Hayvanat bahçelerinde eziyet hala yaygın: Yunuslar sörf tahtası olarak kullanılırken, fillerle basketbol oynanıyor

“Keyifli bir aktivite gibi görülebilecek eylemler, bu hayvanlar için ömür boyu acı çekmek demek"

Araştırma kapsamında hayvanların kötü muamele gördüğü bir düzine hayvanat bahçesine ziyaretler gerçekleştirildi. Fotoğrafta basketbol oynamak zorunda kalan filler görülüyor (WAZA)

Araştırmalara göre hayvanların bir ömür acı çekmesiyle sonuçlanabilecek numaraları öğrenmeye zorlanması, dünyanın “en iyi” hayvanat bahçelerinde hala yaygın bir uygulama.

12 hayvanat bahçesinde büyük kediler hala büyük amfi tiyatrolarda gladyatör tarzı gösterilerde sahne almaya zorlanırken, yunuslar sörf tahtaları gibi kullanılıyor ve filler de basketbol oynamaları için eğitiliyor.

Dünya Hayvanları Koruma ve Hayvanlar İçin Değişim Vakfı'ndan araştırmacılar, bazı hayvanat bahçelerinin hala şempanzelere bebek bezi taktığını ve onları "scooter" üzerinde etrafta gezdirdiğini söyledi.

Dünya Hayvanları Koruma'da Küresel Yaban Hayatı Danışmanı Dr. Neil D'Cruze'ye göre, bu faaliyetlerin hepsi hayvanları eğitmek için acımasız teknikler gerektiriyor.

D’Cruze konuyla ilgili, “Sirktekilere benzer şovlarda vahşi hayvanları görmek o kadar da eğlenceli değil. Bu 12 sorumsuz hayvanat bahçesinde ya da dünya genelinde, ailenizle zaman geçirirken keyifli bir aktivite olarak görebileceğiniz şeyler; bu hayvanlar için bir ömür boyu acı çekmek demek" diye konuştu. D’Cruze sözlerine şöyle devam etti:

Ziyaretçi çekmek için kullanılan zalim ve aşağılayıcı yöntemlerin, önde gelen hiçbir modern hayvanat bahçesinde veya akvaryumda yeri yoktur.

Küresel çapta yapılan çalışma kapsamında, Dünya Hayvanat Bahçeleri ve Akvaryumlar Birliği'nin (WAZA) üyesi olan kurumlar incelendi. WAZA, hayvan bakımı ve refahına yönelik standartları teşvik etmek ve desteklemek için kuruldu.

Araştırmacılar, WAZA üyesi 200 mekândan yüzde 75'inde hayvan refahına ciddi şekilde zarar verdiğini düşündükleri en az bir uygulama tespit etti.

Hayvanlar için Değişim Vakfı yöneticisi Harry Eckman şöyle konuştu:

Tüm bu saçma faaliyetler, kullanılan vahşi hayvanlar için açık ve mevcut bir tehlikeyi temsil ediyor. (...) Sirktekilere benzer şovlar ve fil gezintileri; hayvanlar üzerinde baskınlık kurmak için sert yöntemleri ve onları strese sokarak yaralanmalara neden olabilecek fotoğraf çekimlerini içerir.

Araştırmacılar, ziyaretçilerin bu sorumsuz uygulamaların gerçekleştiği hayvanat bahçelerini ziyaret ederken bir kez daha düşünmeleri gerektiğini belirtti.

Dünya Hayvanları Koruma grubunda vahşi yaşamdan sorumlu Audrey Mealia konuyla ilgili şunları söyledi:

WAZA'yla ilişkili bir kurumu ziyaret eden turistler, hayvanlara yönelik acımasız yöntemleri istemeden de olsa teşvik etmediklerinden emin olabilmeli. Ne yazık ki, şu anda durum böyle değil.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Araştırmacılar bu yıl, zayıflamış bir bebek filin Taylandlı bir hayvanat bahçesinde acı verici ceza tehdidiyle müzik eşliğinde çeşitli numaralar yapmaya zorlandığını tespit etmişti.

Sahne arkası çekimleri, genç hayvanın zincirlendiğini ve turistler uzaktayken defalarca kendi hortumunu emdiğini göstermişti. Bu eylem, fillerin stres altında olduğunu gösteriyor.

“Gerçek hayattaki Dumbo” diye adlandırılan bebek fil, Phuket Hayvanat Bahçesi'nde günde yaklaşık üç kez bu “acı verici” performanslara katılmaya zorlanıyordu. Aktivist grup Moving Animals'tan araştırmacılar, Dumbo'yu kurtarmak için hazırlanan dilekçeden bir ay sonra, üç yaşındaki filin aylarca teşhis edilmeyen bir sindirim sistemi enfeksiyonu yüzünden öldüğünü açıklamıştı.

 

 

* İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/news/world

Independent Türkçe için çeviren: Çağla Üren

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU