Baraj puanının düşürülmesi kalite tartışması başlattı… Prof. Dr. Eşme: Hak etmeyenler için üniversite yolu açılıyor; Bozdoğan: Barajı düşürmekle sorun çözülmüyor

YKS baraj puanlarının düşürülmesini yorumlayan eğitimciler, "kaliteyi düşürür" derken, Prof. Dr. İsa Eşme, "40 matematik sorusunda sadece 1'ini çözebilen bir öğrenciye matematik alanında 4 yıllık lisans eğitimi nasıl verilir?" diye sordu

Baraj puanının düşürülmesi kalite tartışması başlattı / Fotoğraf: AA

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tartışmaların odağından yer alamaya devam ediyor. 

Kurulduğu 6 Kasım 1981'den bu yana uygulamalarıyla eleştiriliyor. 

Bugüne kadar her siyasi parti, iktidara geldiğinde YÖK'ü kaldıracaklarını vaat etti.

Fakat aradan geçen 40 yılda birçok iktidar değişmesine rağmen YÖK varlığını sürdürdü. 

YÖK, bu sefer de Yükseköğretim Kurumları Sınavı'nın (YKS) sonuçlarıyla gündemde. 

Bilindiği gibi 2021-YKS'ye başvuran aday sayısı TYT oturumu için 2 milyon 592 bin 390, AYT oturumu için 1 milyon 781 bin 678, YDT oturumu için 130 bin 491 kişi oldu. 

Sınava giren 2 milyon 592 bin 390 kişi ilk basamak sınavı TYT'de barajı aşamadığı için AYT'ye giremedi. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Yani 810 bin 712 kişi ilk sınavı geçemediği çini ikinci sınava girme hakkı elde edemedi. 

Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi'nin (ÖSYM) verilerine göre ikinci sınavda adayların yüzde 68'i barajı geçebildi.

AYT'de barajı geçemeyen öğrenci sayısı ise 570 bin 136 oldu.

Barajı geçen 1 milyon 211 bin 542 kişinin ise aldıkları düşük puanlar nedeniyle yerleşmeleri zorlaştı.

Durum böyle olunca devreye birçok olayda olduğu gibi Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli girdi. 

MHP lideri Bahçeli, "Üniversite baraj puanları düşürülsün" çağrısı üzerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan YÖK'e konuyu çalışma talimatı verdi. 

YÖK, konuya ilişkin çalışmasını tamamladı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sundu.

Erdoğan da 2021 YKS barajının düşürüldüğünü sosyal medya hesabından duyurdu.

"Genç kardeşlerime bir müjde vermek istiyorum" paylaşımda bulunan Erdoğan, devamında şu ifadelere yer verdi:

"Yüksek Öğretim Kurulu'muz, 2021 YKS tercih sürecinde merkezi ve ek yerleştirmeye ilave bir ek yerleştirme yapılmasını kararlaştırmıştır. Bu ilave ek yerleştirmede baraj puanı TYT'de 140, AYT ve YDT'de 170 olarak uygulanacaktır. Yapılan bu önemli değişiklikle birlikte üniversite tercih sürecinin tüm kardeşlerimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Cumhur İttifakı olarak gençlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz."

Yüzbinlerce öğrencinin barajı geçmediği halde puanların düşürülmesi nedeniyle üniversiteye kayıt olabilmeleri bir tartışmayı da beraberinde getirdi. 

Peki, Erdoğan'ın müjde diye açıkladığı YKS baraj puanının düşürülmesi beraberinde neyi getirecek?

Puanların düşürülmesi üniversitedeki eğitimin kalitesini nasıl etkiler?

Uzmanlar ve eğitim bilimciler konuyu Independent Türkçe'ye değerlendirdi.

 

İsa Eşme
İsa Eşme / Fotoğraf: Twitter

 

"Puanların indirilmesi kaliteyi düşürür"

Eski Yükseköğretim Kurulu Başkanvekili Prof. Dr. İsa Eşme, Türkiye'de lise bitirme sınavı olmadığından baraj puanı uygulamasının yükseköğretimde kalite sorunu dikkate alınarak konulduğunu söyledi.

Mevcut uygulamada öğrencilerin 14 net cevapla barajı aşabildiğini hatırlatan Prof. Dr. Eşme, "Buna göre 40 matematik sorusundan 2 soru yapabilen bir aday fen-edebiyat fakültelerinin matematik bölümüne, 20 fen sorusundan 1 soru çözebilen fizik bölümüne girebilmektedir" dedi.

Baraj puanının düşürülmesinin özellikle üniversitelerin temel bilimlerde kaliteyi daha da düşüreceği değerlendirmesinde bulunan Eşme, devamında şunları kaydetti:

"Bu kararla 40 sorudan 1 matematik sorusu çözebilen matematik programına girebilecektir. Peki, 40 matematik sorusunda sadece 1'ini çözebilen bir öğrenciye matematik alanında 4 yıllık lisans eğitimi nasıl yapılır? Bunun cevabını herkesin düşünmesi gerekir."

 

Ali Baykal
Ali Baykal / Fotoğraf: Twitter

 

"Hak etmeyenlere üniversiteye girmenin yolu açılıyor"

Eğitim bilimci Prof. Dr. Ali Baykal da Eşme gibi puanların indirilmesinin kaliteyi düşüreceği görüşünde.

Prof. Dr. Baykal, "Uygulamayla hak etmeyenlerin de üniversiteye girmesinin yolu açılıyor" dedi.

Konuyu sınavın niteliğine göre değerlendirmek gerektiğini ifade eden Baykal, "Sınavda tuhaf ve çok zor sorular sorulmuşsa puanlar düşürülebilir. Ama sınav geçerli ve güvenilirse baraj puanlarının düşürülmesi olumsuz bir karardır" ifadelerine yer verdi.

Şeffaf ve saydam verilere dayalı bir ülkede yaşamadıkları için barajı düşürmenin iyi veya kötü şeklinde bir değerlendirme yapamayacağını aktaran Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Soruların güçlük dereceleri, kaç soruyu kaç kişinin bildiği ve hangi seçeneklerin olduğuna ilişkin elimizde bir bilgi yok. Veriler şeffaf ve saydam değil. Dolayısıyla kesin bir şey söylemem doğru olmaz. Bu benim tarzıma da uymuyor. Ancak kaliteyi düşüreceğini söyleyebilirim. Uygulamadan öğrencilerin yeterince başarılı olmadığı görebiliyoruz. Kararın siyasi saiklerle yapılması ayıp değil, ayıp olan eğitim ve bilimin hiçe sayılmasıdır."

 

İsmail Koncuk
İsmail Koncuk / Fotoğraf: Twitter

 

"Baraj puanlarının düşürülmesinde bir sakınca yok"

Eski Türk Eğitim Sen Genel Başkanı ve Adana Milletvekili İsmail Koncuk ise baraj puanlarının düşürülmesinde herhangi bir sakınca görmediğini ancak müjde olarak sunulmasının da doğru olmadığını söyledi.

Pandemi nedeniyle öğrencilerin yaklaşık iki yıl eğitim ve öğretimden uzak kaldığını hatırlatan Koncuk, "Pandemi sürecinde uzakta eğitimde maalesef herkese ulaşılamadı. Ülkede eğitimde çok ciddi bir eksiklik oluştu" dedi.

Barajın 10'ar puan düşürülmesinin yanlış bir hamle olmadığını belirten Koncuk, "Ancak bunun müjde olarak değerlendirilmesi yanlış. Uygulama sadece bu yıla mahsus olduğu için eğitim ve öğretimin olumsuz etkileyeceğini düşünmüyorum. Meselenin gereğinden fazla büyütülmesi yanlış" diye konuştu.

"Konu pedagojik ve bilimsel bir alan, siyasetin dışında tutulmalı"

Uygulamanın yanlışlığına değinen eski Eğitim Sen yükseköğretim ve eğitim sekreteri Özgür Bozdoğan da yükseköğrenim öğrencileriyle ilgili bu kadar belirleyici bir kararın alınmasının doğru olmadığını görüşünde.

 

Özgür Bozdoğan
Özgür Bozdoğan / Fotoğraf: Twitter

 

"Bahçeli'nin baraj düşürülmeli açıklamasından sonra cumhurbaşkanının barajı düşürdük demesi gerçekten akıl alır gibi değil" ifadelerini kullanan Bozdoğan, "Öğrencilerin eğitim alacağı kurumlara yerleşmesiyle ilgili bir meselenin bu şeklide konuşulmasına anlam veremiyorum. Oysa burada çocukların üstün yararını gözeten bilimsel bir çalışmanın yapılması gerekirdi. Mesele tamamen pedagojik ve bilimsel bir alan, siyaset tartışmalarının dışında tutulmalı" şeklinde konuştu.

"Barajın düşürülmesi soruna çözüm üretmiyor"

Boş kontenjanların doldurulmasının özellikle kimi vakıf üniversitelerinin sıkıntı yaşamaması için yapıldığını aktaran Bozdoğan, ancak sorunun çok daha derinlerde olduğunu belirterek şunları kaydetti:

Öğrencilerimiz neden orta öğretim veya temel eğitimde bu kadar başarısız sonular alıyorlar? ÖSYM nasıl bir ölçme aracı kullanıyor ki milyonlarca öğrenci belirlenen barajın altında kalabiliyor? Çok daha derin bir sorgulama gerekir. Konunun detaylıca tartışılmalı. Barajın düşürülmesiyle sanki soruna bir çözüm üretilmiş gibi bir algı yaratılıyor. 500 bine yakın ataması yapılmayan öğretmenin olduğu bir ülkede YKS barajını düşürerek üniversiteye yerleşme oranlarını yükseltmek hiçbir çözüm üretmeyip, işsizliği perdeleyen, gençlerin bir yere kayıt olmalarını sağlayarak onların orada öğrenim görüyor algısı yaratmanın ötesinde bir anlam çıkarmıyor.

Barajın düşürülmesini pragmatik ve politik saiklerle yapılmış bir karar olarak gördüğünü dile getiren Bozdoğan, atılan adımda öğrencilerin üstün yararının gözetilmediğini sözlerine ekledi.
 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU