Cezayir polisi üniversite öğrencilerini gözaltına aldı

Güvenlik güçleri ve öğrenciler arasında yaşanan çekişme sonrasında eylemciler, üniversite binasından ayrıldı

Üniversite öğrencilerinin, başkent Cezayir’in merkezinde 23 Şubat’ta düzenlediği protestolardan bir görüntü (AFP)

Cezayir güvenlik güçleri, halk hareketinin ikinci yıldönümünde üniversite öğrencilerini gözaltına aldı.

Hirak halk hareketi, ikinci yıldönümü münasebetiyle sokaklara geri dönerken Cezayir güvenlik güçleri, 23 Şubat’ta başkent Cezayir’de üniversite öğrencilerinin gösteri düzenlemesini engelledi. Uluslararası Af Örgütü Cezayir Ofisi yetkilileri ise ‘barışçıl aktivistleri bastırmayı durdurma’ çağrısı yaptı.

Üniversite öğrencilerinin, protestoların yeniden başlatılması için sosyal medya organlarında çağrı yapmaya başlaması sonrasında sabahın erken saatlerinden bu yana güvenlik güçleri, ‘Merkezi Üniversite’ çevresine konuşandı.

Güvenlik güçleri ve öğrenciler arasında yaşanan çekişme sonrasında eylemciler, üniversite binasından ayrıldı. Eylemciler, planlandığı üzere 3 km uzaklıktaki Şehitler Meydanı’na ulaşmak için sokaklara akın etti.

İki taraf arasında tartışmalar yaşanırken, daha sonra çok sayıda öğrenci gözaltına alındı. Polis araçlarının gösteri alanlarını daraltmak üzere yol kenarlarına dizilmesi, öğrencilerin eylemlerini düzenlemelerine engel oldu. Eylemciler, ‘Askeri değil, sivil bir devlet istiyoruz’ gibi halk hareketi döneminde attıkları sloganları tekrarladı. Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun’u, sivil ve askeri yetkilileri de sert şekilde eleştiren eylemciler, 22 Şubat 2019 tarihinde sokaklarda tırmanışa yol açan ‘köklü değişiklik’ taleplerini de yineledi.

Çevik kuvvet polisinin faaliyetlerinden, ‘öğrencilerin sokaklarda yürümelerine izin verilmemesi, başkentte ve ülkenin en büyük şehirlerindeki gösteri sahnelerinin tekrarından kaçınılması’ için katı talimatlar aldıkları açıkça görülüyordu.

Cezayir makamlarının, koronavirüs pandemisi nedeniyle 11 ay önce askıya alınan hareketin geri dönüşüne izin vermek istemediği herkes tarafından biliniyor. Bu bağlamda sokaklarda protesto girişiminde bulunanlar ve eylem çağrısı yapanlar, ‘ulusal birliğe ve çıkarlara zarar verme’ suçlamalarıyla adalet önüne çıkarılıyor.

Öte yandan Uluslararası Af Örgütü (Amnesty), Hirak protestolarının ikinci yıldönümü münasebetiyle yaptığı açıklamada, Cezayirli yetkililerin ‘barışçıl protestolara katıldıkları ve sosyal medya organlarında siyasi görüşlerini ifade ettikleri için’ onlarca eylemciyi, gazeteciyi ve aktivisti keyfi tutuklamalarla hedef aldıklarını belirtti.

Amnesty, 73 aktivist, eylemci ve gazetecinin durumlarına ilişkin bir soruşturma yürüttüklerinin altını çizdi. Örgüte göre son iki yıl içerisinde ‘nasıl keyfi olarak tutuklandıkları, yargılandıkları ve bazı durumlarda kapalı bir şekilde ifade edilen ceza hükümlerine dayanılarak uzun hapis cezalarına çarptırıldıkları’ belgelendi. Örgüt, aktivistlerin bazı durumlarda adli kovuşturulmaları nedeniyle telefonları aracılığıyla keyfi aramalara maruz kaldıklarını veya işten çıkarıldıklarını kaydetti. Örgüt ayrıca, bazı aktivistlerin de gözaltındayken işkence veya benzeri kötü muameleye maruz kaldıklarını bildirdi.

Başta gazeteci ve Sınır Tanımayan Gazeteciler gözlemcisi Halid Dararni ve büyük bir üne sahip siyasi aktivist Reşid Nakkaz olmak üzere 33 tutuklu, geçen cuma günü cumhurbaşkanlığı affından yararlanarak serbest bırakıldı.

Uluslararası Af Örgütü Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesel Direktör Yardımcısı Amine el-Kalali’nin açıklamasına göre, Cezayir’deki insan hakları durumuna ilişkin yürüttükleri soruşturmaların sonuçları, Cezayir makamlarının muhalefeti bastırmak için kasıtlı bir strateji yürüttüklerini gösteriyor. Kalali, “Son günlerde Cumhurbaşkanı Tebbun tarafından affedilenlerin çoğu barışçıl aktivistlerdi. İfade ve protesto özgürlüğü haklarını kullanıyorlardı. İlk etapta tutuklanmamaları gerekiyordu” dedi.

Cezayir hükümeti ve ona sadık insan hakları örgütleri, ‘mahkemelerde davalarına siyasi bir renk kattığı’ gerekçesiyle Hirak halk hareketi tutuklularını ‘vicdan mahkumu’ olarak nitelendirmeyi reddediyor.

Geçen pazartesi günü, güvenlik kaynaklarına atfedilen bir bildiri yayınlandı. Bildiride, halk hareketi gösterilerine katılanların, nefret içerikli ve uygunsuz niyetler taşıdığı iddia ediliyor. Bildiride ayrıca, devlet ve kurumlarının, aktivistlerin taleplerini karşılamak için hiçbir çabadan kaçınmadığı dile getiriliyor.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Şarku'l Avsat

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU