Atık suların çevresel denetimi

Prof. Dr. Mustafa Öztürk Independent Türkçe için yazdı

Yerüstü ve yeraltı temiz ve taze su kaynakları oldukça kısıtlıdır.

Dünya yaklaşık 7,1 milyar metreküp/yıl atık su arıtılıyor. Arıtılmış atık suyun sadece yüzde 5'i sulamada ve yüzde 1 endüstride kullanılmaktadır.

Dünyadaki atık suların yüzde 80'inden fazlası arıtılmadan veya yeniden kullanılmadan çevreye geri verilerek kirletilmektedir.

"Sorunları görmezden gelen çözüm üretmez..." bu suçtur.

Arıtılmayan bir litre evsel atık su, en az 50 litre temiz ve taze suyu kirletir.

Çevresel denetim, çevrenin korunmasına yardımcı olmak amacıyla çevre organizasyonunun, yönetiminin ve ekipmanlarının nasıl performans gösterdiğinin sistematik, belgelenmiş, periyodik ve objektif değerlendirmesini içeren yönetim aracıdır.

Çevresel denetimler, sürdürülebilir olmadığı sürece kirlenme riski artarak devam edecektir.

Çevresel denetim ve izleme verilerini, raporlarını ve tutanaklarını ayrıntılı olarak değerlendirmek ve istatikleştirmek için dijital hafıza oluşturulmalı.

Dijital hafıza olmadan kaliteli çevresel denetim olmaz.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Dijital hafızada veri eksikliği denetimlerin tekniğine uygun yapılmasını engeller. 

Çevresel dijital hafıza oluşturulursa en iyi kirlilik önleme uygulaması yaygınlaştırılabilir.

Çevre kriterlerine ve şikayetlere uyulmaması durumunda gerekli olan kirlilik kaynaklarının ve çalışma prosedürlerinin gözden geçirilmesi gerekir.

EMAS'ın temel unsurları şunlardır:

  • Performans: Çevresel etkinin değerlendirilmesi, azaltılması ve çevresel performansın sürekli iyileştirilmesi.
  • Güvenilirlik: EMAS kayıt süreci sayesinde sağlanması.
  • Şeffaflık: Bir çevre beyanı aracılığıyla çevresel performans hakkında kamuya açık bilgilerin sağlanması.

Tekstil boyama işlemi yapan tesisler, deri üretim tesisleri, atık su arıtma tesisleri, çöp depolama alanı sızıntı suyu, kaplama sanayi, ilaç sanayi, hastaneler, petrokimya sanayi, makine sanayi tesisleri, deterjan üretim tesisleri, bitkisel yağ üretim tesisleri, gıda sanayi tesisleri, içecek sanayi tesisleri, sabun üretim tesisleri, boya üretim tesisleri, mezbahanalar, büyükbaş ve küçükbaş hayvan çiftlikleri ve benzeri tesislerden illegal deşarj edilen atık sular temiz su kaynaklarını kirletme potansiyeli yüksek tesislerdir.

Ayrıca mevzuatlara uygun arıtılmayan veya arıtılmadan alıcı ortama verilen evsel atık sular önemli kirletme kaynağıdır. 

Atık sularını arıtmadan alıcı ortamlara veren tesisler çevre düşmanı ayıplı tesislerdir. Temiz su kaynaklarını kirletenler ayıplı olarak kamuoyu ile paylaşılmalı.
 

Resim 1.jpg
Resim 1. İstanbul'da atık sularla kirletilmiş dere

 

Deniz, göl ve akarsu ve dere gibi alıcı ortamlara arıtılmadan deşarj edilen atık sular, temiz su ortamındaki doğal hayatı öldürür.

Çevresel denetim, faaliyetlerin çevre üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak, kirliliği minimize etmek amacıyla mevcut faaliyetlerin iyileştirilmesi ve kirletene gerekli yaptırımların uygulanması için yapılır.

Atık su arıtma tesislerinin çevresel denetimi, temiz su kaynaklarının korunması ve verimli kullanılması amacıyla yapılır. 

Çevresel denetimlere entegre bir yaklaşımla çözüm üretilir.

Çevresel denetimde;

  • Çevreyle uyumlu ve dengeli bir ekonomik gelişme bağlamında endüstriyel faaliyetlerin büyümesi,
  • Ekolojik dengenin ve su kaynaklarının korunması,
  • Su kaynaklarını kirlilik olgusundan koruması,
  • Kullanılan suyun verimli kullanılması,
  • Atık su oluşmasını minimize edilmesi,
  • Atık suların tekniğine uygun arıtılması,
  • Atık su arıtma tesisinde enerjinin verimli kullanılması,
  • Çalışanların çevresel duyarlılığının artırılması,

için büyük önem taşımaktadır.


Çevresel denetim;

  • Atık su arıtma tesislerinde yaşanan problemleri bilmeyenler çevresel denetim yapamaz.
  • Problemler bilinmezse teşhis yapılamaz ve tedavi (iyileştirme) önerilemez. 
  • Sadece okuyarak problemler tespit edilemez ve çözüm üretilemez.

Atık su kirliği problemlerinin tespiti ve çözümü uzmanlık ister.

Denetime gittiği tesiste;

  • Üretim akım şemasını,
  • Üretimin hangi kademesinde atık suların oluştuğunu,
  • Atık suların oluştuğu kaynakları ve özelliklerini,
  • Su ve atık su kütlesel dengesini,
  • Oluşan atık suların özelliğine uygun arıtma tesisinin yapılıp yapılmadığını,
  • Baypas edildiği yerlerini,

bilmeyenler tekniğine uygun denetim yapamazlar.

Ve arıtma tesislerinde atık suların nasıl arıtıldığı ve gerçekte nasıl arıtılması gerektiğini bilmeyenler çevresel denetim yapamaz.

Yapılırsa çevresel denetim kağıt üzerinde kalır ve tozlu raflarda kaybolur gider. 

Atık su arıtma tesislerinde toplam ve her bir kademesinde tüketilen enerji dengesi tespitinin yapılıp yapılmadığı sorgulanmalı ve yapılmamışsa gereği istenmeli.

Bu veriler benzer sektör tesisleri ile karşılaştırılmalı.

Arıtma tesisleri tekniğine uygun işletilirse ortalama yüzde 20 oranında enerji tasarruf etmek ve verimliliği üst seviyeye çıkartmak mümkündür. 

Belediyeler, alıcı ortam deşarj standartlarını sağlayan atık su arıtma tesislerinde (AAT), her bir ünitesinde tüketilen elektrik enerjisi miktarlarını tespit etmeli/ettirmeli, enerji yoğun AAT işletmesine son vermeli ve ekonomik ve verimli işletme yollarını ortaya koymalı.

Dünya'da enerji az yoğun AAT'si işletme sayısı hızla artmaktadır. 
 

Şekil 1.jpg
Şekil 1. Atık su arıtma tesisi

 

Tesislerin çevresel denetiminde;

  • Prosesin her bir kademesinde su kullanımı miktarı (kg, ton, metreküp su/ton ürün),
  • Çalışanlar (kişi sayısı) başına oluşan atık su miktarını (litre/kişi/gün)
  • Atık su oluşum kademeleri, 
  • Oluşan atık su miktarları (metreküp atık su/ton ürün), 
  • Atık su arıtma tesislerinin kademeleri,
  • Atık suların miktarları (metreküp/saat) ve özellikleri (KOI, AKM, TAKM, TOC, pH, yağ-gres, TP, TKN, ağır metaller), 
  • Ve dijital hafızası olup olmadığı,

bilinirse çevresel denetimler tekniğine uygun yapılır.


Atık su arıtma tesislerinde çevresel denetime gidilmeden önce ilgili tesislerle ilgili dijital hafızadaki veriler incelenmeli ve;

  • Kirletme riskleri ve seviyeleri belirlenmeli.
  • Benzer özellikteki tesislerin atık su arıtma teknik özellikleri karşılaştırılmalı.
  • Daha önce yapılan şikayetler ve yaptırımlar incelenmeli.

Denetimi yapanlar en az tesiste çalışan kadar hem işletmeyi hem de atık su arıtmayı bilmeli.

Aksi denetimi yapanın güvenirliliği zayıf olur.

Yine çevresel denetime gidilmeden önce dijital hafızada olan;

  • Daha önce yapılan şikayetlerin sayısı ve şikayet konuları,
  • Tesise daha önce uygulanan yaptırımlar, 
  • Kirletme riskleri,
  • Azaltma hedeflerini gerçekleştirip gerçekleştirmediği.

incelenmeli/belirlenmeli. Denetimlerde zaman zaman gerçek kirliliği temsil edici noktadan atık su ve arıtılmış su numunesi alınmalı ve analizleri yapılmalı.

Numuneler kesinlikle denetim yapanlar tarafından laboratuvara kotlayarak teslim edilmeli.

İşletme bazlı çevresel sorunlar doğru tespit edilirse çözümler ve önlemler doğru şekilde ortaya konur. 

Atık su arıtma tesisinde metreküp atık su başına tüketilen;

  • Elektrik enerjisi (kWh),
  • Çeşitli kimyasal maddelerin miktarlarını (kg/ton ürün gibi),

tespit edemeden çevresel denetim yapılmamalı.

Ve atık su arıtma tesisinde metreküp atık su başına oluşan;

  • Yüzde 25 kurulukta arıtma çamuru miktarını,
  • Arıtma çamuru özelliğini,
  • Ortalama yüzde 25 kuruluktaki arıtma çamurunun nerede değerlendirildiğini,

bilinmesi çevresel denetimde esastır. 

Geçmişe dönüş tesisle ilgili denetleme, izleme, raporlama, şikayetler, yaptırımlar, tesis akım şeması ve atık su akım şeması gibi bilgiler dijital hafızada yoksa güvenli ve tekniğine uygun yeterli çevresel denetim yapılamaz.

Denetimlerde dijital hafıza tesislerin geçmişi ile ilgili sorunları bilmeye yardımcı olur.

Her bir tesis için atık su kirlilik ayak izi oluşturulmalı.

Sektörel bazda çevresel denetim kılavuzları hazırlanmalı. 

Bunu;

  • Çevre ve Şehircilik Bakanlığı,
  • Büyükşehir Belediyeleri,
  • Çevre Mühendisliği Bölümleri,
  • Çevre Mühendisliği Odası,

ayrı ayrı veya birlikte hazırlayabilirler.

Denetim için tesise gidildiğinde;

  • Su kalitesi sorunu,
  • Atık su sorunu ve mevcut arıtma tesisinde arıtılabilirliği,

belirlenmeli.

Türkiye'de yüzlerce atık su arıtma tesisi var. Çoğu çalışmıyor. Yanlış projelendirme ve uygulamadan dolayı.

Sanki ülke atık su arıtma tesisi mezarlığı. Sularımız kirlenmeye devam ediyor. 

Atık su arıtma tesisinde;

  • Çamur kabarması,
  • Yüzeyde köpük oluşması,
  • Fosforun/azotun yeterli giderilememesi,
  • Aşırı çamur oluşması,
  • Arıtma çamurunun yeterince susuzlaştırılamaması,
  • Arıtma tesisinde aşırı enerji tüketilmesi,

gibi konuları ve benzerlerini bilmeyenler çevresel denetim nasıl yapar?

Atık su kirliliğini kontrol altına almak ve derelerin, akarsuların kirlenmesini ve kanalizasyona illegal deşarj edilmesini önlemek için;

  • Kapasitesi ve uzmanlığı güçlü, akıllı sistemi ve dijital hafızayı içeren çevresel denetim ağı kurulmalı.

Atık sularını illegal derelere, akarsulara, nehirlere ve kanalizasyona verenleri tespit etmek artık daha pratik ve kolay.

Hem tesislerin deşarj ettiği atıksulardan hem de kirlettiği yerdeki sudan numuneler alınır, analizler yapılır ve Numune Eşleştirme Metodu, Uyumluluk Testi ile Kirleten tesis belirlenir.

Tesislerin atık suları dereleri, akarsuları ve kanalizasyonu illegal deşarj ederek kirlettiğini tespit etmek için deşarj noktasından 5 metre önce ve deşarj edildiği noktadan 10 metre sonrası noktadan tesise haber vermeden su numuneleri alınır. Analiz sonucu tüm gerçekler ortaya çıkar. 

Yukarıda verilen benzer uygulamayı belediyeler, kanalizasyona illegal atıksularını deşarjı eden tesisler için yapabilir.  

Atık su numuneleri alınırken tesisin yönetimine önceden haber verilmemeli.

Davul zurna çalarak çevresel denetim yapılmaz.

Tesislerde çevresel durum tespiti için sahada ani ve habersiz çevresel denetimler yapılmalı. 

Türkiye'de tüm atık su arıtma tesislerinde ileri kademe arıtılmış sular, tarımsal sulamada kullanılacaksa deşarj edilmeden önce UV veya ozon ile dezenfekte edilmeli.

Hiçbir tesis üretim adına su kaynaklarını kirletme hakkına sahip değildir. 
   

-.jpg
Resim 2. Derelerde kirlilik görüntüsü

 

Tesis yöneticileri kendi tesisini izleme araçlarına sahip olmalı.

Çevresel denetimde kirleticiler için bir önceliklendirme, raporlama ve izleme ağı kurulmalı.

Kapalı döngü sistemi kullanarak kirliliği önleme yaklaşımının en iyi seçim olduğu farkı ortaya konmalı.

Kirliliği önleme, daha iyi iş uygulamaları ve toplum ilişkileri için yeni bir teşvik türü sunar.

İşletmelerde kirliliğin önlenmesi, karlılığı ve rekabet gücünü artırmanın bir yolu olabilir.

İsrafı azaltmanın sayısız yolu olduğu için, çoğu zaman her bir kirlilik önleme fırsatı duruma göre değerlendirilmelidir.

Mevzuatlara göre, tesislerin deşarj öncesinde atık suyu kabul edilebilir bir seviyeye kadar indirmekle yükümlüdürler.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA OKU

DAHA FAZLA HABER OKU