"AB üyeliği ve 'serbest dolaşım hakkı' küçük ülkeleri kalkındırıyor ama genç nüfusu göç ettiriyor"

2000'lerden itibaren AB'ye üye olan veya serbest dolaşım hakkı alan Balkan ve Doğu Avrupa ülkelerinde kalkınma olsa gençler sürekli göç ediyor. Batı'ya yönelme nedeniyle iş gücü kaybı yaşıyor bazı ülkeler. Kosova'dan da yakın zamanda ciddi göç bekleniyor

Balkanlar'dan ve Doğu Avrupa'dan Avrupa Birliği ülkelerine 2000'li yılların başından beri yüzbinlerce kişi göç etti / Fotoğraf: Balkannews

Avrupa Birliği (AB), ilk defa 1957'de "Avrupa Ekonomik Topluluğu" adıyla Almanya, Fransa, Hollanda, Belçika, İtalya ve Lüksemburg tarafından kuruldu.

Anlaşmanın temeli, işgücüyle mal ve hizmetlerin serbest dolaşımına dayanıyordu. Süreç içerisinde yalnızca ismi değişmedi üye sayısı da arttı.

Başlangıçta daha çok batı, güney, kuzey Avrupa ülkelerini kapsayan birlik, 2004'te Çek Cumhuriyeti, Estonya, GKRY, Letonya, Litvanya, Macaristan, Malta, Polonya, Slovakya ve Slovenya'yı bünyesine kattı.

2007'de Bulgaristan, Romanya, 2013'te Hırvatistan'ın katılımıyla AB'nin üye sayısı 28'e ulaştı.

Henüz AB üyesi olmayan kimi Avrupa ülkelerinin vatandaşları, örneğin Sırbistan, Karadağ ve Kuzey Makedonya 2009'da, Bosna-Hersek ve Arnavutluk 2010'da beri AB'de vize serbestisine yani serbest dolaşım hakkına sahipler. 

Son olarak AB Konseyi Başkanlığı ve Avrupa Parlamentosu (AP) temsilcileri, 14 Aralık 2022'de Kosova vatandaşlarının 90 gün süreyle AB ülkelerinde vizesiz dolaşmasına olanak verecek bir düzenleme taslağı üzerinde anlaşmaya vardı.

Ancak 90 günlük dolaşım hakkı taslağın AB Konseyi ve Avrupa Parlamentosu tarafından onaylanmasının ardından hayata geçecek.

 

kosova.jpg
Kosova'da Avrupa ülkelerine göç veren ülkelerden / Fotoğraf: AA

 

Kosova'dan büyük göç bekleniyor

Söz konusu anlaşma Kosova'da heyecan yarattı. Nedeni ise şimdiden çok sayıda kişinin bu düzenleme ile Avrupa ülkelerine gitme hesabı yapıyor olması.

Kosova, anlaşmadan önce de batıya göç veriyordu. Kosova İstatistik Ajansı'nın (ASK) verilerine göre 2017'de 11 bin 263 bu devletin vatandaşı yasal ya da yasa dışı yollardan ülkesinden ayrılarak genellikle AB ülkelerinin yolunu tuttu.

Bu göçlerin de etkisiyle ülkenin nüfusu azaldı. 2020'de 1 milyon 873 bin olan ülkenin nüfusu 2022'de 1 milyon 788 bine kadar geriledi. 

 

gökhanyılmaz.jpg
Gökhan Yılmaz / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Anlaşmanın onaylanmasıyla ilk bir ayda ülke nüfusunun 10'da 1'i gider"

Yapılan son anlaşmanın olası etkilerini uzun yıllardır bu ülkede yaşayan Türk vatandaşı Gökhan Yılmaz'a sorduk.

Eski bir gazeteci olan Yılmaz'a göre AB ülkelerinde 90 günlük serbest dolaşım hakkını kazandıracak olan taslak, Kosova'daki en önemli gündem maddesi. Pek çok kişi bu taslağın yıl sonuna kadar onaylanarak yürürlüğe girmesini bekliyor.

Kosova'da çoğunluğun hayalinin AB ülkelerine gitmek olduğunu belirten Yılmaz, "Bunun öncesinde de Slovenya veya Hırvatistan orada da AB ülkelerine uzanan bir göç vardı" dedi.

Özellikle gençleri ülkede tutma konusunda büyük sorunlar yaşandığını aktaran Yılmaz, "Gidenler genellikle inşaat sektöründe çalışıyor. Zaten birçok Kosovalının akrabaları farklı Avrupa ülkelerinde yaşıyor. Kosova'nın yıl sonuna kadar serbest dolaşım hakkına sahip olmasıyla nüfusun onda biri belki ilk bir ay içinde gider" diye konuştu.

 

anadolu ajansı.jpg
Anadolu Ajansı'nın 2019 tarihli haberinde Balkanlar'dan göç rakamlarla anlatıldı

 

"Balkanlar'ın genç ve yetişmiş insan gücü batıya akıyor"

Kosova'nın yaşadığı süreçleri farklı Balkan ülkeleri de yaşadı ve yaşamaya devam ediyor.

Doğum oranları genel olarak düşük olduğu için nüfus kaybeden veya nüfusu az artan bu ülkelerde AB'ye üyelik ve serbest dolaşım hakkı elde edilmesiyle birlikte genç veya yetişmiş insan gücünü tutmak da kolay olmadı.

Anadolu Ajansı'nın 2019'da abonelerine servis ettiği bir haberde Bosna Hersek'teki "Sürdürebilir Geri Dönüş ve Entegrasyon Birliği"nin hazırladığı 2013-2018 raporuna göre ülkeden 5 yıl içinde 172 bin kişinin göç ettiği belirtildi.

OECD raporlarına göre 2000'lerin başından beri her yıl göç veren Sırbistan'dan serbest dolaşım hakkının elde edilmesinden sonra bu sayı daha da arttı. 2000'den beri göç eden sayısı 650 bini buldu.

Arnavutluk İstatistik Enstitüsü (INSTAT) verilerine göre 2010'da AB ile serbest dolaşım hakkı elde eden ülkeden 2011-2017 arası 317 bin kişi göç etti. 2000'den beri göç edenlerin sayısı 1 milyon 600 bini buldu. Göç edenler de genellikle diğer üye ülkelere gitmeyi tercih ediyor.

Hırvatistan'ın da AB üyesi olduğu 2013'ten sonra 300 bine yakın nüfus kaybettiği bilgisi yer alıyor raporlarda.

Arnavutluk'un nüfusunun 2021 verilerine göre 2 milyon 812 bin, Hırvatistan'ın ise 3 milyon 899 bin olduğu hesaba katılırsa bunlar ciddi rakamlar.

Her ne kadar göç edenler ülkelerine ciddi kaynak da artırsa bu ülkelerde bir süre sonra iş gücünde ciddi açıklar oluşmaya başlıyor. Diğer bölge ülkelerinde de durum farklı değil.

 

atakansevgi1.jpeg
Atakan Sevgi / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Bulgaristan'da kış aylarında gence rastlamak mümkün değil neredeyse"

Balkanlar üzerine araştırma yapan Atakan Sevgi ise Balkanlar'dan AB'ye yönelen genç ve yetişmiş insan göçüne de dikkati çekiyor. Sevgi'nin en dikkat çektiği ülkelerin başında Bulgaristan geliyor.

Sorularımızı yanıtlayan Sevgi, "Bulgaristan'dan göç çok yoğun. Ülkede gence rastlamak mümkün değil neredeyse kış aylarında. Yazları tatile gelenler nedeniyle ülke biraz şenleniyor. Kosova, Makedonya, Arnavutluk gibi ülkelerde de durum çok farklı değil" diye konuştu. 

"Türkiye'ye gelen ama vatandaşlığını koruyanlar da AB'ye göç furyasına katıldı"

Sevgi'nin verdiği bilgiye göre 1989'da Türkiye'ye gelen ancak Bulgaristan vatandaşlığını koruyan Türklerin genç kuşakları da ülkenin AB'ye girmesinden sonra bu göç dalgasına katıldı.

Sevgi, bu durumu "Bulgaristan vatandaşlığı olan Türkiye'de yaşayan gençler arasında da Avrupa ülkelerine gidip çalışan çok. Bunların çoğu kısa süreli, en fazla birkaç yıllık plan ile gidiyorlar ama kalıcı olan da var" diyerek değerlendirdi. 

"15 yılda nüfusu 1 milyon azaldı"

Sevgi'nin de dikkat çektiği gibi Bulgaristan'ın nüfus kaybını istatistikler de doğruluyor.

AB'ye girdiği 2007'de 7 milyon 545 milyon olan Bulgaristan nüfusu 2022 yılında 6 milyon 519 bine kadar geriledi.

Bulgaristan'ın nüfusu 1989 yılında 9 milyon, 1992'de ise 8 milyon 487 bindi.

Ülkenin bu kadar nüfus kaybetmesinde nüfus artış oranının düşüklüğü, ölüm oranının yüksekliği, 1989'da Müslüman Türk nüfusun bir bölümünün Türkiye'ye göç etmesi de etkenler arasında olmakla birlikte 2007'den sonraki düşüşte asıl etkenin gençlerin ve yetişmiş nüfusun AB ülkelerine ve ABD, Kanada gibi ülkelere yönelmesi olduğu kaydediliyor.

 

enesibrahim.jpg
Enes İbrahim, Makedonya'daki durumu anlattı / Fotoğraf: Wikipedia

 

"Makedonya'dan 600 bin kişi Avrupa ülkelerine göç etti"

Makedonya'da yoğun göçlerin yaşandığı bir ülke. Ülkenin nüfusu 2022 verilerine göre 2 milyon 97 bin.

Independent Türkçe'nin sorularını yanıtlayan iktidar ortağı Türk Hareket Partisi Genel Başkanı Enes İbrahim, AB vize serbestisi olmadan da ülkelerinden göç hareketlerinin yaşandığını kaydetti.

"Uluslararası kuruluşların göç raporlarında ülkemizden 600 bin vatandaşın Avrupa ülkelerine göç ettiği belirtilmekte" diyen İbrahim, "Nitekim 20 yıl aradan sonra 2021 yılında ülkemizde yapılan nüfus sayımı uluslararası kuruluşların raporlarındaki verileri tasdikler niteliğindeydi. Ülkemizden göç eden vatandaşların, ülkemize ciddi anlamda ekonomik getirisi mevcuttur" ifadelerini kullandı. 

"Genç nüfus göç ederek, iş gücü kaybına neden oluyor"

Son yıllarda gençler arasında göçün bir trend haline geldiğini belirten İbrahim, şöyle konuştu:

AB üyesi ülkelerinde de iç göçler yaşandığına şahit oluyoruz. Aynı şekilde ülkemizden de genç nüfus göç ederek, iş gücünün kaybına sebep olmaktadır. Komşu ülkelerimizden Bulgaristan’ın AB’ye girmesiyle birlikte ciddi göçler yaşanmış ancak ekonomik olarak geliştiğini görmekteyiz. Aynı şekilde ülkemiz için de geçerli olduğunu söyleyebilirim. İş gücünün azalmasına rağmen, ekonomik olarak gelişen ülkelerdeniz." 

"Makedonya Türklerinin güzergahı da artık Türkiye değil Avrupa" 

İbrahim, son olarak geçmişte daha çok Türkiye'ye gelen Makedonya Türklerinin son 20 yıldır genelde Avrupa ülkelerine göç ettiğini belirterek, "son yıllarda Makedonya'ya Türkiye'den de göçlerin de başladığına şahit oluyoruz" diyerek sözlerini noktaladı. 

 

 

justinameşeli.jpg
Justina Meşeli / Fotoğraf: Facebook

 

"AB'ye girilse bile halen belli ülkelerden geride olmak göçü tetikliyor"

AB üyesi olan veya serbest dolaşım hakkı elde eden, nüfusu az ülkelerde yaşanan genç ve yetişmiş insan gücü göçünün sadece Balkanlar'a değil benzer özelliklere sahip diğer ülkeler için de geçerli olduğu belirtiliyor.

2 milyon 795 bin nüfusu olan Litvanya bu ülkelerden biri.

2004'te AB üyeliği elde eden ülkede birçok genç, eğitim ve çalışma amacıyla farklı ülkelere gidiyor.

Eğitim almak amacıyla Birleşik Krallık'a giden Türk vatandaşı Umut Meşeli ile evlenen ve halen bu ülkede yaşayan Litvanya vatandaşı Justina Meşeli bu kişilerden sadece biri.

Meşeli, 2000'li yıllarda AB'ye üye olan ülkelerin ekonomik açıdan ilerlese dahi halen Almanya, Fransa ve Birleşik Krallık gibi ülkelerden daha geride olmaları nedeniyle genç göçünün sürdüğünü kaydetti.

"Gençlerin 5'te 1'i iş ve eğitim için göç etti"

Litvanya'daki gençlerin neredeyse 5'te 1'inden fazlasının çalışma ve eğitim için Batı ülkelerine göç ettiğini söyleyen Meşeli, "Daha iyi şartlara kavuşmak için göç ediyorlar. Ayrıca birçoğu kazandıkları parayı ülkelerine götürmeye çalışıyor. Aslında ülkelerini çok seviyorlar ama şartlar onları bu göçe zorluyor" yorumunu yaptı. 

 

can baydarol.jpg
Can Baydarol / Fotoğraf: AA

 

"AB'ye girilse bile hemen kalkınma olmuyor"

Son olarak yaşanan göç hareketlerini Avrupa Birliği ve Küresel Araştırmalar Derneği Başkanvekili Can Baydarol'a sorduk.

Baydarol'a göre öncelikle AB'ye girildikten sonra hemen o ülkelerde kalkınma olmuyor. Ancak gençler, anlaşma sayesinde diğer ülkelerde doğan eğitim ve iş imkanlarından faydalanmak istiyor.

Avrupa nüfusunun yaşlanması ve işçi açığının da bu göçü desteklediğini söyleyen Can Baydarol, şunları kaydetti: 

"Serbest dolaşım hakkının elde edilmesiyle bir nüfus azalması oluyor. Genç ve eğitimli nüfusun kaybedilmesi, Türkiye, Letonya, Bulgaristan ve diğer ülkeler için iyi değil."

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU