Yeni bir dünyaya doğru: Metaverse

Fiziksel olarak gerçekleştirilen eğitim, iş, alışveriş, konaklama ve kültürel etkinlik gibi faaliyetlerin sanal evrende de yapılabilmesi amaçlanıyor. Sanal gözlük pazarı milyarlarca dolara ulaşırken, dokunma hissi verebilecek eldiven çalışmaları sürüyor

"Eskiden buralar dutluktu, zamanında yer kapsaydık şimdiye zengindik" ya da "Dedemler şu arsayı zamanında yok paraya almamış, keşke alsalarmış hayatımız kurtulurmuş"…

Pek çok kişinin söylemeye ya da duymaya alışık olduğu bu sözlerin yerini artık yenileri alıyor.

Dedeniz istediğiniz hamleleri yapamamış olabilir ama sizin bunu yapma şansınız var. 

Nasıl mı? Metaverse dünyasıyla tanışarak...

Metaverse: Evren ötesi

Son dönemde sıkça duymaya alıştığımız bu sözcük, Yunan kökenli bir kelime olan "meta (ötesi, sonrası)" ile Batı dillerinde "evren" manasındaki "universe"ün birleşiminden oluşuyor.

Meta-universe'ün kısaltması olan Metaverse, "evren ötesi, evrenden sonrası" anlamına geliyor ve "yeni nesil internet" olarak anılıyor.

Bir yandan gerçekteki hayatınızı yaşarken diğer taraftan avatarınızla bir oyunun parçasıymış gibi davranmanıza olanak tanıyan bu evren fazlasıyla sahici. Bu açıdan cep telefonu ya da bilgisayar ekranından takip ettiğiniz web sitelerinden, uygulamalardan ya da oyunlardan çok daha farklı görünüyor.

 

Metaverse Meta AR VR Unsplash.jpg
Avatarlarımızı sanal alemde buluşturup alışveriş yapmak, ev ziyaretlerine gitmek ya da konser dinlemek kulağa tuhaf geliyor olabilir. Ancak gelecek dediğimiz şey, o kadar da uzak olmayabilir… Zira pek çok şirket, işlerini "yeni internet" olarak anılan Metaverse'e adapte edip yüz milyarlarca dolarlık alandan pay kapma yarışına başladı. İşlerin bu hayatta nasılsa Metaverse'te de aynı şekilde sürmesi amaçlanıyor / Fotoğraf: Unsplash

 

Sanal yolculuğun anahtarları: AR, VR, MR

Metaverse'ün 3 boyutlu alemine giriş için öncelikle sanal gözlüklere ihtiyaç duyuluyor. Statista.com'da yer alan bir çalışma, sektörün ne hızla büyüdüğünü gözler önüne seriyor. Sanal gerçeklik (virtual reality- VR) ve artırılmış gerçeklik (augmented reality- AR) pazarına ilişkin verilerin yer aldığı tabloya göre, 2016'da 6,1 milyar dolar olan pazarın 2022'de 290,2 milyar dolara ulaşması bekleniyor.

sanal gerçeklik artırılmış gerçeklik (VR, AR) market size 2024 Statistica.png
Sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik (VR, AR) pazarının büyüme hızı dikkat çekici. Statistica grafiğinde çeşitli veriler ve 2022 öngörüleri yer buluyor / Kaynak: Statistica

 

Metaverse'te bireylerin dijital kopyaları: Avatarlar

Her şeyden önce bireylerin varlığını sanal dünyaya aktarıp, onlara "gerçekten oradaymış" hissi yaşatmak şart. Sanal evrende sizi, "avatar" adı verilen dijital kopyanız temsil ediyor. Kendi avatarını oluşturan isimler, gerçek hayattaki gibi burada da ev, arazi, araba ya da kıyafet gibi satın alımlar gerçekleştiriyor, çalışıyor, eğitim alıyor ya da hobilerine zaman ayırıyor. 

"Her şartta tüketimin sürdürülmesi" mi amaçlanıyor?

Fiziksel dünyada olduğu gibi sanal evrende de para harcanıyor. Tek farkla: Bu alemde dijital paralar geçerli.  Aslında tüm çalışmalar, işlerin bu hayatta nasılsa Metaverse'te de o şekilde işlemesini amaçlıyor. Kovid salgını gibi evlere kapanma riski oluşturabilecek yeni durumlarda bile alışveriş ve tüketimin son hızla sürebilmesi planlanıyor.

Sanal evrende arazi, ev satın alma

Öncelikle arazi satın almaktan başlayalım. Deyim yerindeyse Metaverse'ün taşı toprağı altın. Fiyatlarda önemli isimlere komşu olmak, alışveriş merkezi, parklar ya da toplu taşımaya yakınlık gibi etkenler belirleyici oluyor. Markalar sanal dünyada mağaza açmak için birbiriyle yarışıyor, elçilik kurma çalışmaları sürüyor.

Amerikan perakende satış zinciri Walmart'ın Metaverse mağazası tanıtımı yapmasıyla işlerin ne noktaya geldiği konusunda bir fikir sahibi olmak mümkün.

 

 

Metaverse dünyasına açılan ilk giyim markası ise İsveçli H&M oldu. Ceek coin'le alışveriş yapılan mağazanın tanıtımı iki hafta önce gerçekleştirildi.

 

 

ABD'li rapçi Snoop Dogg ise Metaverse'te "Snoopverse" adını verdiği kendi sanal evrenini kurmasıyla gündeme geldi.

 

 

Komşularınızı seçebilirsiniz

İsmi açıklanmayan bir kullanıcının ise 3 Aralık'ta 450 bin dolar karşılığında Snoopverse'te arazi satın aldığı söyleniyor. Böylelikle bu kişinin komşu olduğu rapçi Dogg'un California'daki malikanesinin dijital kopyası olan evdeki özel partilere de girebileceği ifade ediliyor. Son dönemde Metaverse'te yaşananlar bize, gerçek dünyadaki gibi komşularınızı seçebileceğinizi gösteriyor.

"Geleceğin yetişkinleri" şimdiden sanal evreni test ediyor

Dünyaca ünlü markaların sanal evrende yer almak için harekete geçtiği biniyor. Mağazaya gitmeden avatarlarınız üzerinden kıyafet, takı deneyip olup olmadığını görüp ona göre satın almanız gündemde. Zaten bunun bir örneği, aslında yıllardır çocukların oynadığı bazı bilgisayar oyunlarında deneniyor. Paralı uygulamalarla çocuklar kıyafet, gözlük, ev dekorasyonunda kullanılan malzemeler başta olmak üzere alışverişe yönlendiriliyor. Bir nevi gelecekte gerçekleştirilmesi istenenler, şimdiden "geleceğin yetişkinleri" üzerinde test ediliyor.

 

Dijital ev Metaverse Pixabay.jpg
Sanal evrenin amaçlarından biri, tüketimin her şartta sürdürülmesi. Pek çok şirketin Metaverse'te kendi alanlarını kurması bekleniyor. Avatarların konaklayacağı sanal evler ve oteller için dekorasyon ihtiyacı doğuyor, bu yerler için de alışveriş yapılması gerekiyor / Üç boyutlu teknolojiyle tasarlanmış evler / Fotoğraf: Pixabay

 

4 katlı yata 650 bin dolar

Metaverse platformundaki 4 katlı sanal bir yat, geçtiğimiz günlerde 149 Ethereum'a (650 bin dolar) satılmasıyla gündemde.

NFT geliştiricisi Republic Realm'ın tasarladığı "süper mega" yatın satışı The Sandbox adı verilen Metaverse platformunda gerçekleşti.

Metaverse'te konser, sinema, maç, eğlence gibi etkinlikler

Sanal evrende eğlence alanının lokomotif sektörlerden biri olması bekleniyor.

Öyle ki gelecekte konser, sinema, maç, gece kulübü eğlencesi ya da iş zirveleri gibi pek çok buluşmanın sanal evrene de taşınacağı düşünülüyor.

Kanadalı pop müzik sanatçısı Justin Bieber bu alanda ilklerden birine imza atarak geçtiğimiz ay Metaverse konserini gerçekleştirdi.

 

 

Şirketlerin seyahatler, zirveler için harcadıkları milyarlarca dolardan da tasarruf edilmesi öngörülüyor.

Sanat alanında ise enstrümanların ileride yapay zeka tarafından çalınabilmesi amaçlanıyor. 

Dijital sanat, NFT'ler, Refik Anadol'un 1,2 milyon dolarlık eseri ve daha fazlası

Sanal evrende sanat eserleri Non-Fungible Token (NFT-değiştirilemez para) karşılığında satılıyor.  Kipto sanat eserleri pazarının şimdiden 22 milyar dolara ulaştığı konuşuluyor.

Türk sanatçı Refik Anadol son günlerin en çok konuşulan isimlerinden. Anadol, OpenSea'de yayınlanan "Machine Hallucinations-Nature Dreams: AI Data Sculpture 2021 1/1" adlı NFT eserinin, yaklaşık 1,2 milyon dolara alıcı bulmasıyla gündemde.

 

 

Erdoğan'dan Musk'a NFT

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da geçen günlerde Tesla ve SpaceX'in kurucusu Elon Musk'a Türksat 5B için oluşturulan dijital resimleri hediye etti.

Sanal evrende ilk düğün

Metaverse evreninde ilk düğün gerçekleşti. Evlenen ABD'li çiftin yüzyüze gelmeden önce sanal bir şirket toplantısında avatarlarının tanıştığı, düğünün de bu nedenle sanal evrende yapıldığı belirtildi.

 

Traci Gragon Metaverse evlilik Traci Gragon.jpg
Traci ve Dave Gragon, gerçek hayatta nikah kıyarken, eş zamanlı şekilde avatarlar eşliğinde de evlendi / Fotoğraf: Traci Dragon

 

Taciz vakası

Metaverse'te gerçek hayattaki pek çok faaliyetin gerçekleşmesi çalışmaları sırasında istenmeyen durumlara da rastlanabiliyor. Bunlardan biri, geçen hafta yaşandı. Meta'nın Metaverse için hazırladığı Horizon Worlds adlı sanal dünyada cinsel saldırı vakası meydana geldi. Horizon Worlds'ün beta sürümünde yer alan ve adı açıklanmayan bir kadın, 26 Kasım'da tacize uğradığını söyledi. Bu durum, "insanın her yerde insan olduğunu" ve Metaverse'e ilişkin kanunların gerekliliğini de gözler önüne serdi.

Sanal evrende sağlık, avatarlara dijital ameliyatlar ve daha fazlası

Sağlık konusunda da çalışmalar tüm hızıyla sürüyor. İleride ameliyatlar dahil pek çok işlemin öncelikle avatarlar üzerinde denenip ters giden durumları minimize etmek adına hamlede bulunulması ya da bir hastalık baş gösterdiğinde ilerlemeden farkına varılması da amaçlar arasında. Tıpkı marketlerde olduğu gibi eczane alışverişlerinin de Metaverse'te yapılabilmesi planlanıyor. 

Bir gazetecinin Metaverse'teki günü

Kasım ayında 24 saatini bir otel odasına kapanarak Metaverse dünyasında geçiren Wall Street Journal muhabiri Joanna Stern, bu deneyimi gerçek dünyadan bir kaçış olarak yorumluyor. Stern, artırılmış gerçeklik (AR) gözlüklerinin gerçeğe yakın halinin yapılması için 5-10 yıllık süreye ihtiyaç duyulduğunu düşünüyor.

Sanal evrenin akıllara getirdiği soru: Dokunma hissi verilebilecek mi?

Bir gününü Metaverse'te geçiren Stern'in de belirttiği gibi, şu an için sanal evrene yönelik en büyük handikapları başında, sanal gözlük kullanımının yeteri kadar konforlu olmaması geliyor. Şimdilerde gözlüklere ilişkin donanımın had safhaya ulaşılmasına uğraşılıyor. Dokunma hissi verebilecek eldivenlerle ilgili de çalışmalar sürüyor. Parmak, parmak uçları ve sinirlerle dokunma duyusunun gerçeği yansıtır hale gelmesi amaçlanıyor.

Second Life'tan Metaverse'e...

Metaverse'e en yakın uygulama, 2003'te hayata geçirilen bir bilgisayar oyunu olan Second Life.

 

 

Metaverse herkese uygun bir platform mu?

Bir röportajında, "Bence 10 milyonlarca insanın Second Life'ı denemesinin nedeni, gerçekçi bir alanda yaratıcı ve etkileyici olma gücünün vaat edilmesiydi" ifadelerini kullanan oyunun kurucusu Philip Rosedale, hayatın giderek daha büyük bir bölümünün sanal dünyada geçirileceğini düşünse de normal insanların çoğu zaman bu çevrimiçi alanlara girmeye istekli olmasındaki tetikleyici faktörün henüz bulunamadığı görüşünde.

Yeni nesil internetle amaçlananları, Metaverse'ün insanlara neler sunduğunu ve yakın gelecekte yaşanması muhtemel gelişmeleri teknoloji uzmanları Aytun Çelebi, Cem Sünbül ve Murat Gamsız'la konuştuk.

 

Metaverse sanal gerçeklik artırılmış gerçeklik Naavik.jpg
Fotoğraf: Naavik

 

"Yaygın, ana akım haline gelmesi için 10-15 yıl lazım"

Metaverse için Web 3.O'a geçilerek merkezi ve sahibi olmayan bir alanının gerekliliğine vurgu yapan Teknoloji Editörü Aytun Çelebi, aksi takdirde işlerin kısıtlanacağı, özgürlükten uzaklaşılacağı ve yaratıcılığın darbe alacağına değindi.

Çelebi'ye göre internette insanlar başta özgür oldu ve anonom kalabiliyordu. Ancak şimdi devletler, şirketler kontrol ediyor interneti. Zaten bu nedenle de bazı sitelere kimlik numarası vermeden girilmiyor.

"Karar mekanizmalarını toplum oluştursun, şirketler ya da devletler değil" diyen Aytun Çelebi, "O zaman daha iyi regüle olur. Metaverse, elimizdeki bazı teknolojilerin birleşimiyle yepyeni bir dünya vadediyor" şeklinde konuştu.

Artırılmış ve sanal gerçeklik, internet ve videonun hepsinin birleşimi ve kullanımıyla Metaverse deneyiminin inşa edildiğini dile getiren Çelebi, "Aslında bir vizyon pazarlanıyor, satılıyor. Metaverse'ün amacı, insanların yaşadığı sanal deneyimlerini fiziksel deneyimleriyle harmanlayarak yeni bir deneyim yaratmak. Bugüne kadar ki deneyimlerden farkı, daha güçlü bir kimliğimizin olması. Örneğin avatarınızın olması, varoluşunuzun da kabul görmesi. Bu anlamda fiziksel hayata benziyor. Yeni neslin daha kolay adapte olabileceği ve daha yaratıcı olabileceği bir dünyadan bahsediyoruz" ifadelerini kullandı.

Metaverse'e geçmenin kaç yılı bulacağına ilişkin ise Çelebi, "Yaygın, ana akım haline gelmesi için 10-15 yıl lazım. İnternet hayatımıza gireli 20 yılı geçti ama 10 yılda ana akım olmaya başladı" yorumunu yaptı.

"Gözlük taktığınızı size hissettirmeyecek bir donanıma ihtiyaç var"

Metaverse'te konser, sinema, maç gibi etkinliklere ilişkin görüşünü de aldığımız Aytun Çelebi'ye göre şu an için gözlüklerdeki donanım yeterli değil.

Gözlük taktığınızı size hissettirmeyecek kadar konforlu bir donanıma, sese ve görüntüye kavuşulduğunda bu etkinliklerin anlamlı hale geleceğini savunan Çelebi, şunları kaydetti:

"İçine girmenizi sağlayacak donanım olduğunda fiziksele tercih edilebilir. Elbette ki bu, her zaman fizikselden vazgeçilecek anlamına gelmiyor. Cep telefonu elimizdeyken nasıl artık fazlalık gibi görmüyorsak, bir parçamız gibi hissediyorsak, gözlüklerle de aynısı olmalı."

 

Aytun Çelebi 2 Independent Türkçe
Aytun Çelebi / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Arazi alanlar, 'biz burada varız' demek için alıyor"

Son olarak arazi satışlarına da değinen Aytun Çelebi, bunları alan kişileri anladığını belirterek, amacın "biz burada varız" demek olduğunu savundu ve ekledi:

"Sizin burada arsa alıyor olmanız sanki birisi bunun sahibi de satıyor algısı yaratıyor. Arsalar işe yarayacak mı bekleyip göreceğiz, çok konuşuluyor, bu nedenle de 'biz ilk gelenlerdeniz!' demek çin yapılıyor. Pazarlama amacıyla mantıklı ama geliştirme eforunu dışarıda bırakarak, kendisi bir alan yaratıp bunu zaten yapabilir, kimseden belgeye gerek yok."

 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

 

"Nasıl ülkelerin para birimleri değişiyorsa hangi Metaverse'e gittiğine göre de sanal paran değişiyor"

Metaverse'te ödeme sistemi ve para birimlerini ise Teknoloji Editörü Cem Sünbül'le konuştuk.

Sanal evren üzerinden alışveriş yapmak için dijital bir cüzdan oluşturmak gerektiğini belirten Sünbül, nasıl ki ülkelerin para birimleri değişiyorsa, hangi Metaverse'e gittiğine göre sanal paranın değiştiğini ifade etti:

"Bir Metaverse ülkesi, diyarı olan Decentralent'in para birimi MANA. Ethereum, bitcoin, avax, libra ya da başka bir şey olabilir" diyen Sünbül, "Ödeme sistemlerinden biri de Zignaly olabilir...Sanal dünyada nasıl ki coinler var, Metaverse işinde olup ödemelerde kullanılan örneğin Ceek adlı firma var. NFT pazarını inceleyerek evinizi seçmeniz ve bütçenize uygun bir satın alım yapmanız yeterli. Bugün nasıl kredi kartı kullanıyorsak, o dünyada kullanılan bir kredi kartımız olacak. Blockchain ve kripto varlıklar burada yer alacak."

"Bizim kuşaktakiler odasına poster asıyordu, şimdiki çocuklar NFT olarak satın alıp dijital cüzdanda saklıyor"

NFT'yi "dijital olan her şey" olarak niteleyen Sünbül, NFT'nin bir eserin, müziğin ya da bir anın satınalınabilir kısmı olduğunu dile getirdi ve özellikle yeni nesilde karşılık bulduğunu vurguladı:

"Bizim kuşaktakiler odasına poster asıyordu, şimdiki çocuklar hoşuna gittiği birisinin posterini, gif'ini NFT olarak alıp dijital cüzdanda saklıyor. Örneğin futbol takımının maçı olacak, Metaverse'te seyretmek isteyeceksin, gözlüğünü takıp stada gideceksin. Maça gidiş, maç boyunca seyredişin, sonra eve dönüşün gerçek hayattaki gibi olacak. Ama maç içerisinde Ronaldo'nun golünün NFT'si satılacak, sen de onu alabileceksin. Bambaşka bir yere doğru gidiyoruz..."

 

Cem Sünbül.jpg
Cem Sünbül / Fotoğraf: Twitter /@cemsunbul

 

“Sanki dokunmuşçasına gerçek bir haz duymak mümkün olabilir”

Metaverse'ün handikapları da yok değil. Sünbül'e göre bunların başında dokunma hissini henüz yansıtamaması geliyor. Bir de beslenme, tat, koku ve hareketsiz kalma işi henüz çözülebilmiş değil:

"Sanki dokunmuşçasına gerçek bir haz duymak mümkün olabilir. Zaten buna yönelik çalışmalar yoğunlaşmış durumda" bilgilerini paylaşan Sünbül, "Zihinsel olarak elektronlarla, eldivenlerle hissedebileceğin bir dünya yaratabiliyorlar. Ancak bugünkü teknolojiyle gözlükleri bir saatten uzun tutmak mümkün değil. Şu anda çok konforlu değil, bir film bile seyredilemiyor. Bir de hareket işi nasıl olacak? Sanal bazı oyunlarda da hareket ediliyor ama genellikle gözlükleri takıp oturuyoruz. Beslenme işi de henüz çözülmedi."

İşin yayıncılık kısmı da merak konusu. Cem Sünbül, "Yayıncılık kısmı nasıl olacak?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Bir stüdyo kurmak istediğinde istediğin sahneyi kurabilirsin, sınırın yok, görsellik açısından çok avantajlı ve maliyet düşük. Uzaktan konuk alabileceksin. Green box'ta yaptığımızın bir benzeri ama sunucu da avatar olacak. Spor yayınlarında çok daha büyük bir işbirliği meydana gelecek. Gerçek maçları da hibrit bir senaryo ile seyretmek mümkün olacak, FIFA oyunu gibi oyunu içinde seyredebileceksin. Yarışa katılabilirsin. Web sayfalarına giriyoruz, orada haberlerin içinde dolaşma şansımız olabilir. Örneğin merak ettiğimiz bir kaza videosuna girmemiz mümkün olabilir. Hava durumu izlerken başından aşağı kar, yağmur yağabilir. Eğer başarılı olursa, eldivenler aracılığıyla o dokunuşu da hissedebiliriz."

 

sanal gerçeklik eldiven VR Zuckerberg Metaverse Meta.jpg
Meta CEO'su Mark Zuckerberg, sanal gerçeklik gözlüğü ve eldivenlerini denerken / Fotoğraf: Meta

 

"Metaverse'ün sahibi Meta değil, karıştırmamak gerekli"

Metaverse'e entegre edilecek teknolojiyi ve sanal gerçeklik (VR) ile artırılmış gerçeklik (AR) kısmını ise Teknoloji Editörü Murat Gamsız değerlendirdi. Facebook'un ismini Meta olarak değiştirince Metaverse'ün sahibi imajı oluşsa da gerçeğin böyle olmadığını vurgulayan Gamsız, "Metaverse kavramı Facebook'tan çok eski bir kavram. Metaverse'ün sahibi Meta (Facebook) değil. Bunların karıştırılmaması gerekir. Facebook'un vatandaşın bilgilerini çalmasından gözetlemesine kadar pek çok olay nedeniyle itibarı zedelenmiş, ona güven çok azalmıştı. İsim değişikliğine gidildi" yorumunu yaptı.

"Gizlilik ile ilgili şeyler konuşulmuyor, halbuki işin bu kısmı çok önemli"

Metaverse'ü "avatarların baktığı sanal bir dünya" ve "sanal bir deneyim" olarak niteleyen Murat Gamsız, sanal evrenin, günümüzde farklı yerlere abonelik yapmaktan şikayet edenler için bir çatı görevi görebileceğini dile getirerek, ekledi:

"Beni o dünyada temsil eden avatarım var. Sokağa çıkmışım gibi Google Maps'in içinde dolaşacağım. Kılığını kıyafetini ben seçiyorum ve onu dolaştırarak, dünyayı onun gözünden görüyorum. Elimde ve gözümde aparatlar var, avatara her şeyi yaptırıyorum. Örneğin gezip, bilet alıp sinemaya girebilirim. VR (sanal gerçeklik) teknolojisi başarılı olabilirse, Metaverse'te birileriyle avatarlarımızı buluşturabiliriz. Ancak bu olayların o kadar başındayız ki gizlilik ile ilgili şeyler konuşulmuyor. Halbuki işin bu kısmı çok önemli."

 

Murat Gamsız Teknoseyir.jpg
Murat Gamsız / Fotoğraf: Teknoseyir

 

"Kafamıza takılan kask ve elimize takılan aletler şu an için ilkel ve rahatsız edici"

Second Life oyununu "ilkel Metaverse" olarak gören Murat Gamsız, donanım ve konfor ile ilgili soru işaretlerine de değindi:

"Kafamıza takılan kask ve elimize takılan aletler şu an için ilkel ve rahatsız edici. Yazılım ve donanım geliştiriliyor, bu işin daha başındalar ve ne kadar süreceği bilinmiyor. Sanal evrende gerçek hayattan soyutlama var, minimum hareket var, insan doğasına uymuyor! Avatarlı olan sanal gerçeklik (VR). Migros'a gidiyorum, dünya ile alakam yok çünkü önümde ekran, kulağımda kulaklık var. Bizi Metaverse'ün içine sokan VR tarafı, genelde evdeyim ve orada yaratılan dünyadayım, gerçek dünyayı görmüyorum. Artırılmış gerçeklik (AR) ise bizi dünyadan soyutlamıyor ama dijital dönemin nimetlerinden faydalanmaya devam ediyor."

 

Second Life Linden Lab Twitter.jpg
Second Life oyunundan bir kare / Fotoğraf: Twitter / Second Life Linden Lab

 

"Beslenmemizi bile değiştirecekler"

İşin sağlık kısmına ilişkin olarak insanların nasıl besleneceğinin de şimdiden hesaplandığını savunan Murat Gamsız, bu kadar hareketsiz bir düzende beslenmenin de baştan sonra değiştirilebileceği uyarısı yaparken, "tüketim çılgınlığı"na teşvikin söz konusu olduğunu vurguladı. Çocukların şimdiden bu işleri kabul eder hale getirildiğine vurgu yapan Gamsız, günümüzde yediğimiz şeyleri de bize yedirmeyecek, yüksek kaloriye karşı çıkacakları bir düzene gidildiğini, gelecekte çizgi film karakterleri gibi düzgün beslenecek kişilerin olmasının hedeflendiğini, zaten bu kadar hareketsizliği insan bedeninin kaldıramayacağını ve bu nedenle de beslenmemizi değiştireceklerini öne sürdü.

"Çocukların reddetmediği iş tutar"

Murat Gamsız, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:

"Daha şimdiden 'Etleri tüketmeyelim' diyorlar, 3D printer ile et basıyorlar. Bilgisayar ve telefonlar bizi zaten hareketsizliğe itiyor, ilerde bizi daha da eve hapsedecekler! Kovid'de böyle oldu, aslında salgın bunun bir provası oldu. Kovid'de tekstil satışları, kıyafet alımları çok düşmüştü. Şu an, oyunlarda karakterlerimize kıyafet alabiliyoruz. Bu kişiler çok zeki ve her konuda planları var. 10 sene önce internette karakterlere para ödenecek dese kimse inanmazdı. Şu an bize garip gelen şeyler belki bunlar ama çocuklara bakacaksınız. Çocukların reddetmediği iş tutar. Bugün 9-10 yaşındaki çocuk, 15 sene sonra hepsine hazır olacak. 'Evi neden dekore edeyim, üzerime neden kıyafet alayım' demeyecek. Gerçekte sattıklarını sanalda da satacaklar…. Avatarıma alacağım kıyafetleri, hem de yine aynı markalardan alacağım. Misal e-kitap çıkınca basılıya göre ucuz alacağımızı sandık, olmadı. İkinci el de yok oldu. Yani bir şeyin dijital olması ucuzlayacağı anlamına gelmiyor."

Sanal dünyayı kim yönetecek?

"Metaverse'ü kim yönetecek" sorusu da en merak edilen noktalardan biri.

Günümüzdeki online dizi platformları sayısı kadar sanal dünyaların var olabileceğini belirten Murat Gamsız,  "Tek olacak herkes onu kullanacak diye bir şey söz konusu değil. Orada da rekabetin var olacağına inanıyorum" şeklinde konuştu.

Sanal evrende okul, ofis, mağaza, market, ev ve elçilikler gibi hali hazırda var olan oluşumların yer edineceğini vurgulayan Gamsız, sözlerini şu ifadelerle noktaladı:

"Çiplerin zorla takılacağını düşünenler var. Bence tam tersi, ileride bunun için sıra olacak. Bize zorla takılmayacak, öyle bir ortam yaratacaklar ki biz isteyeceğiz. WhatsApp'a, Twitter'a, Instagram'a nasıl zorla değil de kendi isteğinizle girdiyseniz, ona da girecekseniz. Telefonlarda zaten çipler var, bizi diledikleri gibi takip edebiliyorlar. Dijital saatleri düşünün, şimdi bir de bize bunları taktırdılar, geri kalan verileri de oradan topluyorlar. Bunu yapan insanlar o kadar zekiler ki, bizim kendi isteğimizle bunu yapmamızı sağlayacaklar. Cep telefonumu elinden kim bırakabiliyor şu anda? Çipli gelen şeyler de hoşumuza gidecek. Bundan sonra kan tahlili yok, kan vermeye gerek yok, erken teşhis var, ödeme yok gibi şeyler söylendiğinde, insanlar isteyerek yapar. Doğarken çip takılacak belki de. Mesela yediğinin kalorisini anında hesaplayacak, kilo alırsan uyaracak. Canları ne istiyorsa bize onu yapıtaracaklar ve bunun bizim faydamıza olduğuna inandıracaklar. Bazı yönlerden faydalı da olacak ama diğer yönlerini göz ardı etmemek şart." 

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU