İsmail Saymaz: Silivri Emniyet Müdürü'nün intihar soruşturması kapandı; dosyadan 'Bizi bırakın' telefonunun kaydı çıktı

"Silivri'deki iki dosya Peker'in açıklamalarından sonra olağanüstü şekilde hız kazandı"

Fotoğraf: Twitter

Halk TV yazarı İsmail Saymaz, 2017 yılında Silivri Emniyet Müdürü Hakan Çalışkan'ın şüpheli intiharına dair açılan soruşturmanın kapandığını yazdı.

Saymaz, bugünkü köşe yazısında Çalışkan’ın intihar etmesi öncesinde yaşananları şöyle hatırlattı:

Komiser Özcan Balcı'nın amirliğindeki polisler Silivri Bölge Trafik İstasyonu'nda yol kontrol noktası kurmuştu. Saat 00.30'da Silivri'den İstanbul yönüne seyreden bir araç çevrildi. Araçta Hızır ve Osman Kaptan adlı işadamı kardeşler vardı. Hızır Kaptan, farklı bir kimlik bildirdi. Ancak Hızır Kaptan hakkında Gaziosmanpaşa 6. Asliye Ceza Mahkemesi'nde orman işgali suçundan yakalama kararı çıkarıldığı anlaşıldı.

Kaptan, eski İçişleri Bakanlığı Koruma Dairesi Başkanı Ekrem Gülen'i aradı. Gülen'in telefon açtığı Silivri Emniyet Müdürü Hakan Çalışkan'ın devreye girmesiyle Kaptan'lar bırakıldı. Fakat bir polisin haber vermesi üzerine Terörle Mücadele Şubesi, “Aranan şahsı nasıl bırakırsınız!” diyerek tutanak tuttu. Hakan Çalışkan'ı İl Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan aradı. Saat 03.30'u geçiyordu ki Çalışkan'ın makam odasından bir el silah sesi geldi.

İntihardan sonra iki soruşturma açıldı. İlki, intihara yönlendirme suçuna ilişkindi. İkincisi Kaptan'ları bırakan Hakan Çalışkan ile Komiser Özcan Balcı hakkında görevi kötüye kullanmak suçundandı.

Hakkında organize suç örgütü lideri olmak suçlamasıyla yakalama kararı bulunan Sedat Peker’in “Çalışkan’ın intiharından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu sorumludur” şeklindeki açıklamasının ardından soruşturmanın “olağanüstü bir şekilde hız kazandığını” kaydeden Saymaz, şöyle devam etti:

Diyeceksiniz ki, dava mı açıldı? Aksine Çalışkan'ın intiharına ilişkin soruşturmada kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi. Üstelik dördüncü ölüm yıldönümünden bir gün sonra: 1 Ağustos 2021'de. Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na göre, Çalışkan'ın ölümünde ne bir cinayet izi ne de intihara azmettirme var.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Görevi kötüye kullanmaktan açılan diğer soruşturmada Koruma Şube Müdürü Ekrem Gülen'in ifadesinin alındığını belirten Saymaz, şunları yazdı:

Gülen, gece Osman Kaptan'ın arayıp "Annem kalp krizi geçirdi" dediğini, kimliklerinde sorun çıktığını ve yardımcı olmasını istediğini ifade etti. Durumu öğrenmek için Çalışkan'ı aradığını belirten Gülen, "Uygulama noktasında Hızır ve Osman Kaptan'ın kaldığını, annelerinin ağır hasta olduğunu, bir karışıklık yaşanmış olabileceğini" söyleyerek, bilgi aldığını anlattı. Gülen, hastanedeki anneleriyle iletişim sorunu yaşarlarsa yardımcı olunmasını söylediğini belirtti.

Gülen, Çalışkan'ın "kişilerin annesinin kalp krizi geçirmiş olması, ikametlerinin belli olmasını dikkate alarak vicdani bir kanaatle inisiyatif aldığını," yani serbest bıraktığını söyledi.

Komiser Özcan Balcı da Kaptan'ların durdurulması üzerine Çalışkan'ın aradığını, "Bu şahıslar kaçak değil. Mahkemeye gidecekler. Telefonlarını al ve bırak" dediğini söyledi.

Buna rağmen bırakmadığını vurgulayan Balcı, Çalışkan'ın bir daha aradığını, "Bazen adliye sisteminde hata olabiliyor, katipler yakalamayı düşmeyebiliyor. Bırak gitsinler" dediğini kaydetti.

Balcı, iki kardeşi Çalışkan'ın üçüncü araması üzerine bıraktığını ifade etti. Bu işlemin yanlış olabileceğini düşündüğü için Çalışkan'ı aradığını belirten Balcı, müdürün "Rahat ol, sorumluluk bende" dediğini ekledi.


Komiser Balcı'nın avukatı Serdar Balcı’nın uygulama noktasında Hızır Balcı'nın Koruma Müdürü Gülen ile görüştüğü anların cep telefonuyla çekilen videosunu savcılık dosyasına sunduğunu belirten Saymaz, konuşmayı şöyle aktardı:

Kaptan, telefonda Gülen'e şunları söylüyor:

"Ben ifade vermemiştim, ondan dolayı sorgulama olursa alırlar beni. Silivri'de karakoldayım, çevirmedeyim."

Kaptan, odadaki polislere "Hangi karakol burası?" diye soruyor.

Polisler uygulama noktası olduğunu belirtiyor.

Kaptan, bilgiyi Gülen'e aktarırken, polislere bakanlığın koruma ofisiyle görüştüğünü söylüyor.

Ortamda şu diyalog yaşanıyor:

1. Polis: Gaziosmanpaşa 6. Asliye Ceza Mahkemesi. Mahkemeye gitmediğin ifade. Başka bir şey değil.

Hızır Kaptan: Ben de onu diyorum.

1. Polis: Ne olacak, karakolda oturursun, sabah ifade verirsin.

Hızır Kaptan: Niye oturayım karakolda, niye diyoruz sorgulama bizi.

Polis: Ne yapacaksın, gitsen böyle almazlar ki.

2. Polis: Yalanda beyanda bulundun.

Kaptan: Ne edeyim, geçip gideyim diye bulundum.

1. Polis: Neyse uzatmaya gerek yok, bu sefer yalan beyana takacağız, bin tane iş çıkacak.

Osman Kaptan: Abi yanında mı telefonun?

Hızır Kaptan: Koruma müdürü aradı.

1. Polis: Tamam karakola gidersiniz, karakoldan bırakırlar. Gerekirse orayı ararsın. Karakoldan görüşür o. Kimle görüştün sen?

Osman Kaptan: Koruma Müdürü aradı şimdi.

1. Polis: Tamam, onu ararsın iki dakikada, hemen şey yapılır.

Osman Kaptan: Abi bitti mi işin?

Hızır Kaptan: Şimdi arıyor burayı.

Saymaz, Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı Komiser Balcı yönünden de 8 Ekim'de kovuşturmaya yer olmadığına karar verdiğini belirtti. Saymaz, Hızır Kaptan’ın Sedat Peker’in ifşaatlarına başlamadan hayatını kaybettiğini de anımsattı.

 

Halk TV, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU