Kahve ve kültürleşme: Kahve kuyruğunda beklemek bir statüye dönüşüyor

Deniz Unay Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: Twitter

Dünya artık küçük bir köy. Kitle iletişim araçlarının gelişmesi ile birlikte dünya küçüldükçe cebimize sığar hale geldi.

Teknoloji dur durak bilmeden her gün yeni ürünler piyasaya sürerken, bu akışa ayak uydurmakta zorlananların zamanla kendisini yaşadığı çağa yabancı hissetmesi kaçınılmaz hale geldi.

Eskiden çoklukla bahsedilen kuşaklar arası çatışma yerini, değişen popüler kültürü sorgulamadan benimseyenlerle öz kimliğinden vazgeçmek istemeyenlerin çatışmasına bırakmış durumda.


Küresel bir köyde yaşıyoruz 

Global Village (küresel köy) kavramını literatüre kazandıran iletişim kuramcısı Marshall Mc Luhan'ın da öngördüğü gibi, günümüzde dünya, kitlesel iletişim araçlarının gelişmesi ile birlikte ortak bir kültürü paylaşır hale gelmiştir.

Sosyal medya platformları kültürel, siyasal, sosyal teknolojik, dini içeriklerin çift yönlü paylaşımı için en uygun mecralar haline geliyor.

Dünyanın bir ucu ile hiç beklemeden görüntülü konuşmak, çalışmak artık fazlasıyla sıradanlaştı.

Sosyal medya platformlarının dünya gündemini belirlediği kapitalist sistem, kitlelerin eş zamanlı etkileşimlerinden aldıkları güçle kendi hakim kültürlerini diğer kültürlere bu etkileşim sayesinde aktarmaktadırlar.

Bu kültürleşme modadan tutun da yeme içme alışkanlıklarına varana değin birçok gündelik alışkanlığı değiştiriyor ve dönüştürüyor. 
 

pixabay 2.jpg
Fotoğraf: Pixabay

 

Değişimin domino etkisi "KAHVE" 

Asırlardır süren kültür tarihimiz içerisinde yer alan kahvenin yeri bambaşkadır.

Ülkemizde neredeyse her evde kendisine yer bulmuş, üretiminden pişirilip servis edilmesine değin türlü ritüelleri bünyesinde barındıran Türk kahvesi bize biz olduğumuzu, kimliğimizi hatırlatan yerleşik kültür ögelerimizden birisidir.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Aynı ülkenin pek çok farklı yöresinde bile yeme içme kültüründe baştan aşağı değişiklikler gözlemlemek mümkünken, kahve ve çayın bu coğrafyada ki namı su götürmez bir gerçektir.

Kahve asırladır süregelen yeme-içme kültürümüzde kendisine her zaman yer bulmuş; öyle ki Türk kahvesi isimlendirmesiyle bu coğrafyaya ait bir statü kazanmıştır.

16'ıncı yüzyıldan beridir bu topraklarda pişirilen kahvelerin hayatımızın içinden kolaylıkla sıyrılması çıkıp gidivermesi pek tabii olmasa gerektir.

Anadolu coğrafyasında hala hükmünü icra eden bu kültürümüz ne acıdır ki zincir kahve markaları karşısında tutunmakta zorlanır duruma gelmiştir.
 

pixabay 4.jpg
Fotoğraf: Pixabay

 

Kahveye yüklenen anlam kültürleşmeyi etkiliyor 

Kahve sadece kahve değildir bizler için. Eşyaya anlam yükleyen ve içinde bulunduğu her ana, mekâna eşyaya ruh katan bir medeniyetin kalıntıları hepimizin kodlarında mevcuttur.

Kahve, Amerikan filmlerinde izleye geldiğimiz üzere elde taşınan, işe onsuz başlanamayan bir içecek değildir coğrafyamızda.
 

p.png
Görsel: Pinterest​​​​​​​

 

Kahve bizim kültür dünyamızda birçok anlam ifade eder:

Hayırlı bir işin ardından bir sözleşmedir.

Güzel bir ziyafetin son noktasıdır.

Ansızın gelen bir misafirin damağına şenliktir.

Uzun ve yorucu çalışmalara bir nefeslik aradır.

Yan komşuyla yapılan muhabbetin eşliğidir.

Hatırlı dostlarla dostluğun demini aldığı bir perdedir.
 

pixabay.jpg
Fotoğraf: Pixabay

 

Medya ve sosyal medyanın kültürleşmeye etkisi 

Televizyon ve sinemanın hayatlarımıza girmesiyle fazlasıyla tanır olduğumuz yabancı kültürleri çok uzun yıllar geçmeden caddelerimizde arka sokaklarımızda, mütemadiyen akıp duran hayatın her safhasında olduklarını görmek mümkün oldu.

Hayat boşluk tanımaz ve farklı olan her zaman cezbedicidir. Değişik olanı, farklı olanı merak eder insan ve insan meraktan maluldür.

Hele ki interneti evlerimizin oksijeni mesafesine getirdiğimiz bu asırda, Afrika'nın Masai Mara'sında yaşayan kabilelerini, Tibet'in çıkrık seslerini, Hindistan'ın sihlerini, Rusya'nın matruşkasını, balalaykasını, kutupların beyaz ve acımasız yüzünü bize tanıma imkânı sunarken hayat felsefelerini yaşam tarzlarını da alternatifler olarak bize servis etmeye devam ediyor.

Söylemek istediğim "farklı olanın kötü olduğu" değildir. Tam tersi farklılıklar zenginliğimizdir.

Fakat bu zenginlikler bizim için ve başka kültürler için yavaş yavaş yok olmaya ve istenilen tek tip insan modeline doğru hızla evriliyor.
 

pixabay 3.jpg
Fotoğraf: Pixabay

 

Kahve kuyruğunda beklemek bir statüye dönüşüyor

Türk kahvesine alternatif ithal kahvelerin ülkemize girişlerinde "Bildiğiniz kahve, artık daha hızlı"   sloganını kullanır.

Hazır kahve kimyasalı bol kahvedir. Çabuk hazırlanan çabuk çözünebilen, çabuk tüketilen kahve…

Bununla birlikte tüketicisine hissettirdiği modernlik ve özgürlük çağrışımı da cabası!

Yapılan bir tez araştırmasında kahve zincirlerinin müdavimlerine sorulan anket sonuçları oldukça manidardır.

Araştırmaya göre;  

  1. Hazır kahve, özel kahve ve filtre kahvenin modernliği çağrıştırdığı
  2. Türk kahvesinin ise toplum ve aileyi çağrıştırdığı 
  3. En yüksek modernlik çağrışımı yapan kahvenin filtre kahve olduğu
  4. En yüksek özgürlük çağrışımı yapan kahvenin filtre kahve olduğu
  5. Türk kahvesinin, katılımcılarda ayrıca arkadaşlık, mutluluk, vazgeçilmezlik, misafirperverlik, eğlence gibi çağrışımlar yarattığı görülmüştür.
Unsplash.jpg
Fotoğraf: Unsplash

 

Popüler kültür ve sosyal medya birlikte dünyayı değiştiriyor

Egemen bir yapıya dönüşen sosyal medya kendisine pazar bulmakta hiç zorlanmadı. Bu iş için fazlasıyla gönüllüsü var çünkü.

Gençlerin örnek aldığı, benzemeye çalıştığı, taklit ettiği "ünlülerin'' bilinçli ya da bilinçsiz olarak yaptıkları paylaşımlar farklı bir kültürü doğururken toplumların öz kültürlerini de adım adım yok etti.

Fenomen olmuş bir içerik üreticisi, bir sanatçı hayatını takipçileri ile paylaşmaktan çekinmiyor.

Mahremi olmayan hayatının her bir anını takipçileri ile paylaşan insanlar, kendi değerlerini takipçi sayıları ve etkileşimleri ile ölçülüyor.

Bu beğenileri almak için sınırsız bir hayal dünyası ise yetiyor.  
 

pixabay 5.jpg
Fotoğraf: Pixabay


Ticari faaliyetler yapan büyük firmalar bu tüketim ağına ürün yetiştirmek için fenomenleri, sanatçıları ciddi ücretlerle kendilerine bağlayıp pazarlama stratejilerini sürdürüyorlar.

Kendini "sanatçı'' olarak gören bir ünlünün bir mekânda çekindiği Caramel Macchiato içeren paylaşım Türk kahvesinin; bir film yıldızı "sanatçı''nın set arasında verdiği molada yudumladığı Chai Tea Latte ile birlikte sosyal medyaya verdiği poz ise Rize çayının yerini alıyor.  
 

 

Kahve artık petrol kadar büyük bir ekonomi 

Küresel kahve pazarı ekonomik büyüklük olarak 2020 yılında ABD'de 102 milyar dolarseviyesindeydi.

2022-2026 arası bu ekonomik büyüklüğün yüzde 4,28 artacağı öngörülüyor.

Kahve sektörü başka ABD olmak üzere, dünya genelinde pazar payını her geçen gün artırıyor.

Kahve sektörü ekonomik büyüklüğünü arttırmak için medya ve sosyal medyanın etkisini fazlası ile kullanıyor.

Çeşitli pazarlama teknikleri ve stratejileri ile insanlar geleneksel çay ve kahvelerden uzaklaşarak kendilerine sunulan tek bir kahve kültürüne adapte oluyorlar.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU