"Beyaz melekler" 14 aydır gece-gündüz çalışıyor... Türk Hemşireler Derneği Genel Başkanı Prof. Çelik: Biz değerliyiz çünkü hayat kurtarıyoruz

Türk Hemşireler Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Sevilay Şenol Çelik, 12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü dolayısıyla konuştu: "Haftada 180-190 saat çalışan meslektaşlarımız oldu"

Sağlık çalışanları koronavirüsle mücadele sürecinde etkin bir biçimde en ön saflarda yer alıyor / Fotoğraf: Getty Images

Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele etmek için gece gündüz demeden insanlara şifa olabilmek için çalışanların bir kesimi de hemşireler.

"Beyaz melekler", koronavirüsle mücadele sürecinde etkin bir biçimde en ön saflarda yer alıyor.

Görev gereği hastalarla en yakın temasta bulunan hemşireler; kan alma, ilaç verme, solunum cihazıyla ilgili işlemler, hastaya pozisyon verme ve bulguları ölçme gibi faaliyetlerle şifa dağıtmak amacıyla fedakarca çalışıyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)


İnsanların birbirinden kaçtığı, birbirine yaklaşamadığı ve dokunamadığı pandemi günlerinde hemşireler, hastaların yakınında en büyük destekleyici olarak geniş kesimlerin takdirini topluyor.

Ancak uzun mesai saatleri, ağırlaşan çalışma ortamı koşulları, hasta sayısı ve kaygı ve endişelerinin artması "beyaz melekleri" tükenme noktasına getirdi.

"Mesleğin icrası ve uygulamasına yönelik sorunlar zaten vardı"

Türk Hemşireler Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Sevilay Şenol Çelik, 12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü vesilesiyle "beyaz meleklerin" yaşadığı zorlukları ve meslektaşlarının taleplerini Independent Türkçe'ye anlattı.

Çelik, pandemi öncesinde de hemşirelik mesleğiyle ilgili yönetim, icra ve özlük haklarıyla ilgili birçok sorun yaşadıklarını söyledi.

 

Sevilay Şenol Çelik
Sevilay Şenol Çelik / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

Pandemiyle birlikte sözkonusu alanlarda sorunların artarak derinleştiğini ve sorunlara yenilerin eklendiğini kaydeden Çelik, "Mesleğin icrasına ve uygulamasına yönelik sorunlar zaten vardı. Sayı eksikliği ve yöneticilerin hemşire insan gücü planlamasını yeterince yönetememesi gibi nedenlerden dolayı sahada da birçok sorun yaşandı" dedi.

Hemşirelerin bakmış oldukları hasta sayısındaki artış nedeniyle haftalık çalışma saatlerinin çok uzadığını belirten Çelik, "Haftada maksimum 48 saat çalışması gereken meslektaşlarımız 180-190 saat çalıştı. Aynı şekilde bakmış oldukları hasta sayısında da artış oldu. Örneğin bir yoğun bakım 3. basamak hemşiresi 1-2 hastaya bakması gerekirken bu sayı 5-6 hatta 10'a yakın hastaya bakmak durumunda kalıyor" diye konuştu.

"Açlık sınırının biraz üstündeki maaşlar iyileştirilmeli"

İlk başlarda koruyucu ekipmanla ilgili sıkıntıların da yaşandığını ifade eden Çelik, yoğun bakımlardaki hemşire sayısının yetersizliği nedeniyle servislerde çalışan deneyimsiz hemşirelerin yoğun bakım ünitelerine yönlendirildiğini belirtti.

Koruyucu sağlık hizmetlerine yatırım ve hemşire iş gücünün YÖK, sağlık bakanlığı ve sağlık meslek örgütleriyle birlikte planlanmasını isteyen Çelik, meslektaşlarının taleplerini şöyle sıraladı:

"Açlık sınırının biraz üstünde maaş alan meslektaşlarımızın özlük hakları düzeltilmeli. Ek ödenek, performans ve döner sermaye gibi ödeme sistemi tamamen kaldırılıp insanca yaşanabilecek bir maaş verilmeli. Vaat edilen 3600 ek göstergenin verilmesi, 4B ile 4C gibi güvencesiz kadroların 4A'ya dönüştürülmesi, fiili hizmet süresi zammının geriye dönük hesaplanması, üniversitelerde öğrenci kontenjanının belirlenmesi, özel kabin, okul hemşireliği ve öğrenim gören 2-3 sınıf öğrencilerin aşılanmasını istiyoruz."

 

koronavirüsle mücadele sürecinde etkin bir biçimde en ön saflarda yer alıyor
Sağlık çalışanları koronavirüsle mücadele sürecinde etkin bir biçimde en ön saflarda yer alıyor / Fotoğraf: Twitter

 

 "Atama bekleyen 100 bin civarında hemşire var"

"Pandemi nedeniyle istifa etmek ve emekliliğe ayrılmak isteyen hemşire oldu mu?" sorusuna Prof. Dr. Çelik, şu yanıtı verdi: 

 "Bildiğimiz, duyduğumuz ve dernekte birebir görüştüğümüz istifa eden ve emekliliğe ayrılmak isteyen meslektaşlarımız var. Ancak bakanlık ve Sosyal Güvenlik Kurumu konuya ilişkin açıklamada bulunmadığını için tam sayıyı bilmiyoruz. Sayının çok olmadığını söyleyebilirim. Farklı işlere yönelme fırsatları olmadığı için hemşirelikte çok istifa olmuyor. Çünkü bir hemşirelik bir geçim kaynağı."

Atama bekleyen 100 bin civarında hemşirenin olduğunu aktaran Çelik, ihtiyaç nedeniyle hepsinin bir an önce atamasının yapılması gerektiğini belirterek, "Gelişmiş ülkelerde her bin kişiye 5,10 hatta 15 hemşire düşerken Türkiye'de her bin kişiye 2 hemşire düşüyor. Dolayısıyla bu hemşireye ihtiyaç olduğunun bir göstergesi. Atama bekleyip heyecanla mesleğini yapmak isteyen 100 bini aşkın hemşire var. Bu sayı da yeterli olmayacak ama en azından var olan ihtiyacın bir kısmını karşılayacak" ifadelerini kullandı

 

koronavirüsle mücadele sürecinde etkin bir biçimde en ön saflarda yer alıyor
Sağlık çalışanları koronavirüsle mücadele sürecinde etkin bir biçimde en ön saflarda yer alıyor / Fotoğraf: Twitter

 

"Değerli, olduğumuzu hayat kurtarmaktan biliyoruz"

Yetkililere sorunların çözülmesi ve taleplerinin karşılanması çağrısında bulunan Çelik, "Halkımızdan kurallara riayet ederek sağlık çalışanlarını göz önünde bulundurmalarını istiyoruz. Herkes yakınlarına ve sevdiklerine gelecekte sağlıklı bir dünya bırakmak için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeli. Buna karar vericiler ve politikacılar da dahil" şeklinde konuştu.

Hemşirelik mesleğinin hayat kurtarması nedeniyle çok daha fazla değer verilmesi gerektiğini kaydeden Çelik, sözlerini şöyle tamamladı:

"İnsanlık var olduğundan beri yaşamını sürdürebilmesi için bakım ve yardıma ihtiyaç duymuştur. Bu bakım ve ihtiyacın en önemli unsurlardan biri de hemşirelerdir. Mesela salgın, Balkan ve Birinci Dünya Savaşı gibi olaylarda hemşirelerin ne yaptığı, nasıl hayat kurtardığı biliniyor. Biz hemşireler olarak kendimizi değerli görüyoruz çünkü hayat kurtarıyoruz. Değerli olduğumu hayat kurtarmaktan biliyoruz."
 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU