Birçok Dünya Kupası'nı yerinde takip eden 4 isme sorduk: Tarihin en iyi Dünya Kupası hangisi?

FIFA Başkanı Infantino'nun 2022 Dünya Kupası için söylediği "Finallerin en iyisi" sözü gündemde. Şansal Büyüka, İlker Yasin, Kemal Belgin ve Ömer Üründül, bugünün ve geçmişin turnuvalarını Independent Türkçe'ye değerlendirdi

Katar'ın ev sahipliğinde 20 Kasım'da başlayan 2022 Dünya Kupası, birçok tartışmayı da beraberinde getirdi.

Sahte taraftar iddiaları, stadyumlarda çalışırken hayatını kaybeden işçiler, FIFA'nın takımlara, organizatörlerin de taraftarlara yönelik kurallarıyla eleştirilerin gölgesinde devam eden turnuvada çeyrek finaller öncesi en olumlu açıklama FIFA Başkanı Giovanni Vincenzo Infantino'dan geldi.

Infantino, tarihte ilk kez 1938'de düzenlenen ve günümüze kadar ilgiyle takip edilen Dünya Kupaları içerisinde Katar'da düzenlenen organizasyonun en iyisi olduğunu söyleyerek yeni bir tartışma başlattı.

Infantino, şu ifadeleri kullandı:

Tüm maçları izledim. Bu, şimdiye kadarki en iyi FIFA Dünya Kupası grup aşaması oldu. Turnuvanın geri kalanı için çok umut verici. Harika atmosfer, harika goller, inanılmaz bir heyecan var. Artık ne küçük ne de büyük takımlar var. Seviye çok eşit. Tarihte ilk kez tüm kıtalardan milli takımlar, eleme aşamasına gitti. Bu da futbolun gerçekten küreselleşmekte olduğunu gösteriyor.

Futbolseverler ise sosyal medya üzerinden yaptıkları eleştirilerde FIFA Dünya Kupası grup aşamasındaki maçların çok daha sıkıcı geçtiği görüşünde.

Geçmiş yıllardaki turnuvaları yerinde takip eden Şansal Büyüka, İlker Yasin, Kemal Belgin ve Ömer Üründül, 2022 Dünya Kupası'nı ile Infantino'nun açıklamalarını Independent Türkçe'ye değerlendirdi.

 

Şansal Büyüka-Milliyet.jpg
Şansal Büyüka / Fotoğraf: Milliyet

 

Büyüka: Birkaç müsabakada dışında çok zevkli, tempolu bir turnuva olmadı

2022 Dünya Kupası'nın tarihin en iyileri arasında olmayacağını savunan Şansal Büyüka, "Futbol adına hiçbir yenilik göremedik" dedi.

Büyüka, Katar'da grup aşamalarında dikkatini çeken iki unsurun olduğunu belirterek, "Biri idari, diğeri ise futbol açısından ilgimi çeken iki şey vardı. Katar'ın günahını aldık. Bana göre iyi bir organizasyon yapıyor. Statlar, statların birbirine yakınlığı, insanlar bir şehirden bir şehire, bir stattan diğerine kolayca ulaşıp, mümkün olduğunca fazla maç izleyebiliyorlar. Bu büyük bir avantaj. İkincisi ise grup aşamalarında gördük ki artık atletik futbol var dünyada. Kim çok koşuyorsa, kim daha kıvraksa, kim daha çabuksa o başarılı oluyor. Örneğin Japonya'nın buraya gelişini çabukluğuna, hızına ve atletik yapısına bağlıyorum" diye konuştu.

"En iyisi 1986 Meksika'ydı"

"Bir futbolsever, bir gazeteci, bir yorumcu olarak FIFA Başkanı'na katılamıyorum" diyen Büyüka, tarihteki favori turnuvasıyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

Bence en iyisi 1986 Meksika'ydı. Sonra Almanya'daki iyiydi. Ama bana 'Katar'dan neyi hatırlıyorsun' derseniz hemen hemen hiçbir şey hatırlamıyorum. Belki Almanya'nın hayal kırıklığı yaratan, tarihinin en sıradan kadrosuyla Katar'a gelmiş olmasını hatırlayacağım.

 

İlker Yasin-AA.jpeg
İlker Yasin / Fotoğraf: AA

 

Yasin: Infantino'ya katılmak mümkün değil

Anlattığı Dünya Kupası maçlarıyla birçoğumuzun hafızasına kazınan spiker İlker Yasin, FIFA Başkanı Infantino'nun sözlerine katılmasının mümkün olmadığını belirterek, turnuvanın Katar'a verilmesini şu sözlerle eleştirdi:

Blatter daha sonra Platini ve şimdi de Infantino'yla birlikte endüstrileşen ve büyük bir kaynak olan futbolun içerisinde hedefine ulaşmak, ülkelerinin sınırsız para kaynaklarıyla dünya çapında organizasyonlar düzenlemek isteyen ülkelerin vermiş olduğu, çok temiz olmayan paranın kaynağı olabilir bu. 1986 Dünya Kupası'ndaki o müthiş mücadeleyi, o müthiş atmosferi, Meksika'da bir depremin sonrasındaki o müthiş heyecanı Infantino görmemiş olabilir.

Yasin, "Dünya Kupası'nın Katar'a verilmesi zaten çeşitli saiklerle olmuştur ve altında kirli bir paranın varlığı söz konusudur" değerlendirmesinde bulundu.

İlker Yasin, kendisi için en iyi turnuvayı şu sözlerle aktardı:

Seyretmiş olduklarım içerisinde 1982 çok güzeldi, 1986 mükemmeldi, 1990 ise hem yıldızlarıyla hem mücadeleyle hem de gözyaşlarıyla mükemmeldi. 1998 Fransa çok güzeldi. Hatta katıldığımız 2002 Güney Kore-Japonya bile Katar'daki yıldızsız, heyecansız, ruhsuz futbol dinamizminin çok daha üstündeydiler. Kişisel görüşüm ise heyecanıyla, futbol kalitesiyle, yıldızların bolluğuyla, sürprizlere gebe oyunuyla 1986 Meksika en renkli, en cazip, en hareketli ve Meksika seyircisinin müthiş katılımıyla en iyisi bence oydu.

 

Kemal Belgin-Twitter.jpg
Kemal Belgin / Fotoğraf: Twitter

 

Belgin: Ben bu Dünya Kupası'nı iz-le-mi-yo-rum!

Toplam 6 kez Dünya Kupası'nı akredite gazeteci olarak yerinden takip ettiğini söyleyen Kemal Belgin, 2022 Dünya Kupası için "Ben bu Dünya Kupası'nı iz-le-mi-yo-rum! Arada bir bakıyorum sonra başka haberlere dönüyorum" ifadelerini kullandı.

Dünya Kupası'nda katılımcı sayısının artırılmasıyla kalitenin düştüğünü ifade eden Belgin, "16 takımlı ilk Dünya Kupası'nı yerinde izledim. Sonra 24 takıma çıkınca 'Eyvah! Giderek kötüye yöneliyor bu iş' dedim. En sonunda 32 oldu. Ne lezzet ne tat ne de futbol kaldı. Hiçbir şey kalmadı" yorumunu yaptı.

Kendisinin favori turnuvasının Arjantin'de 16 takımla düzenlenen turnuva olduğunu belirten Belgin, "Harika, 10 numaraydı. 1982'de 24 takıma çıktı, onunla beraber ‘cılkı' da çıktı. Ama akredite tek gazeteciydim, görevim vardı izledim. 32'ye çıktığı anda bende bu işin hevesi, keyfi, her şeyi kaçtı” şeklinde konuştu.

 

Ömer Üründül.jpg
Ömer Üründül / Fotoğraf: Twitter

 

Üründül: En iyisi tabii ki 2002

Şu ana kadar 11 kez Dünya Kupası izleyen ve takip eden Ömer Üründül ise şimdiye kadar oynanan maçların kendisini tatmin ettiğini dile getirdi.

Her turnuvada zaman zaman keyif vermeyen müsabakalar olabileceğini söyleyen Üründül, “Burada da öyle maçlar oldu ama çok büyük sürprizlerin olması da şampiyonaya renk kattı” diye konuştu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Çeyrek finalden itibaren dev eşleşmelerin olacağını ve turnuvanın daha heyecanlı hale geleceğini ifade eden Üründül, Katar'ın organizasyondaki başarısını şöyle anlattı:

Bir gerçek daha var. Katar'daki organizasyon da bana göre mükemmel. Bir şehirde Dünya Kupası yapacaksınız, 8 tane stat var ve çok başarılı bir organizasyon oluyor. Kutlamak lazım.

Üründül, favori turnuvasıyla ilgili şunları söyledi:

Benim için en iyisi tabii ki 2002. Çünkü biz vardık ve ben de yorumcuydum. Dünya üçüncüsü olduk. O turnuva benim için uzak ara birinci. Onun dışında hepsinden keyif aldım ama Afrika'yı ayrı bir yere koyarım.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU