İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İçişleri Bakanlığı'nın belediyede "550'den fazla teröristin çalıştığı" iddiasıyla başlattığı teftiş kararının ardından bir açıklama yaptı. Belediyelerde işe giriş prosedürlerinin belli olduğunu ifade eden İmamoğlu, "İşe alma belgelerinin içerisinde adli sicil kaydı vardır, o kayıt Adalet Bakanlığı’ndan alınır. O zaman İçişleri Bakanı yanlış yere soruşturma açıyor, soruşturma açması gereken yer Adalet Bakanlığı" dedi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP'li büyükşehir başkanları ile birlikte partilerinin genel merkezinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu eleştiren İmamoğlu, şunları söyledi:

12 Aralık günü TBMM’de konuşma yaptı. İBB’de tam 550 terörist olduğunu iddia etti. Bir gün önce yaptığı konuşmada da Türkiye’de terörist sayısının 160 olduğunu söylemişti. Her verisi yanlış olan sayın bakana dair şunu hatırlatmak isterim; 12 Aralık’ta yaptı bu konuşmayı, tam 2 hafta üstünden geçti dün akşam itibarıyla. Bu 15 gün boyunca İçişleri Bakanlığı ne yaptı? Yaptığı hususlarla ilgili hiçbir şey duymadım. Ancak İBB olarak bir kısım işlemler başlattık. Devlet adabına uygun bir biçimde bu beyanı ciddiye alarak, 15 Aralık’ta benim olurumla teftiş kurulunda bir araştırma ve gerekiyorsa bir soruşturmaya izin verdim.

"Rol kapma çabasında"

12 Aralık'ta İçişleri Bakanlığı'na bu açıklama konusunda yazı yazdıklarını ve bilgi istediklerini ifade eden İBB Başkanı, yanıt alamadıklarını kaydetti. Soylu'nun "rol kapma çabasında olduğunu" söyleyen İmamoğlu, şöyle devam etti:

Dün saat 20.00 itibarıyla uykudan uyanıp tweet attı. Ben devletin Twitter’dan soruşturma başlatmasını ilk defa duyuyorum. Bu uygulamalar böyle olmaz. Acaba neden? Çünkü sayın Cumhurbaşkanı Pazar günü konuştu. Buradan Cumhurbaşkanı’nın bu konuşmasından her zamanki gibi rol kapma çabasıyla ortaya çıktı.

"Cumhurbaşkanı'nı göreve davet ediyorum"

Bu şekilde bir süreç uygulamanın akıllara zarar olduğunu belirten İmamoğlu, şöyle konuştu:

Siyasetin ve siyaset aklının, hatta şahsi çıkarlarının, devlet adabının ve bir bakanlık kültürünün önüne geçtiğini net olarak bu davranışta görüyoruz. Kaldı ki İBB’de, iştiraklerinde bir kişinin işe girme prosedürleri bellidir. İşe alma belgelerinin içerisinde adli sicil kaydı vardır, o kayıt Adalet Bakanlığı’ndan alınır. O zaman İçişleri Bakanı yanlış yere soruşturma açıyor, soruşturma açması gereken yer Adalet Bakanlığı. Bir başka soruşturma açılması gereken kişinin ise 557 teröristin dışarda olmasına rağmen işlem yapmayan İçişleri Bakanı olması için Sayın Cumhurbaşkanı’na göreve davet ediyorum.

"Ne yazık ki aldatılan bir cumhurbaşkanımız var"

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisi için söylediği "Utanmadan mektup yazmış" şeklindeki ifadesi hakkında bir soruya yanıt veren İmamoğlu, "Ne yazık ki aldatılan bir cumhurbaşkanımız var. Cumhurbaşkanlığı makamının yanlış yönlendirilmemesi için uyarmak istedim. Yanlış yapıldığında uyarmayı, tarihe not düşmeyi severim" dedi. 

Öcalan göndermesi: Utanılacak bir mektup varsa...

31 Mart 2019'daki yerel seçimden önce Abdullah Öcalan'ın mektubu konusunu gündeme getiren İmamoğlu, şu ifadeyi kullandı:

Utanılacak bir mektup arıyorsa, 31 Mart seçimlerinde rakibim lehinde cezaevinden rica edilen mektup utanılacak bir mektuptur. Benim mektubum utanılacak mektup değil uyarılacak mektuptur.

Ne olmuştu?

İçişleri Bakanlığı dün akşam şu açıklamayı yapmıştı:

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) bağlı kuruluşları ve şirketlerinde işbaşı yaptırılan personelden; 455'inin PKK/KCK, 80'inin DHKP-C, 20'sinin MLKP, 2'sinin MKP, ayrıca bazılarının FETÖ ve diğer terör örgütleriyle iltisaklı/irtibatlı olduğu yönünde ihbar, şikayet ve elde edilen tespitler üzerine, konunun tüm yönleriyle soruşturulması için bakanlığımızca özel teftiş başlatılmıştır.  

Bakanlığın bu kararı Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Namus sözü verdiğini hatırlıyorsunuz. Diğer tüm vaatleri gibi bu namus söz 13 bin 500, bir hesaba göre 15 bin kişiyi işten çıkarıp yerine aralarında terör örgütüyle iltisaklı olan 45 bin kişiyi işe aldı. Şimdi utanmadan sıkılmadan bana mektup gönderiyor, 'böyle bir şey yok' diyor" şeklindeki ifadelerinin hemen ardından gelmişti.

İBB bu karaırn ardından bir açıklama yapmış ve 86 bin çalışanın zan altında bırakıldığını vurgulamıştı.

İBB Başkanı İmamoğlu da şu açıklamayı yapmıştı:

‘Hak yemem hakkımı da yedirmem’ dedim. Bugün de diyorum ki; ‘İstanbul'a hizmet eden 86 bin yol arkadaşımın yanındayım, ezdirmem’ Suçu olanla sonuna kadar birlikte mücadele edelim. Ama şu bilinsin ki; İBB ailesine saldıranlar karşısında beklenmedik bir birliktelik ve güç görecek.

 

Independent Türkçe