AK Parti Sözcüsü Çelik: Türkiye olarak ABD'deki yeni yönetimle konuşacağımız çok konu var

Çelik açıklamasında, "Umarız ABD'de 20 Ocak'ta yeni başkanın görevine başlaması tartışmasız şekilde gerçekleşir" dedi

Fotoğraf: AA

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MYK toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu.

Türkiye'de bugün başlayan koronavirüs aşılama çalışmalarına ilişkin değerlendirmelerde bunan Çelik, "İnşallah bu büyük salgından vatandaşlarımızı koruyacak aşı çalışmaları şeffaf bir şekilde milletimizin her kesimine ulaşacak" dedi.

Toplantı sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da aşı yaptıracağını belirten Çelik, "Bunun kamuoyu ile paylaşılmasını istemiştir. Kendileri aşı olarak, toplumdaki tereddütü ortadan kaldırmak için toplantımızdan sonra aşı olmak için ilgili yere geçecektir" diye konuştu.

Maalesef Türkiye'deki siyasi tartışmalar, 2021'e girerken, bir takım kirli olayları hatıraya getirerek, vesayet siyasetinin canlandırılmaya çalışılması son derece üzücüdür.

Birden bire eski Genelkurmay başkanının çıkıp yaptığı tartışmayla başladı. CHP Genel Başkanı ha bire erken seçim meselesi diyerek siyasi gündem oluşturmaya çalışıyordu. Ardından baş örtüsü yasağı ile maalesef, eski bir CHP'li bakan 28 Şubat mantığını, vesayet mantığını diriltmeye çalışan açıklama yaptı.

"Darbe objektif, yapısal sonuçmuş gibi sunmaya çalışmak aslında en sinsi darbeci mantığıdır"

Gündemdeki "darbe tartışmalarına da değinen Çelik şunları kaydetti:

Eski CHP'li Bakan 28 Şubat mantığını diriltmeye çalışan açıklamalar yaptı. 60 ihtilaliyle ilgili analizlere baktığınızda birileri sürekli 'Demokrat parti şu kararları almasaydı, şu komisyonları kurmasaydı darbe olmazdı' diye. Bir kere siyasi olarak Demokrat Parti'nin yanlış yaptığını düşünüyorsanız o zaman siyasi mücadeleyi öne çıkarmanız gerekir. Bir takım siyasi kararların neticesinde darbe olmuştur, sanki darbe objektif, yapısal sonuçmuş gibi sunmaya çalışmak aslında en sinsi darbeci mantığıdır. Bu çok uzun yıllar boyunca yapıldı 'Ben darbeye karşıyım ama DP şunları yapmasaydı olmazdı' demek darbeciliktir. 

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Erdoğan için kullandığı "Sözde Cumhurbaşkanı" sözünü de eleştiren Çelik şöyle devam etti:

Burada esas üzücü olan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'na, Sayın Kılıçdaroğlu'nun "sözde Cumhurbaşkanı" demesidir. Bir şeye gayrimeşru olduğu zaman varlığının temelinde meşruiyet olduğu zaman sözde dersiniz. Gayrimeşru yapılar için kullanırsınız. Sayın Kılıçdaroğlu, seçilmiş Cumhurbaşkanını gayrimeşru duruma getirmeye çalışan büyük bir yanlış yapıyor. Benim mensup olduğum siyasi parti, o partiye mensup olanların, oy verenlerin evidir. Türkiye Cumhuriyeti bütün Türk milletinin ortak evi, çatısıdır. Türkiye Cumhuriyeti'nin makamları da böyledir.

ABD'deki Kongre'nin basılması olayları

Başkan Donald Trump taraftarlarının Kongre'yi basması olaylarıyla ilgili konuşan Çelik,  "ABD demokrasisinin içine girdiği değer krizinin pratiğe yansımasıdır. Her demokrasi ve ülke bunu yaşar. Siz başkalarının demokratik sistemlerine karşı çifte standartlar ortaya koyarsanız, oradaki değer krizi sizin sisteminize de yansıyor" ifadelerini kullandı.

Çelik şöyle devam etti:

Kongre'nin basılmasını gayri meşrudur, seçilmiş başkanın göreve gelmesini engellemek gayri meşrudur.Biz bunları söylediğimizde siyasi oryantalizmin etkisinden düşünce biçimi eğilmiş bükülmüş olanlar 'Siz de seçim sonuçlarına itiraz ettiniz.' diyorlar. Kimse dünyanın hiçbir yerinde meclisin şiddetle kapatılmasını savunamaz.  Umarız 20 Ocak'ta yeni başkanın görevine başlaması tartışmasız şekilde gerçekleşir. Türkiye olarak yeni yönetimle konuşacağımız, Libya, Suriye, Doğu Akdeniz gibi konularımız var.

"Çin hükümetiyle temas içindeyiz"

Çin ve Türkiye arasındaki imzalanan suçluların iadesiyle ilgili anlaşma kapsamında Uygur Türklerinin geri gönderileceği iddialarına ilişkin gelen bir soruya ise Çelik şu cevabı verdi:

Bu anlaşma gündeme getirilerek sanki Türkiye alelade bir şekilde Uygur Türklerine karşı tutum alıyormuş gibisinden ahlaka, vicdana, gerçeklere sığmayan propaganda yapılıyor. Bu anlaşma pekçok ülkeyle yaptığımız, olağan, uluslararası hukuka uygun suçluların iade anlaşmasıdır. Çin tarafı bunu onaylamıştır. Bizim 32 ülkeyle böyle anlaşmamız var. Suçluların iadesiyle ilgili bir anlaşmadır. Uygur Türkü kardeşlerimizle ilgili bir anlaşma son derece yanlıştır. Burada hükümetimizin Uygur Türkleri ile ilgili politikasını eleştirmeye dönük olarak bu şekilde yanlış bilgi veriyorlar. Biz soydaşlarımızın, dindaşlarımızın kimliklerini, dinlerini uluslararası hukuka uygun şekilde olmasını söylüyoruz. Burada Çin hükümetiyle temas içindeyiz. Bununla ilgilenmememiz asla sözkonusu değildir. 

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU