Kripto paralar Afrika için fırsat mı tehdit mi?

Yusuf Kenan Küçük Independent Türkçe için yazdı

Görsel: Twitter

Senegal asıllı Amerikalı rapçi Akon, geçtiğimiz yıl ağustos ayında anavatanı Senegal'de kendi adını taşıyan fütürist bir şehir kurmayı planladığını açıklamıştı. 

Akon ayrıca, sürdürülebilirliğin temel alınacağı bahsekonu akıllı şehirde "Akoin" adlı bir kripto para kullanılacağını duyurmuştu. 

Togo'lu eski futbolcu Donaldson Sackey de Sahra-altı Afrika ülkelerinde bankacılık hizmetlerine ulaşamayan ve yetişkin nüfusun yarısından fazlasını oluşturan gruba alternatif bir çözüm sunmak istediğini, bu çerçevede "Timeless Capital Coin"i kripto para piyasasına sürdüğünü ifade etmişti.

Akıbetleri henüz belirsiz olmakla birlikte sözkonusu iki proje, dünya genelinde kripto paralara gün geçtikçe artan ilgiden Afrika'nın da nasibini aldığının küçük birer göstergesi. 

Bilindiği üzere kripto paralar ilk olarak 2008 yılındaki küresel finans krizinin de etkisiyle ortaya çıktı. 

Türünün ilk örneği ve halen de dijital/kripto paralar arasında açık ara lider konumda bulunan Bitcoin 2011 ve 2013 yıllarında muazzam bir şekilde değer kazandı. 

Bu gelişme başka kripto paraların da piyasaya girmesinde belirleyici oldu. 

Nitekim halihazırda dünya genelinde 9 binin üzerinde kripto para ve bu paraların el değiştirdiği 3 bin 500'ün üzerinde kripto para borsası bulunuyor. 

Microsoft, Tesla ve Starbucks gibi küresel firmalar kripto paralarla ödeme kabul ederken, Visa and Mastercard da müşterilerine kripto para bazlı kartlar veriyor. 


Afrika'daki durum

Kripto paralar dünyanın geri kalanında olduğu gibi Afrika ülkelerinde de gittikçe yaygınlaşıyor. 

Kıtada her yıl onlarca yeni kripto para oluşturuluyor. Bu bağlamda, Nijeryalı bir girişimci tarafından oluşturulan "Kobocoin"den Kamerun'daki ayrılıkçı Ambazonia bölgesinin bağımsızlık idealinin desteklenmesi için geliştirilen Ambacoin'a kadar geniş bir yelpazede kripto para örnekleri zikretmek mümkün.

Ayrıca, kripto paraların ve "blockchain" teknolojisinin tanınırlığının artırılmasına yönelik olarak Afrika'da her yıl konferanslar düzenleniyor. 

Kripto paralara ilişkin veriler ve analizler yayımlayan "Chainalysis"e göre Kenya, Güney Afrika ve Nijerya dünya genelinde kripto paraları benimseme oranı en yüksek 10 ülke arasında yeralıyor. 

Kıta ülkelerinin gerçekleştirdiği toplam kripto para trafiği her yıl katlanarak artıyor.  
 

Chainalysis.jpg
Kaynak: Chainalysis.com

 

Koronavirüs salgını dönemindeki kapanma kararlarının da bu artışa katkıda bulunduğu, Afrika ülkelerindeki işlem hacminin 2020 Mart-Haziran ayları arasında iki katına çıktığı biliniyor. 

Trendin bu şekilde devam etmesi halinde Afrika'nın önümüzdeki dönemde küresel çapta önemli bir kripto para işlemleri merkezi olabileceği tahmin ediliyor. 

Ancak kripto para kullanımı konusunda kıtanın önemli bir farkı var: dünyanın diğer bölgelerinde kripto paralar finansal işlemlerde, Afrika'da ise daha çok ticari işlemlerde kullanılıyor. 

Bu da kripto paraların ekonomik faaliyetlerde değişim aracı olma fonksiyonunu güçlendiriyor. 


Afrika'daki ilginin nedenleri 

Kıtada kripto paralara rağbet edilmesinin en temel nedeni Afrika ülkelerinin büyük çoğunluğu itibarıyla makroekonomik istikrar sorunu yaşamaları. 

Yüksek enflasyona bağlı olarak ulusal para birimlerinin değer kaybetmesi, birey ve şirketleri ellerindeki varlıkların değerini korumak için önlem almaya zorluyor. 

Örneğin Zimbabve'de 2008-2009 yıllarında yaşanan hiper-enflasyon halkın ulusal para birimi olan Zimbabve dolarını fiilen terk ederek günlük alışverişlerinde dahi döviz kullanmasıyla sonuçlanmıştı. 

2019 ve 2020 yılında enflasyonun yeniden fırladığı Zimbabve'de bu defa kripto paraların önemli bir alternatif olarak ortaya çıktığı görülüyor.

Nijerya'da da kripto paralara olan ilginin son dönemde artmasında ulusal para "naria"nın yüzde 24 oranında devalüe edilmesinin ve ülkedeki döviz kıtlığının etkisi olduğu biliniyor.

Zira ekonomik kriz durumlarında uluslararası konvertibilitesi olan dövizi bulmak mümkün olmuyor. 

Devletler piyasadaki dövize el koyuyor veya kullanımını büyük ölçüde sınırlandırıyor. 

Kıta üzerinde örnekleri kolaylıkla çoğaltılabilecek bu ve benzeri politikalar nedeniyle kripto paralar, kötü ekonomi yönetimi içerisinde varlıklarını korumaya çalışan Afrikalı birey ve şirketler için güvenli bir liman haline geliyor.  

İkinci önemli neden kıta ülkelerinde finans ve bankacılık sistemlerinin gelişmemiş olması. 

Sahra-altı Afrika'da 18 yaş üstü nüfusun yarısından fazlasının bir banka hesabı bulunmuyor. 

Bu sorunu aşmak amacıyla telefon hattı üzerinden para transferi olarak tanımlayabileceğimiz "mobil para" sistemi 2007 yılından bu yana kıtada yaygın bir şekilde kullanılıyor. 

Dünya genelindeki mobil para kullanımının yüzde 60'ı Afrika'da gerçekleşiyor. 

İşte mobil paralardan kaynaklı bu aşinalık kripto paraların Afrika'da daha kolay benimsenmesini sağlıyor. 

Kripto paralar kullanıcılarına ayrıca, mobil paralarda bulunmayan değer saklama özelliği de sunuyor.  
 

Reuters.jpg
Lagos'da Bitcoin bankomatından kripto para satın alan bir Nijeryalı / Fotoğraf: Seun Sanni/ Reuters

 

Öte yandan, Afrikalıların büyük bir çoğunluğunun kredi çekmek gibi temel bankacılık hizmetlerinden yararlanması pek mümkün olmuyor. 

Çünkü Sahra-altı Afrika ülkelerinde her 10 kişiden 9'u kayıt dışı çalışıyor ve Nijerya örneğinde olduğu gibi gayrı safi milli hasılanın üçte ikisi kayıt dışı ekonomiden kaynaklanıyor. 

Bu çerçevede ekonomik faaliyetlerini resmi olarak ispat edemeyen kişi ve işletmeler bankalardan kredi alamıyor. 

Bu şartlar altında kripto paralar, Afrikalı küçük işletme sahiplerinin gün geçtikçe bankası, kredi kaynağı ve ulusal ve uluslararası para transfer mekanizması haline geliyor. 

Son olarak tüm dünyada olduğu gibi Afrika'da da kolay yoldan para kazanarak geçim sağlamak, mümkünse zengin olmak isteyen belli bir kesim kripto paralara yöneliyor. 

İşsizliğin yüksek olduğu ve işsizlik sigortası gibi sosyal güvencelerin çok kısıtlı olduğu Afrika ülkelerinde özellikle gençler, riskli olmasına rağmen kripto paraları önemli bir yatırım ve zenginleşme yöntemi olarak görüyor. 

Şu hususu zikretmekte de fayda var: Kripto paraların düşük maliyetli olması dolayısıyla "işçi dövizleri"nin transferi için de kullanılması, kıta ülkelerinde kripto para kullanım istatistiklerini şişiren bir faktör. 

Herhalükarda bu husus, kripto paraların kıtaya gittikçe daha fazla nüfuz ettiği gerçeğini değiştirmiyor. 

Koronavirüs salgınının ekonomik etkilerinin kıtada kripto para kullanımını daha artırması bekleniyor. 

Çünkü bu dönemde ekonomik zorluk yaşayan Afrika ülkelerinde ulusal paraların değer kaybediyor oluşu, küçük işletmelerin uluslararası konvertibilitesi yüksek dolar veya avro bulmakta zorlanması, istihdam olanaklarının da azaldığı ortamda insanların geçimlerini sağlamak zorunda olması, zaten belli bir popülarite yakalamış olan kripto paraların daha fazla rağbet görmesine yol açıyor. 


Sorunlar

Kripto paralara artan ilgi, bu sektörün sorunlardan azade olduğu anlamına gelmiyor. 

En başta volatilitesi çok yüksek olan kripto paralar, yatırımcılarının yüzünü zaman zaman güldürdüğü gibi, onları ekonomik yıkıma da götürebiliyor.

İkincisi, Afrika ülkelerinin büyük çoğunluğunda kripto paralar konusunda yasal bir düzenleme henüz yok. 

Bu konuda en fazla mesafe kaydettiği söylenebilecek Nijerya, Kenya ve Güney Afrika'da dahi kapsamlı bir kanuni çerçeve bulunmuyor. 

Üstelik, Güney Afrika da ülkeden sermaye kaçırılması için kullanıldığı gerekçesiyle kripto paralara mesafeli duruyor. 

Benzer şekilde Nijerya Merkez Bankası, nisan ayı içerisinde aldığı bir kararla ticari bankalara, kripto para transferi için kullanılan hesaplarının kapatılması talimatı verdi. 

Bu tür kararlar ülkedeki kripto para piyasasını baltalama ve yatırımcılarını mağdur etme riski oluşturuyor. 

Diğer bir husus ise finansal okuryazarlığın kısıtlı olması. 

Birçok yatırımcı, cazibesi yüksek olması nedeniyle kulaktan dolma bilgilerle kripto paralara yatırım yapıyor. 

Bu anlamda, kripto para olduğunu iddia edip gerçekte bir "saadet zinciri" olan girişimler ile müşterilerini dolandırmak isteyen kripto para borsaları en büyük iki tehdit konumunda. 

Nitekim, ülkemizdeki Thodex dolandırıcılığına benzer şekilde Güney Afrika merkezli "Mirror Trading International" adlı kripto para borsası sahipleri, geçtiğimiz yıl müşterilerinin yarım milyar doların üzerindeki varlıklarını çaldı.

Bu olay 2020 yılının en büyük kripto para dolandırıcılığı olarak kayıtlara geçti.
 

afdb.jpg
Fotoğraf: afdb.org

 

Fırsatlar

Çok riskli bir değişim ve değer saklama aracı olmasına rağmen kripto paralar, Afrika halkları ve ülkeleri için önemli fırsatlar da sunuyor. 

Bunlardan belki de en önemlisi, yukarıda kısaca değindiğimiz kayıt dışı ekonomik faaliyet gösteren birey ve işletmelerin bankacılık, kredi ve dövize erişim gibi sorunlarına çözüm getirme potansiyeli. 

Reuters'a göre Afrikalı girişimciler şimdiden yurtdışındaki tedarikçilerine kripto paralarla ödeme yapmaya başlamış durumda. 

Buna bağlı olarak kripto paralar, 1 Ocak 2021 tarihinde yürürlüğe giren Afrika Kıtasal Serbest Ticaret Anlaşması'nın uygulanmasını önemli ölçüde kolaylaştırabilir ve kıta içi ticaretin artmasında çarpan etkisi yapabilir. 

Ancak bunun gerçekleşebilmesi Afrika Birliği ve üye ülkelerin kıta içi ticarette ödeme belgesi ibrazı gibi hususları kripto paralarla ticarete olanak verecek şekilde özgürlükçü ve bir şekilde düzenlemesinden geçiyor. 

Diğer taraftan, kayıt dışı sektörün önünü açacak ve kıta içi ticareti kolaylaştıracak kripto paralar, Afrika'nın kronik problemlerinden olan yoksulluğun azaltılmasına da katkı yapabilir. 

Zira kayıt dışı ekonominin devasa olduğu Sahra-altı Afrika ülkelerinde bu sektörde faaliyet gösterenler ağırlıklı olarak yoksul ve dar gelirlilerden oluşuyor. 

Dolayısıyla kayıt dışılığın meydana getirdiği bazı yapısal engelleri ortadan kaldıracak kripto paralar, yoksulluğu azaltarak kıtanın kalkınmasında önemli bir rol oynayabilir. 

Netice itibarıyla kripto paraların gelecekte ne yöne evrileceği şimdilik bir muamma. 

Fakat hükümetlerin kendilerinden beklenen ekonomik güvenceleri tesis edemediği, yoksulluk sorununa çözüm bulamadığı ve para politikası manipülasyonlarıyla bireylerin mülkiyet haklarını ihlal ettiği Afrika'da kripto paralara olan ilginin artması daha yüksek bir olasılık. 

Bu itibarla, dünya genelinde finansal bir devrime yol açacağı dillendirilen bu değişim ve yatırım aracının doğru yöneltilmesi için Afrika ülkelerinin, bir taraftan kripto paraların ülke içi ve uluslararası ticarette kullanımını özgürlükçü bir anlayışla düzenlerken, diğer taraftan yatırımcılarını korumaya yönelik tedbirler alması gerekmekte. 

Beklenen devrim gerçekleşmese dahi Afrika ülkeleri, ancak bu sayede kripto para olgusunu kıta halklarının refah düzeyinin artırılması istikametinde bir avantaja dönüştürebilir.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU