Dört günlük çalışma haftasına geçiş nasıl yapılır?

Dört günlük bir çalışma haftasına sahip olmanın avantajları ve dezavantajları neler?

İllüstrasyon: The Atlantic

Araştırmalar, birçok liderin, dört günlük çalışma haftasının önümüzdeki on yıl içinde normalleşeceği konusunda hemfikir olduğunu ortaya koyuyor. 

Bu durumda dört günlük bir çalışma haftasına sahip olmanın avantajları ve dezavantajları nelerdir?

İşyerleri bundan nasıl etkilenirler ve hangi hazırlıkları yerine getirmeliler konularına açıklık getirmek isterim.  
 


Haftalık çalışma süresi ne kadar?

Türkiye'de 4857 sayılı İş Kanunu'nun 63'üncü maddesine göre, haftalık çalışma en çok 45 saat olarak belirlenmiş durumda.

Aksi bir durum yoksa bu süre haftanın çalışılan günlerine eşit olarak bölünerek uygulanıyor.

Ancak işçi ile işverenin anlaşması ile bu süre, haftanın çalışılan günlerine günde 11 saati geçmemek şartıyla farklı şekilde dağıtılabiliyor.

Burası bize haftada dört günün kapısını aralıyor. Kanunda belirtildiği şekliyle özel sektör şirketlerinin büyük bölümü işçilerini haftada 45 saat çalıştırıyor.

657 sayılı Kanun kapsamında memurların haftalık çalışma süresi ise 40 saat ve haftada 5 gün çalışıyorlar. 


Şirketler hazır mı? 

Şirketler bu modeli nasıl uygulayacaklarını henüz çözmüş değiller. Yapılan denemeler işverenleri takip etmeye ikna edecek mi bilmiyoruz.

Ancak haftada dört gün çalışmanın standart bir model haline gelmesiyle verimliliklerin bir kısmının kaybolacağına dair endişeleri olan şirketler var.

Dört günlük çalışma haftası dünya çapında yavaş ama emin adımlarla ilgi görüyor olsa da hükümetlerin bu fikri kesin olarak benimseyip benimsemeyeceği henüz belli değil. 


Nasıl uygulanmalı?

Şirketler önce ayda bir haftada dört gün çalışmayı test edebilirler. Tüm personelin aynı gün izinli olduğu veya dönüşümlü çalışma programının olduğu uygulamaları devreye alarak sonuçları izleyebilirler.

Bu modele geçecek şirketler özellikle zaman ve görev yönetimi, önceliklendirme ile sözlü ve yazılı iletişim becerilerini geliştirmeliler.  


Her sektöre ve çalışana uygun mu?

Bazı sektörler, örneğin acil servisler ve toplu taşıma, haftada yedi gün çalışmayı gerektirdiğinden haftada dört gün çalışma tüm sektörlere uygun olmayacaktır.

Bazı çalışanlar beş günlük bir hafta yapısını tercih ettiğinden tüm çalışanlar için de uygun olmayacaktır. Bu da bir planlama zorluğunu beraberinde getirecektir.  


Daha az mı çalışılacak? 

Dört günlük çalışma haftasında mevcut çalışma saatlerinin daha az güne sıkıştırılmasından bahsedilmektedir.

Haftada dört gün çalışmak, daha az iş gününe sahip olmak anlamına gelse de bu iş günlerinde daha az çalışılacağını garanti etmez. 


Tüm çalışanları dahil etmeli mi? 

Şirketler personelin tamamını haftada dört gün çalıştırmak zorunda değiller; çalışan isteklerine ve işletmenin ihtiyaçlarına göre buna karar verebilirler. 


İzin günü pazartesi ya da cuma olmak zorunda mı?

Çalışanların üç günlük bir hafta sonu geçirmesi için fazladan izin gününün pazartesi veya cuma olması gerekmez.

Pazartesi ve cuma günleri, üç günlük tatili kolaylaştırdığından bazı durumlarda rehavete yol açabilir.

İzin günleri, iş ihtiyaçlarına ve çalışanların tercihlerine göre haftanın herhangi bir günü üzerinden belirlenebilir. 


Ücretlerde kesinti olur mu?  

Ücretten ödün vermeden daha kısa çalışma günlerine sahip olma konusundaki genel tutum hala belirsiz.

Genel eğilim, çalışılan saat veya gün sayısına bakılmaksızın aynı miktarda ödeme yapılması, yan haklar ve sosyal yardımların kesintisiz devam etmesi yönünde. 


Avantajları, dezavantajları 

Dört günlük bir çalışma haftası kulağa harika bir fikir gibi gelse de bu uygulamanın herkes için uygun olmadığını belirtmem gerek.

Şirketlerin dört günlük bir çalışma haftasına geçmeden önce düşünmesi gereken faydaları ve dezavantajları da paylaşmak isterim.  


Dört günlük çalışma haftasının avantajları

Dört günlük çalışma haftasının çalışanların yararına olduğu açık. Ancak kısaltılmış bir çalışma haftasından yararlanabilecek tek kişi çalışanlar değil.

Araştırmalar, haftada dört gün çalışmanın stresi azalttığını, işe odaklanmayı kolaylaştırdığını, iş-yaşam dengesini sağladığını, elde tutmayı iyileştirdiğini, iş değiştirmeye engel olduğunu ortaya koyuyor.

Çünkü fazladan bir gün izin yapmaktan vazgeçmek istemeyenler, iş değiştirmeyi düşünmüyorlar. 

Ofiste ihtiyaç duyduğundan daha fazla zaman geçiren birçok insan var. İş daha verimli bir şekilde organize edilebilirse çalışanlar bunu daha kısa sürede yapabilirler.  


Daha düşük karbon ayak izi 

Bu düzenleme maliyetleri azaltmak ve enerji tasarrufu yapmak için kullanılabilir.

Çalışma haftasını beş günden dört güne düşürmenin çevresel bir faydası olabilir. 


Dört günlük çalışma haftasının dezavantajları

İlk olarak şunu belirtmeliyim ki, dört günlük çalışma haftası her işletme ve her çalışan için uygun bir model değil.

Müşteriler haftanın beş günü hizmet alacağı kişilere ulaşmayı bekliyorsa, her cuma müsait olmayan bir çalışan sorunlara neden olabilir.

Daha kısa bir hafta, bazı durumlarda ek personel desteği gerektirdiğinden maliyetleri artırabilir. 

Yüksek hızda çalışmak; verimlilik dürtüsü işte daha az sosyalleşmek, bilginin paylaşılmasını engellemek ve kurum kültürüne zarar vermek anlamına gelebilir.

Haftada dört gün çalışmak, çocuk bakımını zorlaştırabilir. Pek çok kreş bir ebeveynin klasik bir mesai programına göre çalıştığını varsayarak hizmet verir.

Bir ebeveynin olağandışı programına uyum sağlamak için sabah 06.00'da açılmazlar veya akşam 20.00'ye kadar açık kalmazlar.

Karşılaşılacak sorunlardan biri, geleneksel pazartesi-cuma programında devam eden çalışanların, alternatif izin programı olan çalışanlarda toplantılara katılmak, aranmak veya mesajlara yanıt vermek gibi baskılar oluşturabilmesidir.

Bu nedenle alternatif programın, çalışanın ekibini olumsuz yönde etkileyip etkilemediğini değerlendirmek gerekir.

Dört günlük bir çalışma haftasının dezavantajları, hareketi destekleyen çok sayıda makalede ele alınmaz.

Oysa haftada dört gün çalışmanın dezavantajları dikkate alınmalıdır. Bu modelin benimsenmesinden beklenen faydaların gerçekçi olup olmadığı da değerlendirilmelidir.


Test etmeli 

Şirketler, dört günlük çalışma haftasının nasıl çalıştığını görmek için birkaç ay geçici olarak uygulamayı deneyebilir, kademeli geçişi düşünebilir, sonuçlara bakarak devam edip etmeyeceklerine karar verebilirler. 

Dört günlük çalışma haftasına geçiş zor bir ayarlamadır ve şirketler bunu ne kadar karmaşık hale getirirse, uygulamada başarı elde edememe olasılıkları o kadar fazladır.

Şirketler dört günlük çalışma haftasına geçmeden, şirket programını değiştirmeden önce, bunun işlerini daha üretken ve çalışanlarını daha mutlu yapacağından emin olmalıdır.

Aksi takdirde, dört günlük bir çalışma haftası için değişikliğe değmez! 

Şirketler, aynı miktarda işi daha kısa sürede yapacak mutsuz çalışanlar oluşturmaktansa dört günlük çalışma olmadan da daha az çalışma saatlerinin mümkün olduğu bir format değişikliğine gidebilirler.

İşlerin bir kısmını düzene sokmak ve zaman tasarrufu sağlamak için yeni yazılımlara geçiş sağlamak, toplantıları azaltmak, molaları kısaltmak, gereksiz görevleri ortadan kaldırmak gibi… 

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU