Davutoğlu: Erdoğan, Bahçeli ile birlikte Türkiye'yi bir kez daha ekonomik iflasa sürüklemiştir

Davutoğlu konuşmasında, Cumhur İttifakı'nı eleştirerek, "İcat ettikleri ucube Cumhurbaşkanlığı Sistemine geçtikleri günden beri Türkiye’de bir tek gösterge iyiye gitmemiştir" dedi

Fotoğraf: Twitter

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, partisinin İstanbul Maltepe ilçe kongresinde açıklamalarda bulundu.

Ülke gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Davutoğlu, Cumhur İttifakı'nı eleştirerek, "Bu koalisyon iktidarının ülkemizi yönetemediğini açık bir şekilde göstermiştir" ifadesini kullandı

Cumhur İttifakı için "Cehalet İttifakı" tabirini kullanan Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP lideri Devlet Bahçeli'yi eleştirerek şunları kaydetti:

İcat ettikleri ucube Cumhurbaşkanlığı Sistemine geçtikleri günden beri Türkiye’de bir tek gösterge iyiye gitmemiştir. 2016’da yüzde 50 ile seçilmiş bir Başbakan’a karşı darbe yapan bu eski Türkiye kafası Türkiye’nin kişi başına gelirini 2004’e götürmüştür. Milli gelirimiz 300 milyar dolar azalmıştır. Bu koalisyon iktidarı eski Türkiye’yi her şeyiyle yeniden diriltmiştir. Buradan açıkça sesleniyorum: Bu Sn. Erdoğan, Türkiye’yi 20 yıl önce en büyük ekonomik iflasa sürüklemiş olan Sn. Bahçeli ile birlikte bir kez daha ekonomik iflasa sürüklemiştir, Açıkça söylüyorum, Bahçeli Türkiye’yi 20 yıl önce nasıl iflasa sürüklediyse bugün de ekonomik ve demokratik iflasa sürüklemişti.

"Aile en kutsal değerimizdir ve mutlak surette korunmalıdır"

Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden ayrılmasına da değinen Dvautoğlu, "Aile en kutsal değerimizdir ve mutlak surette korunmalıdır" dedi.

"Ancak ailenin korunması da kadının ve aile bireylerinin şiddete karşı korunması ile mümkündür" diye Davutoğlu, İstanbul Sözleşmesi'nden ayrılmak yerine tereddüt oluşturan maddeler için Avrupa Konseyi'ne gidilmesi gerektiğini belirtti.

Davutoğlu şunları kaydetti:

Gelecek Partisi olarak aile yapısının korunmasının vazgeçilmez ilkemiz olduğunu, Ermenistan örneğini de vererek, sözleşmenin böyle bir hüküm içermediğini, tereddütlerin giderilmesi için Hükümetin derhal Avrupa Konseyi’nin Venedik Komisyonu’na başvurarak Sözleşmenin eşcinselliğe yasal güvence sağlamadığına ilişkin görüş almasını kamuoyu önünde defalarca talep ve tavsiye ettik.

Yapılması gereken şuydu: İstanbul sözleşmesi ile ilgili kaygıları giderecek şekilde Avrupa Konseyi’ne müracaatta bulunmak ve alınacak cevabı sözleşmeye ek olarak onaylamak. Kadına ve aile bireylerine karşı şiddetle mücadele konusunda 6284 sayılı kanunu etkin bir şekilde uygulamak. Aile değerlerimizi koruma yönünde kapsamlı bir stratejiyi uygulamaya koymak

Ancak, iktidar bunları uygulamak yerine bir geceyarısı kararıyla şiddete uğrayan ve uğraması muhtemel kadınları tedirgin eden, toplumsal gerilimi artıran bir adım atmayı tercih etti.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU