Yeni Şafak yazarı: Ergenekon hala faaliyette mi?

"Bu bildiriyi hazırlayan Ergenekon’cuların bireysel mi yoksa örgüt adına mı hareket ettikleri soruşturulması önemli sanırım"

Fotoğraf: AA

Geçmişte Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı görevini yapan Yeni Şafak yazarı Bülent Orakoğlu, 104 emekli amiralin bildirisi hakkında kaleme aldığı yazıda “Ergenekon hala faaliyette mi?” sorusunu gündeme getirdi.

Orakoğlu, bugünkü köşe yazısında bildiriyi hazırlayan arasında Ergenekon ve Balyoz davaları nedeniyle yargılanan isimler olduğunu belirterek savcılara “TSK içinde diğer kuvvet komutanlıklarında bağlantı ve ilişkilerinin olup olmadığı Bir cunta yapılanması kurulup kurulmadığı şüphesiz soruşturulmalıdır” diyerek seslendi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Orakoğlu, şu görüşlerini dile getirdi:

Muhtırada Montrö Boğazlar Sözleşmesi tartışmaları ve Deniz İkmal Komutanı Tuğamiral Mehmet Sarı’nın “takke ve cübbe” giydiği bir fotoğrafının basına yansımasına ilişkin hükümete karşı darbe tehdidi içeren gece yarısı bir bildiri yayınlanmıştı. Ortalığı karıştıran darbe imalı, eski muhtıraları çağrıştıran bildiri nedeniyle terör savcısı düğmeye bastı ve peş peşe gözaltılar yaşandı. O gözaltıların perde arkasında bu bildiriyi hazırlayan ERGENEKON’cuların bireysel mi yoksa örgüt adına mı hareket ettikleri soruşturulması önemli sanırım.

Yargıtay, “Örgüt yok, delil yok” demişti

Yargıtay 16. Ceza Dairesi; yapılan bir ihbar üzerine soruşturması Haziran 2007'de başlayan; 23 iddianameden oluşan birleştirilmiş davası yaklaşık beş yıl süren; 274 sanığı arasında Genelkurmay Başkanı'ndan ordu komutanları ve Emniyet Özel Harekât Daire Başkanvekili'ne, gazetecilerden siyasetçilere çok sayıda isim olan Ergenekon davasında tarihi önem taşıyan kararını 2016 yılında açıklamıştı.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi, soruşturması Ümraniye'deki bir gecekonduda 12 Haziran 2007'de 27 el bombası ele geçirilmesiyle başlayan 275 sanıklı Ergenekon davasında, "örgüt yok, hukuka aykırı deliller var" hükmüne vararak İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararını hem usul, hem de esas bakımından bozmuştu.

 Yargıtay'ın usul ve esastan bozduğu dokuz yıllık dava ve soruşturma sürecinde; aralarında Cumhuriyet Gazetesi yayın Kurulu Başkanı İlhan Selçuk, araştırmacı Erhan Göksel, eski MİT görevlisi Kaşif Kozinoğlu Yarbay Ali Tatar ve "Ergenekon'un kasası olduğu iddiasıyla" hapsedilen Kuddisi Okkır'ın da bulunduğu 18 kişi hayatını kaybetmişti.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi Başkanı Eyüp Yeşil, tarihi kararı açıklarken, "Bir kuzudan üç post çıkarılmış" sözleriyle Türkiye'nin son on yılına damgasını vuran ve 23 iddianameden oluşan Ergenekon davası sürecine tepki göstermişti.

 

AA, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU