Uzaylıları 2017'de bulduklarını söyleyen Harvard profesörü, dinozorların yok oluşunun sırrını çözdü

"Bir nesneyi Güneş'e yaklaştığı esnada parçalara ayırırsanız uygun koşullar oluşabilir ve dinozorları öldüren türden bir çarpışma meydana gelebilir"

Bir zamanlar yeryüzünde hüküm süren dinozorlar 66 yıl önce yaşanan bir felakette yok oldu (Plos One)

Dört yıl önce Güneş Sistemi'ne giren ilk yıldızlararası nesne 'Oumuamua'nın uzaylılara ait bir araç olduğu iddiasıyla gündemden düşmeyen Harvardlı profesör, dinozorları yok eden göktaşıyla ilgili yeni bir teori ortaya attı.

Astrofizik profesörü Avi Loeb ve astrofizik öğrencisi Amir Siraj'ın geliştirdiği teoriye göre söz konusu gök cismi, Güneş Sistemi'nin en uzak noktalarından birinden geldi ve parçalanarak dinozorları yok eden felakete neden oldu.

Saygın bilim yayını Scientific Reports'ta yayımlanan çalışmada yaklaşık 66 milyon yıl önce dinozorlarla birlikte bitki ve hayvanların da 4'te üçünü yeryüzünden silen gök cisminin Güneş Sistemi'nin kıyısındaki Oort Bulutu'ndan geldiği ve Jüpiter'in kütle çekim etkisinin neden olduğu bir dizi olay sonucunda Dünya'ya çarptığı ifade edildi.

Bilim insanlarına göre gaz devi Jüpiter'in kütleçekimi, Güneş Sistemi'nin uzak köşelerindeki kurukluyıldızları çekiyor ve onları Güneşe doğru fırlatıyor. kurukluyıldızlar Güneş'in etrafında savrulurken, yıldızın çekim gücü de bu gök cisimlerini parçalara ayırıyor. Bu da Güneş Sistemi'nde dolaşan o parçaların Dünya gibi gezegenlere çarpma olasılığını artırıyor.

Çalışmada imzası bulunan Amir Siraj, bu süreci, "Güneş Sistemi bir tür pinball makinesi gibi davranıyor" diye açıkladı:

En büyük gezegen Jüpiter, kurukluyıldızları Güneş'e çok yaklaşmalarına neden olacak bir yörüngeye koyuyor.

Kurukluyıldızın parçalandığı bir olayda nesnenin Güneş'e yakın kısmı, uzaktaki kısma göre daha güçlü bir çekim kuvveti hisseder ve bu da cisim üzerinde bir gelgit kuvvetine neden olur. Bunun sonucunda büyük bir kurukluyıldızın birçok küçük parçaya bölündüğü, “gelgit bozulması” diye adlandırılan olay yaşanır.

En önemlisi de Oort bulutuna dönüş yolculuğunda bu parçalardan birinin Dünya'ya çarpma olasılığı artmıştır.

Araştırmacılara göre bu senaryonun gerçekleşme ihtimali sanılandan çok daha yüksek ve dinozorları yeryüzünden silen göktaşı çarpmasının özellikleriyle de uyumlu.

Makalenin diğer yazarı, Astrofizikçi Avi Loeb, çalışmada aslında uzaydaki doğal “trafiği” anlamaya odaklandıklarını ifade etti. Bilim insanına göre makalede yaptıkları hesaplamalar, yokoluş olayını da açıklayacak bir temel sağlıyor.

Aslında şu olguyu ortaya koyduk: Bir nesneyi Güneş'e yaklaştığı esnada parçalara ayırırsanız, uygun koşullar oluşabilir ve dinozorları öldüren türden bir çarpışma meydana gelebilir.

İsrail asıllı ABD'li astrofizikçi Loeb, göktaşları ve kuyruklu yıldılzlarla ilgili çalışmalarıyla biliniyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Kısa süre önce Loeb, 2017'de Güneş Sistemi'ne giren ve önce kurukluyıldız, sonra da asteroit olarak sınıflandırılan gizemli nesne 'Oumuamua'yı ele aldığı bir kitap çıkarmıştı.

Bilim insanı, Extraterrestrial: The First Sign of Intelligent Life Beyond Earth (Dünya Dışı: Dünyanın Ötesinde Akıllı Yaşamın İlk İşareti) isimli kitapta nesnenin Dünya dışı bir uygarlığa ait uzay aracının parçası olduğunu öne sürmüştü.

 

Independent Türkçe, Sky News, Webtekno, Lithub

DAHA FAZLA HABER OKU