Salgının öteki yüzü: Afrika (4)

Ömer Faruk Özbil Independent Türkçe için yazdı

Kolaj: Independent Türkçe

Kovid-19 pandemisi tüm dünyayı derinden etkiledi. Alışkanlıklarımız, işlerimiz, planlarımız hatta hayallerimiz bile değişti.

Durum böyleyken Kovid-19 salgınını yalnızca tıbbi yönüyle düşünmek eksik olacaktır. Salgını toplumsal, psikolojik ve ekonomik açıdan da değerlendirmek gerekiyor.

Afrika'da Kovid-19 salgınını tüm yönleriyle anlatan bir yazı dizisi kaleme aldım. Dört yazıdan oluşan bu seride birbirinden değerli isimlerle konuşarak Afrika'da salgının etkilerini araştırdım.

Serinin dördüncü ve son yazısında salgının ekonomik etkilerini ele aldım. Uganda Makarere Üniversitesi Ekonomi Bölümünden Dr. Aisha Nanyiti ile görüştüm.
 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Şüphesiz salgının en yıkıcı etkisi ekonomi üzerine oldu. Üretim durma noktasına geldi. Pandeminin; hammadde tedarikinde güçlük, işyerlerinin kapalı kalması, turizmin durması ve insanların işsiz kalması gibi sonuçları oldu.

Tüm dünyada ekonomik daralma yaşandı. Hükümetler ekonomik açıdan olumsuz etkileri azaltmak için kapsamlı yardım paketlerini devreye soktu.

Tüm ülkeler kendi gündemleriyle meşgulken salgının bir de öteki yüzü vardı, Afrika…


Tedarik zincirinde aksama yaşandı
 

1.jpg
Fotoğraf: Anadolu Ajansı

 

Salgının Afrika'ya etkilerini Uganda'dan ekonomi alanında çalışmalar yapan Aisha Nanyiti'ye sordum. Kendisi konuyla ilgili şunları paylaştı:

"Kovid-19 salgınının Afrika üzerinde makroekonomik ve mikroekonomik etkileri oldu.

Dünyanın diğer bölgelerinde olduğu gibi Afrika'da da makroekonomik etkiler oldukça belirgin. Afrika, ihracat gelirlerinde ciddi düşüş yaşadı. Özellikle turizm alt sektörü olumsuz etkilendi. Bunun temel nedeni, Afrika'nın turizm alt sektörü müşterilerinin yaklaşık yüzde ellisinin yabancı turistler olmasıdır.

Kıta, tarımsal ihracatta da gerileme yaşadı. Yerel ve uluslararası ulaşım sistemlerindeki kısıtlamalar, tedarik zincirlerinde aksama ve kazançlarda azalma anlamına geliyordu. Ürün ihraç ettiğimiz ülkelerdeki, ulaşım ve yönetimde yaşanan benzer aksaklıklar, ihracat gelirlerindeki gerilemeleri iyice pekiştirdi."


Hükümetler bütçe açıklarını genişletmek zorunda kaldı
 

2.jpg
Fotoğraf: Afrika Birliği

 

"Kıtada nüfusun çoğunluğu geçimini tarımdan sağlıyor. Afrika'nın ihracat pazarlarındaki daralma, tarımsal üretimin yurtiçi fiyatlarında düşüş anlamına geliyor. Bu durum hane gelirlerinde ciddi bir düşüşe yol açtı.

Öte yandan üretim ve istihdamdaki düşüşler, yoksulluk ve gıda güvensizliğine karşı savunmasızlık düzeyinde artışa sebep oldu. Afrika'daki hükümetler bu etkileri hafifletmek, savunmasız gruplara yardım malzemeleri ve yiyecek sağlamak amacıyla bütçe açıklarını genişletmek zorunda kaldı. 

Ayrıca hükümetler, hastaneye yatışları yönetebilmek ve virüs Fotoğraflı ölümleri azaltabilmek için sağlık harcamalarını artırdı.

Erkekler kadınların işlerini aldı."
 

3.jpg
Fotoğraf: Reuters

 

Salgınla gelen kısıtlamalar ve tam kapanmalar; ürün taşımacılığı, yolcu taşımacılığı, perakendecilik gibi alanları kapsayan enformel sektördeki erkek egemen meslek kollarının durmasına sebep oldu.

Bu durum erkeklerin gıda satışı ve kentsel tarım gibi kadınların egemen olduğu mesleklere geçmesine yol açtı. Eşler arasında mali anlaşmazlıklar yoğunlaştıkça aile içi şiddet de arttı.

Çatışmalar, çiftlerin aynı alanı uzun saatler boyunca paylaşmak zorunda kalmaları nedeniyle de artış gösterdi.  Şehirdeki banliyölerde ve gecekondulardaki konutlar göz önüne alındığında, mevcut alan darlığının sorunlar doğurması anlaşılabiliyor.


Ayrıca eğitim kurumlarına yönelik kapanmalar, öğretmenlerin işsiz kalmasına yol açtı. Birçok Afrika ülkesinde nüfusun önemli bir çoğunluğunu oluşturan gençler evlere kapandı ve eğitim süreçlerinde ciddi aksamalar yaşadı.

Bilgi inşası ve transferi derin yaralar aldı. Öte yandan işsiz kalan öğretmenlerin bir kısmı gıda satışı gibi gündelik işler yapmaya başlarken önemli bir kısmı da Ortadoğu ülkelerine göç etti. 

Aile üyeleri üzerindeki beslenme baskısı dolaylı olarak bitki örtüsüne zarar verdi. Tüp ve gaz kullanımı için ayıracak bütçe bulamayan halk yemek pişirmek için yakacak odun arayışına yöneldi. Bu da ormanlarda tahribata yol açtı. 

Kayıt dışı çalışanlar yardım alamadı.
 

4.jpg
Fotoğraf: www.fao.org​​​​​​

 

Dr. Nanyiti salgının ekonomik etkilerinin Afrika'da günlük hayata yansımalarına dair dikkat çekici ifadelerde bulundu:

Gelir eşitsizliği kısa vadede belirgin şekilde ortaya çıktı. Uzun vadede ise daha da genişleyebilir. Afrika'da oldukça büyük bir kayıt dışı ekonomi var. Ama başlangıçta sabit ve kayıtlı geliri olan kişilerin maaş kayıplarını önlemek için yardım paketleri devreye sokuldu.

İşler ve işletmeler üzerindeki tecritin etkisi kayıtlı olanlar üzerinden hesaplandı. Bu sonuçlar, eğer iyi yönetilmezse, gelir grupları arasındaki uçurumun daha da artması anlamına gelir.


"Bazı aileler gündelik ihtiyaçları karşılamak için çocuk işçiliğini benimsemiş durumda. Çocuk evlilikleri ve yetişkin üyelerin fuhuşa başvurması gibi sonuçlar ortaya çıkıyor.

Ancak bunların uzun vadeli ve geniş kapsamlı etkileri de var. Örneğin çocuklar çoğunlukla perakende mağazalarında iş yapıyorlar. Bu tür meşguliyetler ise çocukların eğitime olan ilgilerini kaybetmelerine yol açıyor.

Kolaylıkla duygusal ilişkilere yönelmelerine, istenmeyen gebeliklere ve dolayısıyla çocuk işçiliğinin ve buna bağlı kusurların devam etmesine neden olabiliyor."


Eğitimin durması kısır döngüye yol açabilir 
 

5.jpg
Fotoğraf: UNICEF

 

Eğitim kurumları ve işletmeler üzerindeki ekonomik baskıyla ilgili ve eşitsizliğin geniş kapsamlı etkileri üzerine bir kısır döngü olması durumu söz konusu. Zira online eğitim araçlarına erişim imkanı olmayan öğrenciler, eğitime de erişememekteler. Eğitime erişememek, nüfusun belirli kesimlerinin yoksulluk içinde sıkışıp kalabileceği anlamına geliyor.

Serinin ikinci yazısında Cape Town Üniversitesi Sosyoloji Bölümünden Dr. Faisal Garba'ya sorduğum, "Bu krizden Afrika için bir fırsat çıktı mı?" sorusunu Dr. Aisha Nanyiti'ye de yönlendirdim.

Sosyolojik açıdan değerlendirmelerini sunan Dr. Faisal Garba bu durum için pozitif bir yaklaşım benimseyerek fırsatlar doğuracağını söylemişti.

Bakalım ekonomik açıdan değerlendiren Dr. Nanyiti bu konu hakkında ne düşünüyor: 

"Pandemi, bazı gruplara ve Afrika'daki ekonomilere fırsatlar sundu. Ama asıl mesele bu fırsatların ne ölçüde istismar edildiğidir.

Kendi alanlarında işsiz kalan bazı insanlar diğer iş kollarına girmek için hızlı davrandılar. Örneğin, işsiz kalan öğretmenler pazar satıcılığına, inşaat işlerine ve çevrimiçi eğitime geçiş yaptı. Bazı okul sahipleri ise binaları kiralık evlere çevirdi. Hatta bu yeni girişimlerin daha kazançlı olduğuna dair raporlar mevcut.

Bazı imalat şirketleri, ürün hatlarını hızla kendi yetki alanları ile ilgili ancak pandemiyi istismar eden hizmetlere, örneğin dezenfektan üretimine ve maske üretimine doğru kaydırdı. Sağlık hizmeti sağlayıcıları da operasyonlarını genişleterek daha fazla alan ve dağıtım sistemi elde etti. 

Özel şahıslar ve şirketlerden farklı olarak, farklı hükümet kolları, pandeminin sunduğu fırsatlardan yararlanma konusunda daha az hevesli davrandı. Aynı şekilde, ticaret, idari işler, satın alma ve ulaştırma reformlarını gerçekleştirme fırsatından yararlanmak için sınırlı çaba sarf edildi." 


Pandemi Afrika'daki ekonomileri perişan etti
 

6.jpg
Fotoğraf: Anadolu Ajansı

 

"Salgın sonrası Afrika'da ekonomik olarak neler değişecek?" Sorusuna Dr. Aisha Nanyiti şöyle yanıt verdi:

"Afrika pandemi sürecinde oldukça değişti. Yaşam tarzı açısından yürüyüş ve bisiklete binme eğilimleri arttı.

Ancak pandemi pozitif etkilerinin yanında sosyalleşme tarzını kısıtlayan ve değiştiren yeni normalle birlikte geldi. İnsanlar cenaze törenlerine çevrimiçi katılmak zorunda kaldı.

Toplantıların sanal toplantılara dönüşmesi gibi bir devrim yaşandı. Ayrıca kıta genelinde sosyal, sağlık ve ekonomik açıdan değerli olan birçok insan hayatını kaybetti.

İnsanlar babalarını, annelerini, kardeşlerini ve akrabalarını kaybetti. Buna ek olarak, bazı işletme sahipleri dükkanlarını sattı ve büyük ölçüde şehir merkezlerinde bulunan banliyölere taşındı. 

Nadir görülen pozitif etkiler olsa da pandemi Afrika'daki ekonomileri perişan etti. Teknokratlar, yöneticiler ve politikacılar dağılan parçaları toplamak için çok çalışmak zorunda kalabilirler."


Değişimi görebilmemiz için yıllara ihtiyaç var

Sonuç olarak, içerisinde bulunduğumuz bu tarihsel gelişmeleri, henüz sıcağı sıcağını kesin olarak değerlendirmek mümkün olmayacaktır. Bizler şimdiye yansımalarını ve geleceğe dair etkilerini veriler eşliğinde tahmin etmeye çalışıyoruz.

Ama bu dönemin etkileri, yol açtığı değişimleri kesin olarak görebilmemiz için yıllara ihtiyacımız var. Umarız bu kriz, başta Afrika olmak üzere tüm dünya için büyük fırsatlar doğursun.


Dört yazılık bu seride Kovid-19 salgının Afrika kıtasına etkilerini ele aldım. Konuyu tıbbi, toplumsal, insani yardım ve ekonomik açıdan inceledim.

Konunun uzmanları ve önde gelenleriyle görüşmeler yaptım. Kıtaya olan yansımaları yine bizzat kıtadaki uzmanlarla görüşerek kapsamlı ve gerçekçi bir şekilde aktarmaya gayret ettim. 


Teşekkürler

Bu seriye katkılarından ötürü gazeteci Harun Maruf, Ümit Kuş ve Samet Tuna'ya teşekkür ederim. 


Kalın sağlıcakla. 

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU