Türkiye'nin iklim raporu: Önlem alınmazsa bir yılın 200 günü sıcak geçecek

Tarım ve Orman Bakanlığı, iklim değişikliği ve kuraklık riskiyle ilgili hazırladığı bir rapora göre, 2120'de bir yılın 200 günü sıcak geçecek. Önlem alınmazsa orman yangınları ve su krizleri de yaşanabilir

Fotoğraf: AA

Tarım ve Orman Bakanlığı, iklim değişikliği ve kuraklık riskiyle ilgili Türkiye’ye özgü 2120 yılına yönelik senaryo hazırladı.

Rapora hakkında bilgi veren Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, önlem alınmazsa yüzyıl sonra Güney ve Doğu Anadolu’da bir yılda 200 günün sıcak dalgası altında geçeceğini vurguladı.

"Daha çok orman yangını yaşanabilir"

Hürriyet gazetesinden Bülent Sarıoğlu'nun haberine göre Özkaldı, TBMM Küresel İklim Değişikliğini Araştırma Komisyonu’nda, "Türkiye’de gelecekteki beklenti, ortalama sıcaklıkların ciddi oranda, 1 ila 2 derece artması. Güney ve batı bölgelerde sıcaklık artışı en fazla yaz aylarında yaşanacak. En fazla Ege ve Akdeniz kıyıları ile Güneydoğu, Doğu bölgeleri olmak üzere toplam yağışlarda genel olarak azalma söz konusu. Karadeniz kıyılarında buna mukabil 150 milimetreye varan yağış artışları var" değerlendirmesinde bulundu.

Doğu ve güneydoğuda sıcak hava dalgası beklenen gün sayısının yüz yıl sonunda yılda 200 güne çıkabileceğinin öngörüldüğünü ifade eden Özkaldı, "Sıcak hava dalgalarındaki artış orman yangınları riskini de maalesef artırıyor. Kar örtüsünde azalmalar su stresini artıracak. Fırat, Dicle ve Konya kapalı havzalarında su açığı öngörülüyor. Doğu Karadeniz ve Çoruh havzalarında su fazlası öngörülüyor" diye konuştu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Su stresi altındayız"

Özkaldı, Türkiye'nin yarı iklim bölgesinde olduğunu belirterek şunları kaydetti:

Yağışlardan yıllık toplam kullanılabilir 112 milyar metreküp suyumuz var. Kişi başına bugün itibarıyla bin 347 metreküp su düşmektedir. 2070’de bin 40 metreküp kişi başına su miktarı olacağı göz önüne alınıyor. Dünya skalasına baktığımızda bin ile bin 700 arasındaki miktarı ‘su stresi yaşayan ülkeler’ olarak adlandırıyoruz. Bu 112 milyar metreküpün şu an itibarıyla 57 milyar metreküpünü kullanıyoruz. Mevcut durumda 5 havzada su kıtlığı, 4 havzada da mutlak su kıtlığı öngörülüyor. 2050’de 6 havzada su kıtlığı, 7 havzada da mutlak su kıtlığı öngörülüyor. Yapılaşma durumu içme suyu kaynaklarına baskı oluşturuyor. Bunu önlemek için çalışmalar yapılıyor. Su kanunu çıksın istiyoruz. Taslak 6 bölümden, 30 maddeden oluşuyor. Burada suyun hukuki niteliği, su yönetim ilkeleri, kaynakların korunması, yetki, sorumluluk, yasak fiiller ve cezalar yer alıyor.

Ayılar daha az uyuyor

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Bulut iklim değişikliğinin etkisiyle ayıların kış uykusunun kısaldığını söyledi. 

Türkiye’de istilacı bazı bitki ve hayvan türlerinin yayıldığını belirten Bulut, Ankara, İstanbul ve İzmir’de görülen yeşil papağan, İzmir, Antalya ve Mersin’de kırmızı yanaklı su kaplumbağası, Meriç ve Aras nehirlerinde su maymunu, Acıgöl’de Doğu Amerika sivrisinek balığına karşı mücadele verildiğini kaydetti.

 

Independent Türkçe, Hürriyet

DAHA FAZLA HABER OKU