Erzurum Taş Konak'ta yazılan Afrikaansca ilmihal: Beyânü'd-Dîn

Dr. Halim Gençoğlu Independent Türkçe için yazdı

Osmanlı Devleti'nin son elli yıldaki yenilgileri ve toprak kaybına rağmen Afrika kıtasındaki faaliyetlerine bakıldığında hayrete şayan bir muvaffakiyet söz konusudur.

Afrika'da açılan Osmanlı mektepleri, kıtanın dört bir yanındaki camilerde Osmanlı Hilafeti adına okunan hutbeler veya Cihan Harbi'nden sonra bile Türk Devleti'ne bırakılan miraslar bunun en müşahhas delillerindendir.

Hele ki, o şartlarda Afrika'nın ucuna gönderilen bir Türk alimin oradaki maarif hizmetleri ise ayrı bir ehemmiyet taşır. 

1863 yılında Güney Afrika'daki Müslümanların içine düştükleri ihtilaflarını çözmek için Ümit Burnu'na gönderilen Ebubekir Efendi, kısa sürede İngilizce ve yerel dil Afrikaanscaya hakim olur.

1863 yılından 1869'a kadar yerel dil kullanımını inceler ve ardından öğrencilerini daha iyi eğitebilmek için onların anadilinde Beyânü'd-Dîn (İslam Dininin İzahı) adlı kitabını yazmaya başlar.

Memleketine hasret kaldığı için Ümit Burnu'nda satın aldığı bir eve "Erzurum Stoney House" yani Erzurum taş konak adını verir. Bazı çocukları bu evde doğar ve büyürler.

Evvela Cape Town'daki Teoloji Okulu'nda Arapça harflerle Afrikaans dilinde kaleme aldığı bu kitabının müsveddelerini okutur.

1876 yılında ilk ve son defa gittiği İstanbul'da Sultan Abdülhamid Han'a kitabını takdim eder ve Osmanlı Maarif Vekaleti tarafından İstanbul'da basılan bu kitap, Güney Afrika tarihinin en önemli kilometre taşlarından biri olur.

O dönemde Cape Town'ın Müslüman mahallelerinde Afrikaansca kullanımına değerli bir referans olarak hizmet eder ve 19. yüzyılda Ümit Burnu'nun "Slams" (İslam'ın argosu) toplumunda Afrikaansca'nın kullanımına dair paha biçilmez bir fikir verir.

Bu topluluğun ana dili Felemenkçe olmadığı ve bu nedenle çoğunlukla imlasından etkilenmediği için de bu ilmihal ayrıca dilbilimsel açıdan önem taşır.

Sahanın uzmanlarından Güney Afrikalı tarihçi Ahmed Davids bu çalışmayı inceledikten sonra "Şüphesiz Ebubekir Efendi istisna bir dil bilimcidir" diye not düşer. 


Cape Malay Afrikaanscasının yenilikçi yazım mühendisliğine delil bir eser 

1830'larda Cape Town'daki medreselerde başlayan Arapça-Afrikaansca, Hollanda işgaliyle oluşmaya başlayan bu yerli dilin Arap alfabesiyle yazılmış bir biçimiydi.

Davids, mevcut en eski Arapça Afrikanca metinlerden olan Beyânü'd-Dîn'e yönelik daha önceki girişimlerin eleştirel bir incelemesinde Afrikansca dilbilimine tarihsel katkısına ek olarak, Ebubekir Efendi'nin önerdiği harf çeviri sistemini dahiyane olarak nitelendirmiştir.

Bu haliyle, Afrikaanca'nın telaffuzunu belirtmek için aksan işaretlerinin kullanıldığı değiştirilmiş bir Arap alfabesiyle yazılmış olmasına rağmen Beyânü'd-Dîn, Afrikaansca'da yazılan ve yayınlanan ilk önemli kitaptır.

Toplam 354 sayfadan oluşan ilmihal sekiz bölüme ayrılmıştır: temizlik, ritüel dua, dini vergi, oruç, hayvan kesimi, dini yasaklar, içecek ve avlanma gibi genel dini bilgileri içermektedir.

Ebubekir Efendi ayrıca Arap alfabesinde bulunmayan birkaç Afrikanca P, Ç, J gibi harfler için yeni Arapça karakterler de icat eder. İlginç olan, bu yenilikçi harflerin benzersiz olmasına karşın geleneksel Arapça eğitimi almış nüfus tarafından hala tanınabilir olmasıdır.

Bu, Ebubekir Efendi'nin okulundaki öğretim metodunun tesirini ortaya koyar.


Ebubekir Efendi kendinden beklenmemesine rağmen böyle büyük bir fedakarlığa girerek yerli halkın dilini öğrenir ve o dilde eğitim verir.

Ebubekir Efendi'nin o dönemde sömürgecilerin yaptığının aksine kendi dilini empoze etmek yerine, yerli insanlara değer verip onların dilini öğrenmesi Osmanlı Devleti'nin Afrika'daki mazisinin bir özeti gibidir.

Kaleme aldığı eserleri ve satın aldığı Erzurum Taş Konak gibi eviyle bir Osmanlı alimi olarak Ebubekir Efendi, adına açılacak olan bir müzede tanıtılmayı fazlasıyla hak ediyor.

Eseri Beyânü'd-Dîn'in bir heyet tarafından Türkçe'ye çevrilmeye başlandığını bilmek ise 1880'de Ümit Burnu'ndaki bu taş konağında hayata gözlerini yuman Türk münevverinin geçde olsa kültür mirasına sahip çıkılmaya başlandığı işaret eder.  
 

1.JPG
Ebubekir Efendi'nin ilmihali Beyânü'd-Dîn'in ilk sayfası, 1876

 

2.JPG
Ebubekir Efendi'den torunu Dr Muhammed Șükrü'ye kalan Erzurum Taş Konak, Cape Town, 1946

 

3.JPG
Hişam Nimettulah Efendi büyük dedesi Ebubekir Efendi adına Paarl Dil Müzesinin düzenlediği odada, Cape Town, 2018​​​​​

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU