Bahçeli, Brooking Enstitüsü'ne dikkati çekti: Kemal Derviş'in de yönetici olması kuşku vericidir

MHP lideri Bahçeli “Brooking Enstitüsü Türkiye’yi adeta sömürge ülkesi gibi servis etmiştir. Gözümüzden kaçmayan bir başka husus da şudur: Kemal Derviş, Brooking Enstitüsü’nde yöneticidir. Bu durum kuşku vericidir” ifadelerini kullandı

Fotoğraf: AA

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Twitter hesabından açıklamalarda bulundu. 

Boğaziçi Üniversitesi’nde Prof. Dr. Melih Bulu’nun rektör atanmasının ardından başlayan protestolar ve Gara operasyonu üzerinden CHP’yi eleştiren Bahçeli şu ifadeleri kullandı:

Boğaziçi Üniversitesi’nde fitne sahne aldı. Zillet partileriyle terör elebaşları bu fitneyi körükledi. Türkiye’nin önü kesilmek istendi. Gençlerimiz öğrenci görünümlü teröristlerce istismar edildi. Huzurumuz kaçsın, birliğimiz kırılsın diye beklediler. Ve boşa beklediler!

Ayrıca terör örgütleri fitnenin çıbanbaşıdır. Hain ve hunhar eylemler fitnenin ana yakıtıdır. PKK’yı telaffuzdan imtina edenler, ortaya karışık açıklamalarla günü kurtarmanın telaşında olanlar fitnenin reklam yüzleri, ihanetin vitrin süsleridir. Acıklı gerçek maalesef budur.

Gara katliamında sorumlu arıyorlar. Ya devleti ya da Cumhurbaşkanımızı suçluyorlar. Terörist Demirtaş’ın şifreli mesajlarla ve dolaylı anlatımlarla devleti suçlamasına çıt çıkarmıyorlar. Bilakis “Bak gördünüz mü, PKK’yı kınadı” diyebilecek kadar fitneye fişeklik yapıyorlar.
.

"Kemal Derviş Brooking Enstitüsü’nde yöneticidir"

ABD’de Demokrat Parti’ye yakınlığı ile bilinen, küresel bir düşünce kuruluşu olmayı amaçlayan Brooking Enstitüsü’nde peş peşe Türkiye-ABD ilişkilerini merkezine alan raporlar yayımlandığını belirten Bahçeli, raporların zamanlamasının son derece manidar olduğunu iddia etti.

“Özellikle geçtiğimiz ay sonunda Galip Dalay ve bu ay içinde de Nicholas Danforth tarafından yazılan makale veya raporlar dikkatle takip ve analiz edilmelidir” değerlendirmesi yapan Bahçeli, “Türkiye’nin batı ile bağlarının yeniden kurulmasının yeni bir hükümete kalacağı iddiası seslendirilmiştir. Sözde siyasi mahkumların serbest bırakılmasının, Türkiye-ABD ilişkilerinde iyileşme yaşanması için önşart olduğu vurgulanmıştır. Yani tehdit ve dayatma diz boyudur. Türkiye’mize ve meşru hükümetimize alçakça parmak sallanmaktadır. Brooking Enstitüsü Türkiye’yi adeta sömürge ülkesi gibi servis etmiştir. Gözümüzden kaçmayan bir başka husus da şudur: Kemal Derviş, Brooking Enstitüsü’nde yöneticidir. Bu durum kuşku vericidir” dedi. 

 

,Kemal Derviş'i fitni düzenin unsurlarından birisi olduğunu iddia eden Bahçeli şu ifadeleri kullandı:  

CHP’nin Brooking Enstitüsü’yle irtibatı, Derviş-Kılıçdaroğlu bağlantıları, dahası CHP’nin ABD’nin yeni hükümetine düşünce kuruluşları vasıtasıyla muhbirlik yapıp yapmadığı milli vicdan tarafından sorgulanmaktadır. Yazılan karanlık senaryonun iç yüzü aydınlanmaya başlamıştır.

Derviş’in yeni bir fitne düzeneğinin asal unsurlarından birisi olduğu vehim değil, vaki bir gerçektir. CHP’de iki Kemal vardır. Acaba diyorum, mesela Faik Öztrak, hangi Kemal’i lideri olarak kabullenmektedir? ABD’deki Kemal’in CHP’deki ajanı ve taşeronu Öztrak mıdır?

 

Independent Türkçe 

DAHA FAZLA HABER OKU