Sanatçı Emre Kınay: İktidarı ve muhalefeti, meslek tanımı yapmadı; Türk tiyatrosu yok olma tehlikesiyle karşı karşıya

"Dünya Tiyatro Günü"nde pandeminin sektörel etkilerini, Duru Tiyatro'nun kurucusu, sanat yönetmeni ve oyuncu Kınay ile konuştuk. İktidarı ve muhalefeti eleştiren Kınay'a göre ekonomi paketlerinin benzeri, kültür-sanat alanında da hazırlanmalı

Kınay: 17 yıllık tiyatro ile yeni açılan, aynı kategoride değerlendirildi / Kolaj: Independent Türkçe

Bugün, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü…

Ancak tiyatro emekçileri bugünü, hiç olmadığı kadar buruk geçiriyor.

Zira koronavirüs salgınından en çok etkilenen grupların başında onlar geliyor.

Türkiye'de 400'e yakın özel tiyatroda görev yapan kişilerin büyük bölümü, bir yıldır işsiz.

Bazı oyunlar dijitalde seyirciyle buluşturulsa da sayı sembolik, gelir ise fatura ödemeye bile yetmiyor.

Kültür-sanat alanının en önemli kollarından biri olan tiyatro, can çekişiyor.

27 Mart Dünya Tiyatro Günü'nde Duru Tiyatro'nun kurucusu, sanat yönetmeni ve oyuncu Emre Kınay'la pandemi sürecinde sektör emekçilerinin çektiği sıkıntıları ve çıkış yollarının neler olabileceğini konuştuk.

Kınay'a göre, Türk tiyatrosu ilk defa yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.

Bir kızgınlık ve öfke durumunun sözkonusu olduğunu dile getiren Kınay, ülkede ekonomik, sosyal ve kültürel pek çok sorun varken, her şeyin halledilmiş gibi davranılmasını çok üzücü bulduğunu söyledi.

"İdare, 'İt ürür, kervan yürür' mantığıyla bildiğini okuyor, aklımızla dalga geçiliyor"

Tiyatrocular gibi müzisyenlerin de zorda olduğunu belirten Kınay, bu meslek dalından 130'a yakın kişinin intihar ettiğini hatırlattı.

Kınay sözlerini, "Restoran sahipleri ya mekanlarını sattı ya da birikimlerini tüketti. Kısacası, ortada yaşam hakkına saygısızlık olduğu kesin! İnsan olarak onuruma dokunan şey, aklımızla dalga geçiliyor olunması. İdarenin, 'İt ürür, kervan yürür' mantığıyla bildiğini okuması. Bu, dünyadaki hiçbir tanımın içine girmiyor!" diye konuştu. 

"Kültür Bakanı bir şeyler yapmaya çalıştı"

13 Mart 2020'de, henüz merkezi hükümet herhangi bir kapama yapmadan önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) şehir tiyatrolarını kapattığını hatırlatan Kınay, "Metro, metrobüs, her şey çalışırken önce tiyatrolardan başlandı. Unutmayalım ki, tiyatronun işi hafıza açmak, hatırlatmaktır. İnsanlar sokakta, pazarda, parkta gezdi, aldıkları virüsü eve getirdi, ailelerine bulaştırdı. Bunun adı önlem değildi, hepimiz dürüst olalım Yazın Ayasofya ibadete açıldı, başka hiçbir yer açılmadı! İktidar bize destek olmadı. Kültür Bakanlığı ticari bir anlaşma yaptı, o kadar. Kültür Bakanı (Mehmet Nuri Ersoy) bir şeyler yapmaya çalıştı ama elinden bu kadarı geldi" ifadelerini kullandı. 

"İktidarı, muhalefeti, meslek tanımı yapmadı; bu eleştiri bütün siyaset kurumuna"

Merkezi hükümetin kültür-sanat alanındaki desteklerinin yetersiz olduğu yorumunu yapan Kınay'ın eleştirilerinden muhalefet de nasibini aldı:

İktidarı, muhalefeti, meslek tanımı yapmadı. 'Türkiye'de tiyatro çok da gerekli değil, kendi çabalarınızla yapabiliyorsanız yapın' anlayışı geçerli. Bu eleştiri bütün siyaset kurumunadır, sağından soluna, iktidarından muhalefetine, dün kurulmuşundan 100 yıldır var olana… Günü kurtarmak için, festivali düzenlemek, yazı geçirmek için ve tüm bunları oya dönüştürmek için sanatı kullanmaya çalışıyorsunuz.

"Tek görevleri salı grup toplantılarında konuşmak mı?"

"Herkes kendi mahallesinde yer alan, kendine yakın olanı koruyor. Yetkisi olan herkes bunu yapıyor. Sadece iktidarda değil, muhalefette de aynı şey söz konusu" diyen Emre Kınay, muhalefete, "Tek görevleri, salı grup toplantılarında konuşmak mı?" diyerek seslendi.

"Avrupa'da pandemi sürecinde sahne sanatçılarına 3,5 milyon euroluk ödenek sağlandı"

Farklı ülkelerden örnekler veren oyuncu, dünya genelinde 2 milyon 300 bin sahne sanatları çalışanı bulunduğunu, Avrupa'da pandemi sürecinde bu kişilere 3,5 milyon euroluk ödenek sağlanarak, "Evde kalın" denildiğini, Türkiye'de ise tiyatro emekçilerinin desteksiz bırakıldığını dile getirdi.

Tiyatro emekçilerinin çaresizlik içinde bırakıldığını savunan Kınay, "Dünyanın hiçbir muasır medeniyet ülkesinde bu uygulama yok! Bunu yabancı meslektaşlarımıza anlattığımızda dehşet işinde kalıyorlar" yorumunu yaptı.

"Aptal yerine koyulma hissi var"

Kınay sözlerini, "Biz hem bunu yapmıyoruz hem de Avrupa'nın en ileri toplumu gibi davranıyoruz. İnsan aklıyla oynanıyormuş hissi, aptal yerine koyulma hissi var" diyerek sürdürdü.

 

Emre Kınay Twitter. 1emrekkinay. jpg
Emre Kınay ile Esra Kızıldoğan'ın oynadığı "Yüzleşme" adlı tiyatro oyunu bu akşam saat 21.00'de dijital platformda sahnelenecek. Oyunun gelirinin bir bölümü, Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği'ne (UCİM) aktarılacak / Fotoğraf: Twitter / @1emrekkinay

 

"Millet ekonomik sıkıntı çekerken, bir de tiyatroya mı gelecek?"

Mevut süreçte halktan tiyatroya gitmesini beklemenin de "akıl dışı" olduğunu savunan Kınay, "Millet ekonomik sıkıntı çekerken, bir de tiyatroya mı gelecek? Akşam sokağa çıkma yasağı sürerken, tiyatroya nasıl gelirler? 20.00'de kapanırken her yer, millet işten çıkıp nereye yetişecek?" diye sordu.

"15 sigortalı çalışanı olan tiyatro ile günü birlik tiyatro, aynı kategoride değerlendirildi"

30 yılı aşkın süredir tiyatro alanına emek veren Emre Kınay, tüm tiyatroların aynı kategorideymiş gibi değerlendirilmesini tepki gösterdi.

Kınay; personel çalıştıran, teknik yatırım yapan tiyatroların, sigortalı çalışanı olmayan tiyatrolarla bir tutulmasını ise şu sözlerle eleştirdi:

17 yıldır yüzlerce ödül almış, Türkiye'nin dört bir yanına turneye gitmiş tiyatro ile yeni açılmış tiyatro, aynı kategoride değerlendirildi. Sigortalı 15 kişiyi çalıştıran tiyatro ile sadece oyun gününde bir günlük kira ödeyen, 3 kişinin çalıştığı tiyatro birmiş gibi davranıldı!

"'Ağam, paşam' diyenlerin, 'ben sizinle aynı mahalledeyim' diyenlerin sorunları çözülüyor"

Devlet tiyatrolarının personelini maaşsız bırakmamasına değinen Kınay, kültür müdürlüklerinin de benzer uygulamalarda bulunabileceğini ifade etti ve ekledi:

'Ağam, paşam' diyenlerin, 'ben sizinle aynı mahalledeyim' diyenlerin sorunları çözülüyor. Bu da Türk tiyatrosundakilerin yüzde 10'unun, bilemediniz yüzde 20'sinin sorununun çözülmesi, geri kalanın ise kendi başının çaresine bakması anlamına geliyor.

 

"Tiyatro sahipleri olarak gırtlağımıza kadar borç içindeyiz"

Tiyatro sahipleri olarak gırtlaklarına kadar borç içinde olduklarını ve yardım alamadıklarını öne süren Kınay, yalnızca Ziraat Bankası'ndan çok cüzî miktarda kredi kullanabildiklerini, onun dışında devletin kredi bakımından kendilerine destek olmadığını savundu.

"İş yapamadan kirayı nasıl ödeyeceğiz?"

Duru Tiyatro'nun da kurucusu olan Emre Kınay, geçen sene aylarca iş yapamadıklarını, kasım ayından beri yeniden kapalı durumda olduklarını, bu durumda hala kendilerinden kira ödenmesinin istendiğini belirterek, "İş yapmadan nasıl ödeyeceğiz" sorusunu sordu.

50 yaşındaki oyuncu, "Kendi malımızı, mülkümüzü ipotek ettirdik, yılların birikimini kullandık, elimizdekini tükettik" derken; tiyatro ve konserlerin de aralarında bulunduğu sahne sanatlarından elde edilen, yıllık yaklaşık 400 milyon liralık vergiyi hatırlattı.

 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

 

"Ekonomi programı yazmaya emek verildiği gibi kültür-sanat programına emek verilmeli"

"Tiyatrocular için neler yapılabilirdi?" diye de sorduğumuz Kınay, çıkış yolunun, devletin ekonomi paketlerinin benzerini kültür-sanat alanında hazırlanmasından geçtiğini savunarak, "Bu ülke, tıpkı ekonomi programı yazmaya emek verdiği gibi kültür-sanat programı yapmaya emek vermeli" önerisinde bulundu.

"Binlerce kişi yan yana oturabiliyorsa, bizler neden tiyatro oyununda 1-2 saat oturamıyoruz?"

Son olarak miting ve kongrelere de değinen Emre Kınay, "Orada binlerce kişi yan yana oturabiliyorsa, bizler neden tiyatro oyununda 1-2 saat oturamıyoruz?" diye sordu.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU