ABD, İran'ın mahkum takasıyla ilgili 'yüz kızartıcı' teklifini reddetti

Tahran bir mahkum takas anlaşmasına varıldığını iddia ederken ABD ise bu iddiaları reddediyor

ABD'nin İran Özel Temsilcisi Robert Malley ile Avrupa Birliği müzakerecisi Enrique Mora, geçtiğimiz ay Viyana'da düzenlenen altıncı tur müzakerelerin oturum aralarında (EPA)

ABD Başkanı Joe Biden yönetimi, İran’ın Washington’a yönelttiği, ABD ile İran arasındaki dolaylı Viyana nükleer müzakerelerinin hızlı bir şekilde yeniden başlatılmasını sağlamak için önerilen mahkum takas anlaşmasını ertelemeye çalıştığı yönündeki "yüz kızartıcı" suçlamalarını reddetti.

17 Temmuz Cumartesi günü Twitter hesabından yaptığı paylaşımda ABD ve İngiltere'yi mahkumların takas edilmesini ve nükleer anlaşmanın yeniden hayata geçirilmesini siyasi amaçlarla engellemekle suçlayan İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Abbas Arakçi, "ABD ve İngiltere, mahkumların serbest bırakılması meselesini nükleer anlaşmayla ilişkilendirmeyi bırakmalı. ABD ve İngiltere anlaşmanın kendilerine düşen kısmını uygularsa, her iki taraftan on mahkum yarın serbest bırakılabilir. Mahkumların takas edilmesini siyasi amaçlara rehin vermemeliyiz. Böyle yaptığımız taktirde hem takas etmeyi hem de anlaşmayı kaybedebiliriz" ifadelerini kullanmıştı.

Viyana'da yürütülen nükleer müzakerelerin yeni İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi Ağustos ayı başlarında iktidara geçene dek devam etmeyeceğini vurgulayan Arakçi, "Ülkemizde demokratik bir iktidar değişiminin gerçekleştiği bir aşamadayız. Ülkemizde demokratik bir iktidar değişiminin gerçekleştiği bir aşamadayız. Dolayısıyla görüşmelerin yeni yönetimi beklemek zorunda kalacağı çok açık. Demokrasi bunu gerektirir!" açıklamalarında bulunmuştu.

Diğer yandan ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Ned Price ise Arakçi’nin söz konusu açıklamalarını 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşma Kapsamlı Ortak Eylem Planı’na (KOEP) ortak geri dönüş yolundaki çıkmazdan sorumlu tutulmaktan kaçış yönünde yüz kızartıcı bir çaba’ olarak nitelendirdi. "İran bu yönde gerekli kararları alır almaz, KOEP’e ortak bir dönüş için çalışmaları tamamlamak üzere Viyana'ya dönmeye hazırız" ifadelerine başvuran Price, kendi deyimiyle ‘İran tarafından keyfi olarak gözaltına alınan’ ABD’liler hakkında Arakçi’nin yorumlarına atıfta bulunarak ‘sevdiklerinin umutlarını suya düşürme yönünde bir başka acımasız çaba’ ifadelerini kullandı. Aynı zamanda, "Hükümeti dört ABD’liyi yıllardır keyfi bir şekilde elinde tutarken Arakçi ise bizi anlaşmayı rehin almakla suçluyor. Tutuklular konusunda henüz bir anlaşma mevcut değil. Şayet İran insanî bir jest yapmakla gerçekten ilgileniyorsa, tutukluları derhal serbest bırakabilir" vurgusunda bulundu.

Tutukluların serbest bırakılmasının ABD için önemli olduğunu, bunun derhal gerçekleşmesiyle ilgilendiklerini söyleyen Price, "Viyana süreci kapsamında mahkumlara dair dolaylı görüşmelerde bulunduk. Ancak bu sürecin yeniden başlatılmasındaki gecikme yardımcı olmuyor. Viyana'da buluştuğumuz taktirde ilerleme kaydetmek daha etkili olacak" dedi. ABD müzakerecilerinin ‘bu aşamada mahkumlarla ilgili görüşmelere devam etmeye de hazır olduklarını’ da vurgulayan Price, Arakçi’nin ‘İran'da iktidarda demokratik geçiş’ iddiasına ise değinmedi.

Dünya çapındaki rehinelerle ilgili bir sanal görüşmede İran'daki ABD’li mahkumlar konusuna değinen ABD'nin İran Özel Temsilcisi Robert Malley ise ‘İran'da haksız yere hapsedilen tüm ABD’lilerin serbest bırakılmasını isteyen Biden yönetiminin sadece bazılarının serbest bırakılması yönünde bir anlaşmayı kabul etmeyeceğini’ vurguladı.

Tahran bir mahkum takas anlaşmasına varıldığını iddia ederken ABD ise bu iddiaları reddediyor. Reuters’ın haberine göre İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Said Hatipzade, Twitter hesabından yaptığı bir açıklamada, "ABD’nin tutuklular meselesinde, hatta bunun kamuoyuna nasıl açıklanacağı konusunda bir anlaşmaya varmanın basit gerçeğini reddetmesi utanç verici. Her iki taraftan 10 mahkumun insanî gerekçelerle serbest bırakılması konusunda ABD ve Birleşik Krallık ile Viyana'da anlaşmaya varıldı. Bu anlaşma, nükleer anlaşma müzakereleriyle ilgili değil. İran bugün mübadeleyi gerçekleştirmeye hazır" ifadelerini kullandı.

Geçtiğimiz hafta İran, ABD yaptırımlarını ihlal ettiği için ABD ve diğer ülkelerdeki cezaevlerinde tutuklu durumdaki İranlıların serbest bırakılması yönünde görüşmelerde bulunduğunu bildirmişti.

Geçtiğimiz Mayıs ayında Washington, ABD yaptırımları sebebiyle diğer ülkelerde donuk durumdaki 7 milyar dolarlık İran petrol fonlarının serbest bırakılması karşılığında iki ülkenin mahkum takas anlaşmasına vardığı yönünde bir İran devlet televizyon kanalının haberini yalanlamıştı.

İran ve ABD, nükleer anlaşmanın yeniden hayata geçirilmesi için Tahran ve Washington'un nükleer taahhütlere yeniden uyumunun sağlanması ve ABD yaptırımlarının kaldırılması amacıyla Avusturya'nın başkenti Viyana'da nükleer anlaşma imzalayıcılarının arabuluculuğunda altı tur dolaylı görüşmeler gerçekleştirmişti. Ancak İran'daki cumhurbaşkanlığı seçimleri ardından altıncı tur müzakereler ile bir sonraki tur arasında bir zaman farkı kaydedildi.

Dışişleri Bakanı Antony Blinken'in KOEP’e karşılıklı uyum sağlanması konusunda bahsettiklerini hatırlatan ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Jalina Porter, "Bunu yapmayı başardığımız taktirde, kapsamlı bir yaklaşımın parçası olarak nükleer ve diğer önemli konuları ele almada çeşitli politika araçlarını kullanarak bunun üzerine inşa etmeyi amaçlıyoruz" açıklamalarında bulundu.

İran'da geciken maaşlar, elektrik ve su kesintileri, bunlar sonucu patlak veren protestolar hakkında bir soruya yanıt veren Porter, "İran hükümetini, evrensel ifade özgürlüğü ve barışçıl toplanma özgürlüğü haklarını kullandığı sırada İran halkını desteklemeye çağırmaya devam ediyoruz" vurgusunda bulundu.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Şarku'l Avsat

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU