Kılıçdaroğlu: Dezenformasyon yasasını getirmelerinin amacı, saray ve şürekasının yolsuzluklarını kimse yazmasın diye

"Başörtüsü hakkını güvence altına alacak yasa teklifi" ile ilgili açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, "Artık kanunu çıkartalım bu çağ dışı tartışma bitsin, yüreği yeten peşimden gelsin" dedi

Fotoğraf: AA

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Grup toplantısına katılan gençlere seslenen Kılıçdaroğlu, "En büyük gücüm bu ülkenin gençleri. 7.5 milyon gencimiz ilk kez sandığa gidip oy kullanacak. 7.5 milyon gencin tarihsel bir sorumluluğu var. Ya bir dikta yönetimine kalıcılık sağlayacağız ya da bir dikta yönetimini demokratik yollarla sonlandıracağız. İkincide benimle beraber olmaya hazır mısınız?" dedi.

Meclis'e gelecek "sosyal medya" ile ilgili yasaya ilişkin de konuşan Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

Sesinizi kısmak isteyebilirler onun hazırlıklarını yapıyorlar. Dezenformasyon yasası getirdiler. CHP'liler geçen yıl buna karşı çıktı, direndiler ve geri çektiler. Şimdi parlamento açılıyor ilk önce bu yasa teklifini getiriyorlar. Bakın gençler hukuk dediğimiz yapı içinde eğer bir haber yalansa tekzip gönderebiliyorsunuz.

Mahkemeden karar amadan bile açıp telefonla gazeteciyle konuşabiliyorsunuz. Eğer hâlâ yanlış haber yapılıyorsa tazminat davası açabiliyorsunuz. Yani hukukun tanıdığı bütün yolları deneyebilirsiniz. Ama bunun la yetinmiyorlar. Sevgili gençler iki tür medya var şuanda bir, gazetecilerin hakkını veren eleştirel olaylara bakan gerçekleri topluma aktaran, özgürlükçü medya. Kalemini dolayısıyla iradesini satan gazetecilere gazeteci denmez. Onun adına da zaten havuz medyası diyoruz. Havuz medyasının neler yaptığını toplumu nasıl kamplaştırdığını beğenmedikleri insanları nasıl düşman ilan ettiklerini biliyoruz. Yalanın her türlüsünü yazabiliyorlar. Gençler bir gerçeği bilmenizi isterim, bakın tv kanallara hiçbir ak partili milletvekili çıkıp tartışma programlarına katılamaz: Katılmıyor zaten. Çünkü vicdanlı AK Parti milletvekilleri çıkar doğruyu söylerse diye kaygı içindeler. Onun yerine kimleri çıkarıyorlar? Kalemini satan gazeteci kimlikli insanları çıkarıyorlar. Günün 24 saati altında gazeteci yazıyor hiçbirisi gazeteci değil .Kalemini satan insandan gazeteci olmaz. Nokta. Basın İlan Kurumu, 'basın infaz kurumu'na dönüştü. Havuz medyası her kanaldan besleniyor. En büyük kaynağı beşli çete. Beşli çetenin varlık nedeni havuz medyasıdır. Havuz medyasının varlık sebebi de belli çetedir. O yüzden söylüyorum geliyor gelmekte olan, beşli çeteyi bulacağız ve yakalayacağız onları. 

Kılıçdaroğlu ayrıca, "Dezenformasyon yasasını getirmelerinin temel amacı saray ve şürekasının ve onun beslemelerinin yaptığı yolsuzlukları kimse yazmasın diye. Toplumun nasıl soyulduğunu kimse öğrenmesin diye" ifadelerini kullandı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Demek ki siz ülkeyi yönetemiyorsunuz"

Hükümetin ekonomi politikalarını da eleştiren Kılıçdaroğlu,""Deniyor ki Türkiye'nin bu hale gelmesi dış güçler yüzünden. Devleti yöneten birisi dış güçler ülkeyi bu hale getirdiyse şu soruyu sorun, Siz neredeydiniz? Demek ki siz ülkeyi yönetemiyorsunuz. Efendim son mermiyi de ekonomiye sıkmışlar. Şu akla bakar mısınız ya! Devleti yönetemediklerini itiraf ediyorlar. Eskiden hep CHP'yi suçluyorlardı baktılar halk da inanmıyor. Eğer siz dış güçler edebiyatı yapıyorsanız oradan ayrılacaksınız dış güçlere karşı namusuyla onuruyla direnen Cumhuriyet Halk Partisi'ne kapı aralayacaksınız" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Sırf daha iyi arabaya binmek sırf daha iyi telefon almak sırf daha iyi konsere gidebilmek için süfli sebeplerle ellerin kapısına varanlara acıyla bakıyorum" ifadelerine de tepki gösteren Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

Değerli gençler bu dili sakın kullanmayın. İnsanınıza saygılı olun. Bu dil zehirlidir. Bu dil kutuplaşmayı yaratır. TC devletinin en önemli koltuğunda oturan birinin böyle bir dil kullanması hepimizin kendi vicdanında derin sorgulamalar yapması gereken bir alandır. Sen imkan sağladın da olmadı mı! Sen ülkede gençlerin umudunu kırarsan gençler geleceklerini yurt dışında arıyorlar. Onları işsiz bırakırsan, iki üniversiteyi bitirmiş askerliğini yapmış gelmiş hala babanın eline bakıyorsa bu tablo bizim kaldırabileceğimiz tablo değildir. 

MHP lideri Devlet Bahçeli'nin, "Kendi DNA testini yaptırırsan ölen teröristin test sonuçlarını görürsün" sözlerine ilişkin de kılıçdaroğlu, "Vallahi güzel bir öneri ama bir şartım var. Beraber DNA testi yapacağız, kimin ne olduğu çıksın ortaya. Benim kim olduğumu öğrenmek istiyorsan Konya'nın Akşehir'ine gideceksin. Seyyid Mahmudi Hayrani türbesinde bir Fatiha okuyacaksın. İki İstanbul Müftülüğüne gideceksin Kuyudi Kadime Arşivi'ne bakacaksın. Benim kim olduğumu öğreneceksin. DNA testi yapmaktan asla vazgeçmem. Kim olduğumu biliyorum, herkesin kimliği nasıl şerefliyse benim kimliğim de benim şerefimdir" ifadelerini kullandı.

"Yüreği yeten peşimden gelsin"

"Başörtüsü hakkını güvence altına alacak yasa teklifi" ile ilgili açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

Ben ucu nereye varacaksa varsın, bedeli ne olacaksa olsun bu yaraları sarmaya ant içtim, ant. Türkiye barışacak. Türkiye sadece kendi içinde değil dünyayla barışacak. Birileri uğraşsın. Aday kim, kavga mı var, ayrışma mı, tartışma mı var.. Emin olun gençler, dostlar geliyoruz biz geliyoruz. Saray beni iyi dinlesin. Kadınların duygularını, inançlarını istismar ettiğiniz yeter bugün kanun teklifimizi Gazi Meclis'imize veriyoruz. Göreceğiz kim samimi, kim samimi değil. Artık kanunu çıkartalım bu çağ dışı tartışma bitsin. Yüreği yeten peşimden gelsin. Ülkemizin çok açık yaraları var daha cesur adımlar atmamız gerekecek. Oy hesabı değil huzurun, geleceğin, büyümenin, itibarlı bir Türkiye'nin hesabı için biz bunu yapıyoruz. Omuz omuza yapacağız dostlarım.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU