Dışişleri Bakanlığı’ndan AB'ye Kıbrıs tepkisi: Gerçeklerden kopuk

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in açıklamasına tepki gösterdi

Fotoğraf: AA

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell'in açıklamalarına tepki göstererek, "Borrell'in yaptığı açıklama AB’nin Kıbrıs konusunda gerçeklerden ne kadar kopuk olduğunun yeni bir kanıtıdır" dedi.

Bilgiç, Borrell'in açıklamasıyla ilgili yaptığı açıklamada, "Sırf AB dayanışması adına yapılan ve bizim için yok hükmündeki bu açıklama, AB içinde veto hakkını kötüye kullananan GKRY ve Yunanistan’ın sözcülüğünü ve avukatlığını yapmaktan öteye geçmemektedir. AB’nin bu tutumuyla Kıbrıs meselesinin çözümünde hiçbir olumlu rol oynaması mümkün değildir" dedi.

Dışişleri Sözcüsü şöyle devam etti: 

KKTC makamlarının Maraş konusunda aldığı kararlara desteğimiz tamdır. Bu kararlar Maraş’ta mülk sahiplerinin de haklarını korumaya yöneliktir. Sayın Cumhurbaşkanımızın da belirttiği gibi, bu kararlar yeni mağduriyetler yaratmayacak, eski mağduriyetleri bertaraf edecektir. Bu vesileyle AB’yi bir kez daha Ada’daki gerçekleri görmeye, ayrıca Kıbrıs Türklerini ve müktesep haklarını yok sayma politikasını sonlandırmaya davet ediyoruz.

KKTC'den de tepki gelmişti

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Dışişleri Bakanlığı, Borrell'in Kıbrıs meselesiyle ilgili yaptığı açıklamaların son derece talihsiz olduğunu duyurmuştu:

Borrell, konuşmasında, Kıbrıs Türklerini her zamanki gibi yok saymakta ve Maraş konusunda Türkiye'ye çağrıda bulunmaktadır. Kapalı Maraş'ın KKTC toprağı olduğunu ve kapalı Maraş’ta atılan adımların KKTC Devleti ve Hükümeti tarafından atılmakta olduğunu bir kez daha vurgulamakta yarar vardır. Bu konuda genelde uluslararası toplumun özelde ise AB'nin muhatabı sadece KKTC'dir.

Borrell ne demişti?

Borrell, Türkiye ve Kıbrıs liderlerinin Maraş ile ilgili açıklamalarından derin endişe duyduğunu belirtmiş, bunun "Maraş'ın statüsünü değiştirmeye yönelik tek taraflı ve kabul edilemez bir karar olduğunu" vurgulamıştı.

AB, uluslararası hukuka aykırı tek taraflı eylemlerden ve yeni provokasyonlardan kaçınılması gerekliliğinin bir kez daha altını çizmektedir.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU