.

Anketleri "tuzak" olarak niteleyen Özgürlük ve Dayanışma Partisi Kurucu Genel Başkanı Dr. Ufuk Uras, sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda şu uyarılarda bulundu:

"Anketlerin tuzağına düşenlere son uyarı: Anketler doğruyu gösterseydi seçimlere gerek kalmazdı. ÖDP, 1999 seçimleri öncesi kamuoyu araştırmalarında yüzde 3 ile yüzde 8 arası gösteriyordu, yüzde 0,8 oy aldık."

 

 

Peki adaylar arasında neden bu kadar fark var? İsabetli tahminlerde bulunmayan şirketlerin amacı ne?

"Bağımsız olmayan firmalar var"

Independent Türkçe'ye değerlendirmede bulunan eski Uluslararası Siyasal Bilimler Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. İlter Turan, seçim yaklaştığında ehliyetsiz ve işi araştırma olmayanların yanlış değerlendirmeler yapabildiğini söyledi.

Bir kısım anket firmalarının bağımsız olmadığını aktaran siyaset bilimci Prof. Turan, "Yani sonucu belirli bir yönde çıkarabilecek şekilde akademik veya profesyonel olmayan faaliyetler güdüyorlar" dedi. 

 

Adil İlter Turan
İlter Turan / Fotoğraf: Twitter

 

"Kasıtlı olarak sonuçları saptıran firmalar var"

Her ne kadar hata yapan kamuoyu firmaları olsa da güvenilir firmaların da olduğuna değinen Turan, "Seçim döneminde işi bu olmayan firmalardan bir kısmı bu işe girdikleri için hatalı işlemler yapabiliyorlar, bu bir ehliyetsizlik" diye konuştu. 

Prof. Dr. Turan şunları kaydetti:

"Kasıtlı olarak sonuçları saptıran firmalar var. Aslında bunlar belki elde ettikleri sonuçları partilere veriyorlar ama kamuoyuna farklı sonuçlar paylaşabiliyor. Bunun yanında işlerini geleneksel olarak iyi yapmaya çalışan firmalar da var. Bunların bir kısmı partilere çalıştığı için neticeleri kamuoyuyla paylaşamıyorlar. Nispeten güven telkin eden birkaç firma var, onlara bakmak lazım."

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Çok büyük fark yok"

Siyaset bilimci Prof. Dr. Murat Somer de tüm anket firmaların aynı değerlendirilmemesi gerektiği görüşünde.

Ciddi anket firmaların yanında maalesef ekonomik ve siyasi amaçla bu işi yapanların da olduğunu aktaran Somer, "Gördüğüm kadarıyla güvenilir firmaların sonuçlarında çok büyük bir fark yok. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı önde gösteren araştırma sonuçlara rastlamadım, tam tersi gerek anketlerde gerek psikolojik üstünlük muhalefet adayı Sayın Kılıçdaroğlu'nda gözüküyor" yorumunda bulundu.

"Beklenmedik kaymalar olabilir"

Seçimlerin kolay olmayacağını ve bir referandum tarzı olan seçimlerde beklenmedik kaymaların olabileceğini ifade eden Somer, "Uzun süredir demokratik bir ortamda seçimleri yapamıyoruz. Dolayısıyla seçmenlerin çok tarafsız ve eşit oranda adaylar hakkında bilgi sahibi olduğunu söylemek de mümkün değil" ifadelerini kullandı.

 

Murat Somer
Murat Somer / Fotoğraf: Twitter

 

Referandum niteliğindeki önemli bir seçimde her zaman tahminlerin yanılması ve beklenmedik kaymaların olabileceğine dikkati çeken Somer, şunları söyledi: 

"Ancak ciddi firmalar açısından bakıldığında, takip ettiğim ve görebildiğim kadarıyla metodolojisi güvenilir, geçmişte de güvenirliğini ispatlamış anketler açısından şu anda çok büyük bir fark olmamakla birlikte muhalefet adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu önde olduğu gözüküyor. Bunun dışında çıkan bulguların çok güvenilir olduğu kanaatinde değilim."

"Bazı firma yöneticileri kimi siyasi partilere daha yakın" 

Siyaset bilimci Doç. Dr. Can Kakışım ise araştırma şirketlerinin bilimsel çalışmalar yürüten tarafsız işletmelerden ziyade karlı bir iş kolu gibi göründüğünü ifade etti. 

Kimi anket firmaları yöneticilerinin belirli siyasi partilere yakın olduğunu vurgulayan Kakışım, "Televizyon programlarında kanaat önderi olarak hatta belirli bir siyasi angajmanın doğrudan temsilcisi gibi konuşuyorlar. Bunu da yaptıkları anket çalışmalarına yansıttıklarına ve dolayısıyla objektif davranmadıklarına dair çok ciddi şüphe var" değerlendirmesinde bulundu.

 

Can Kakışım
Can Kakışım / Fotoğraf: Twitter

 

Toplumda çok bilindik anket şirketleri dışında diğer firmalara yönelik bir güvensizlik olduğuna vurgu yapan Kakışım, "Objektif davranmadıkları ve sonuçları manipüle ettiklerine dair insanlarda bir düşünce söz konusu. Özellikle iktidara yakın bazı firmalar, yaşanan büyük sıkıntılara rağmen iktidarı güçlü gösterme yönündeki çabaları tepkiye neden olduğu gibi dikkatlerden kaçmıyor" şeklinde konuştu. 

"İşlerine saygıları varsa bunu yapmamaları daha doğru olur"

Bir kısım firmaların bunu yapmakla hem siyasi hem de ekonomik bir çıkar elde edebiliriz düşüncesi içerisinde olabileceğini dile getiren Kakışım, sözlerini şöyle tamamladı:

Anket çalışması yapmaları ve bunu paylaşmalarına bir itirazımız yok ancak eğer seçim sonuçları ile yaptıkları tahminler arasında büyük bir fark ortaya çıkarsa bu kişilerin bireysel olarak bu sorumluluğu taşımaları gerekir. Mesleklerine saygıları varsa o zaman bu işi yapmamaları daha doğru olandır. Maalesef Türkiye'de bu iş objektif, bilimsel bir mesele olarak değil de siyasi angajmanın bir yansıması olarak görüldüğü için muhtemelen yaptıkları tahminler tutmasa bile aynı şekilde herhangi bir sorumluluk duygusu hissetmeden çalışmalarına devam edeceklerdir. Maalesef Türkiye'de işler biraz da bu şekilde yürüyor."

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU