Sevilay Yılman: Veyis Ateş'in o ses kaydında ne var?

"Kamuoyu önüne çıkan bir televizyoncu olarak bu vahim iddiaları suskunlukla geçiştiremezsin ve zamana bırakıp unutturamazsın!"

Fotoğraf: Twitter

Habertürk yazarı Sevilay Yılman, firari iş insanı Sezgin Baran Korkmaz ile yaptığı telefon görüşmesine dair bir köşe yazısı kaleme aldı. Yılman'ın aktardığına göre Korkmaz, Habertürk'ün ekran yüzlerinden Veyis Ateş'in kendisini alenen tehdit ettiğini ve 10 milyon euro istediğini söyledi.

Yılman, “Veyis Ateş’in o ses kaydında ne var?” başlıklı köşe yazısında Korkmaz’ın kendisini Facetime üzerinden arayarak “Ablacığım selamlar. Ben Sezgin Baran Korkmaz… O kadar yakın olduğum gazeteci arkadaşıma rağmen onların bana vebalı gibi muamele göstermesine rağmen senin çıkıp; ’Evet tanıyorum kardeşim! Çok da severdim!’ demen büyük yürek! Sağ olasın” dediğini aktardı.

“Yurtdışına çıktıktan sonra hiç görüşmemiştik” diye devam eden Yılman, şunları yazdı:

Doğruya doğru ben birkaç kez; “Neler oluyor?” demek için aramıştım ama o cevap vermemişti. Neyse… Önce nerede olduğunu filan söyledi ve sonra da benim sorularım üzerine yaşadıklarını tek tek anlattı. Tabii ki Sedat Peker’in bir videosunda gündeme getirdiği otelinde beleş kalan, aylık paraya boğduğu gazeteciler ve Habertürk grubu bünyesinde çalışan Veyis Ateş ile ilgili iddiaları da tek tek sordum.

Bir sürü gazeteci ile ilgili bir sürü şey anlattı ve sonunda da; “Veyis Ateş beni alenen tehdit etti ablacığım ve bunun da kaydı var” dedi. Korkunçtu anlattıkları ve duymuştum da zaten ama sonuçta bunlar bir söylentiydi… İnanmam için bizzat duymam ya da şahit olmam gerekiyordu.

”Dinlemek istiyorum o kaydı. Yollar mısın bana” dedim. “Yollayamam ama yakında yayınlayacağım zaten. Yazmayacağına söz verirsen sadece o kısmını sana dinletirim” dedi. “Off the record” kaydıyla bir başka telefondan dinletti. Şoka girdim. İnanamadım. Söylediğine göre de kayıt 12 dakikalıkmış ama benim dinlediğim kısmı 3 dakikalık filandı.

Kaydı dinledikten sonra tekrar sordum… "Bu rezalet, skandal bir olay. İzin ver yazayım” dedim… “Hayır ben yayınlayacağım. Ondan evvel böyle bir şey yapmamanı rica ediyorum” dedi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Telefonu kapattıktan sonra Habertürk yönetimini aradığını ifade eden Yılman, şunları yazdı:

Duyduklarımı bire bir paylaştım kendileri ile. Ama yine de dayanamayıp üstü örtülü olsa da 10 milyon euro şantajı ima eden bir tweet attım. Ki o tweet'im de çok yerde haberleştirildi!

Bu arada Sezgin Baran Korkmaz, Altaylı’ya bu kaydı bana dinlettiğini söylemiş ama herkes bilmeli ki dinleyen sadece ben değilim. Ben de benden önce dinleyen iki kişiden duymuştum zaten bu rezaleti ve hatta o yüzden de bir önceki yazımda da çok net biçimde şu ifadeleri kullanmıştım:

“Eğer bir gazeteci kimliğini, nüfuzunu kullanarak devletle bağlantılı kurum, kuruluş ya da bakanlıklarda bir işadamı hakkında lobi yapıp ve bu yaptığı lobiden ceplerini dolduruyor ya da doldurmaya çalışıyorsa… Ya da bir işadamının gayri meşru işleri için kalemini, gazeteciliğini tetikçilik ya da şantaj amacıyla kullanıyorsa bu düpedüz namussuzluktur, ahlaksızlıktır! Umarım doğru değildir ama doğruysa eğer maalesef iddialara göre bazı arkadaşlarımız bu işlere tevessül etmiş gibi görünüyor. Meslek adına çok üzücü bir durum bu!”

Yılman "Gelelim şimdi dinlediğim kayıtta Veyis Ateş ve Sezgin Baran Korkmaz arasında geçen diyaloğa…" dedi ve şöyle devam etti:

Kim kimi aramış anlamadım çünkü dinlediğim kısım başı değildi. Ancak şunu duydum… Veyis Ateş diyor ki özetle; “Biliyorum canın çok acıyor. Her tarafı yakıp yıkmak istiyorsun. Çıkıp her yere konuşmak istiyorsun. Yaşadıklarını anlıyorum. Hak da veriyorum sana. Sen de eşine, ailene çoluğuna, çocuğuna kavuşmak istiyorsun… Hiçbir şey olmamış gibi ülkene dönmek istiyorsun… Ankara’dayım… Az önce senin görüşmeni yaptım. Şunu anladım ki seninle uğraşan bir klik ve lobi var ama bu arkadaşlarla işi tersine çevirmek mümkün…” Bunun üzerine SBK diyor ki; ”Abi ben hukuken zaten haklıyım ama yine de sen söyle nasıl olacak?” Veyis Ateş şöyle cevap veriyor; “Önce senin samimiyetini göstermeni bekliyorlar…” SBK ise; “Nasıl göstereceğim abi?” Veyis; “Talep ettikleri meblağı yollayacaksın“ diyor. SBK da; “Abi diyelim yolladım 10 milyon Euro… Peki ya sonra bu insanlara ulaşamazsak… Ne olacak o zaman?” diye soruyor… Veyis de diyor ki o zaman: “Hiç merak etme… Ben her iki tarafın da hakemi ve kefiliyim. Para, iş bitene kadar bende duracak!”

Kaydın dinlediği kısmın kelimesi kelimesine bu kadar olduğunu ifade eden Yılman, şu çağrıyı yaptı:

Benim dinlediğim kısım kelimesi kelimesine olmasa da bu kadar… Şimdi iki çağrım var: Birincisi Sezgin Baran Korkmaz'a; “Suçsuzsan ve dürüstsen… Cesur davran ve bana dinlettiğin kaydı ya kamuoyuyla paylaş ya da Cumhuriyet Başsavcılığı’na avukatın vasıtasıyla ilet…

Sonra da memlekete gelip, yargı önünde kendi açıklamalarını, savunmalarını yap ve aklan! Ki bence sana bu yakışır… İkinci çağrım ise Veyis Ateş'e: Veyis…

Kamuoyu önüne çıkan bir televizyoncu olarak bu vahim iddiaları suskunlukla geçiştiremezsin ve zamana bırakıp unutturamazsın! Bu kayıtta geçen konuşmalar hakkında açıklaman nedir? Ya çık açıklamanı yap, yapamıyorsan da o halde bu mesleği ona değer veren insanlardan özür dileyerek hemen bırak!

 

Habertürk, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU