Bilim insanları, şehir yaşamını doğaya tercih eden kişilerin "psikopat" olma ihtimalinin daha yüksek olduğunu ortaya koydu.

Derby Üniversitesi'nden adli psikologlar, 539 Britanyalının iki farklı çalışmada toplanan verilerini analiz etti. Bu çalışmalarda katılımcılar şehir, banliyö ve kırsal bölgelerin hangisinde yaşamayı tercih ettiğini açıklamıştı. Bireylerin kişilik özelliklerini ve doğayla ilişkilerini saptamak için de anket yapılmıştı.

Journal of Environmental Psychology adlı hakemli bilim dergisinde yayımlanan bulgular, sadizm veya narsisizm gibi kişilik özelliklerinin şehir yaşamını tercih etmeyle ilişkili olduğunu gösterdi. Araştırma ekibi, doğayla bağlantısı olmadığını düşünen kişilerin "karanlık" kişilik özelliklerine sahip olma ihtimalinin daha yüksek olduğunu da buldu.

Araştırma ekibi makalede "Psikopati, doğaya bağlılıkla ters orantılıdır" diye yazdı.

"Doğayla ilişkimizdeki problemler hızlı tempolu yaşam sebebiyle gittikçe artıyor" diyen araştırmanın yazarlarından Dean Fido, sözlerini şöyle sürdürdü:

Ancak doğayı seven kişilerin daha sağlıklı olduğunu, başkalarına karşı empatiyle yaklaştığını; stresten, anksiyeteden ve depresyondan daha az mustarip olduğunu biliyoruz. Bu bireylerin, psikopati gibi doğası gereği daha 'karanlık' algılanan kişilik özelliklerini pek barındırmadığını görüyoruz.

Öte yandan Fido, psikopatlık eğilimlerinin her zaman "sapkın ve tehlikeli" olmadığını söyledi ve bu durumu şöyle açıkladı:

Zira fazlasıyla psikopati özellikleri gösteren pek çok insan, baskı altında sakin kalabilme ve duygusal olmayan kararlar verme kabiliyetleri sayesinde tıpta (örneğin cerrahlar) ve orduda görev alıyor.

Peki şehirde yaşayanlar doğayla bağları olmadığı için mi daha psikopat oluyor yoksa doğanın eksikliği mi bu kişilerde psikopatlık özelliklerinin görülmesine yol açıyor? Araştırmacılar bu soruların cevabını bilmiyor ve bu konuda daha fazla çalışması yapılması gerektiğine işaret ediyor.

Independent Türkçe, PsyPost

Derleyen: Uğurcan Yıldız