ABD’nin Irak politikasını şekillendiren 4 öncelik

ABD Barış Enstitüsü tarafından sanal ortamda düzenlenen panele katılan Büyükelçi Tueller, “ABD’nin stratejik hedefleri Beyaz Saray’da birbirini takip eden yönetimlerin değişmesine rağmen sabittir" dedi

ABD’nin Bağdat Büyükelçisi Matthew Tueller, yeni ABD yönetiminin Irak’ta 4 önceliği bulunduğunu belirterek, bu öncelikleri “IŞİD ile mücadele ve bunun ışığında ABD güçlerinin Irak hükümetinin talebi üzerine Irak’ta bulunması, Irak hükümetinin yolsuzluk ve ekonomik zorlukların üstesinden gelmesi amacıyla desteklenmesi ve koronavirüs salgını ile iklim değişikliği kriziyle mücadele” şeklinde sıraladı.

ABD Barış Enstitüsü tarafından sanal ortamda düzenlenen panele katılan Büyükelçi Tueller, “ABD’nin stratejik hedefleri Beyaz Saray’da birbirini takip eden yönetimlerin değişmesine rağmen sabittir. Bununla birlikte pratik açıdan, bu ABD rejiminin meyvelerinden biri, her 4 veya 8 yılda bir zorluklara önceki yönetimden farklı gözlerle bakan yeni bir yönetimin gelmesidir. Bu gözler, karşılaştığımız bazı zorluklara yeni objektifler getiriyor. Fakat elbette burada devamlılık olacak. Çünkü ABD’nin, bu hayati önemdeki ülkeye olan ilgisi değişmeyecek” dedi.

“IŞİD’ı mağlup etmek, ABD’nin önceliği olmaya devam ediyor”

ABD’li büyükelçi konuşmasının devamında şunları kaydetti:

“Kovid-19 kriziyle mücadele, ekonomik yardımlar ve iklim değişikliği, Başkan Biden yönetiminin önceliklerinin başında geliyor. Biden yönetimi, sadece günlük binlerce hayatı kurtarmak için değil aynı zamanda ekonominin iyileşmesinde gerekli olduğu için salgını kontrol altına almaya çalışıyor. Bu çaba Ortadoğu’daki ekonomik büyüme ile uyumludur. Kontrol altına alınmaması halinde ülkelerin ulusal güvenliğini tehdit edecek olan koronavirüs sebebiyle ekonomik kriz ortaktır. Başkan Biden, iklim değişikliğinden daha uzun vadeli bir zorluğun olmadığının da farkında. Hepimiz iklim hedefleriyle ilgili çıtamızı yükseltmeliyiz. Paris Anlaşması’nın hedeflerine yönelik katkıların nasıl artırılacağı noktasında bölge ülkeleriyle birlikte çalışmaya bağlıyız. İklim değişikliği, halihazırda su kıtlığından ve artan içme suyu için yeterli sıcaklıklara sınırlı erişimden etkilenen Irak'ta gerçek bir sorundur. İklim değişikliği, halihazırda su kıtlığından etkilenen ve içme suyu için uygun sıcaklıklara sınırlı erişimi giderek artan Irak’ta gerçek bir sorundur. Kuraklık durumları da sürekli bir biçimde derinleşiyor. Aynı zamanda petrole dayalı ekonomisini çeşitlendirme ve reforma olan ihtiyacı giderek artan Irak’ın çabalarını destekliyoruz. Zira Irak, ekonomik reformla ilgili geçen yıl Ekim ayında Beyaz Belge’yi ve Ocak ayında reform uygulama planını sundu. Umarız bu reformlar kağıttan gerçeğe aktarılır ve somut bir gerçekliğe dönüşür." 

ABD’nin Bağdat Büyükelçisi Matthew Tueller ayrıca, "IŞİD’ı mağlup etmek, ABD’nin Irak’ta öncelikli güvenlik misyonu olmaya devam ediyor. Ocak ayında Bağdat’ta gerçekleşen çifte intihar saldırıları, terörün oluşturmaya devam ettiği tehdidin gerçekçi bir hatırlatıcısı oldu. Örgüt maddi olarak kaybetmesine rağmen, Irak’taki ABD güçlerinin varlığı, IŞİD örgütünü engellemek amacıyla Irak hükümetinin daveti üzerine Peşmerge dahil olmak üzere Irak Terörle Mücadele Kuvvetleri’ne danışmanlık ve destek sunmaya odaklanma hususunda sınırlı bir misyonu yerine getirmek içindir. IŞİD ve teröristlerin Irak halkını ve bölgesel güvenliği tehdit etmesini engellemede Irak hükümetine yardım etmek gerektiği sürece bu Amerikan varlığının korunması sürdürülmelidir. Irak’ın gelecek seçimleri, Irak demokrasisinde bir dönüm noktasını temsil ediyor. Seçimlerde etkin uluslararası denetim, seçim sürecine olan güveni güçlendirmede faydalı olacak ve 2018 seçimlerindeki düşük katılımın -ki bu durum İran ile müttefik partilerin Temsilciler Meclisi’nde kazanımlar elde etmesine yol açmıştı- tekrarlanmasını önleyecektir" dedi. 

“Yolsuzluk terör tehlikesiyle eşdeğer”

Irak’ın Washington Büyükelçisi Ferid Yasin de dünkü panelde yaptığı konuşmada Irak’taki yolsuzluk tehlikesine dikkat çekerek şunları kaydetti:

“Yolsuzluk terör tehlikesiyle eşdeğer. Zira ülke zorlu bir ekonomik ve mali durumla karşı karşıya. Çoğu Iraklı genç iş bulmakta zorluk çekiyor ve ülkede sunulan hizmetlerden olmaları gerektiği kadar memnun değil. Tüm bunların dışında, diğer tüm ülkeler gibi Kovid-19 hastalığından etkilendik. Silahlı gruplar ve ülke içinde yerinden edilenlerin kaldığı mülteci kamplarla ilgili her şeyin yanı sıra biz çatışma sonrası durumdayız. IŞİD’ın uyuyan hücreleri ve gezen gruplarıyla açık mücadele sürüyor. (Irak) özellikle ABD ve İran arasındaki gerginliklerin gölgesinde zor bir jeopolitik bağlamdan mustarip. Irak, çatışmaların merkezi olmayı değil, herkesi kazanmak istiyor. İran komşumuz ve ABD dostumuz. Bu, dikkate almamız gereken hakikatlerin çoğunu özetliyor. Çünkü her bir meselenin hakikati var. Irak, bölgede herhangi bir çatışmanın parçası olmaya hazır değil. Bağımsızlığımızın bir parçası ve egemenliğimizin bir vurgusu olarak, bölgede herhangi bir eksene karşı başka bir eksenin parçası olmayacağız. Bununla birlikte tüm dostlarımız arasında ABD, vazgeçilmez olarak tanımlananlar arasında yer alıyor.”

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU