Hindistan'da koronanın yayılmasında "günah keçisi" ilan edilen yabancı Müslümanlar beraat etti

Polis ilk başlarda, Kovid-19 kurallarına uymadıkları gerekçesiyle yabancı uyruklu 952 kişiyi kayıt altına almıştı. Ceza indirimi pazarlığının parçası olarak 900'den fazlası suçlamaları kabul etmişti

Arşiv: Nizamuddin Markaz'dan çıkıp kendilerini karantina tesisine götürecek otobüse doğru yürüyen Müslüman ziyaretçiler (AP)

Hindistan'da bir mahkeme, Müslüman bir misyoner grubun toplantısına katılmak için ülkedeki Kovid-19 kurallarını çiğnedikleri gerekçesiyle polis tarafından suçlanan yabancı uyruklu 36 kişiyi beraat ettirdi.

Tebliğ Cemaati'nin mart ayı başlarında Delhi'de düzenlediği etkinliğe dünyanın dört bir yanındaki ülkelerden 9 bin kişi katılırken, medya kuruluşları ve bazı siyasetçiler bu programı çok geçmeden Hindistan'ın ilk süper bulaştırıcı etkinliği olarak nitelemişti.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Test yaptırmanın henüz yaygınlaşmadığı ve yetkililerin de toplu bulaşı inkar ettiği bir dönemde Hindistan hükümeti, ulusal düzeyde tecrit ilan edilmeden birkaç gün önce binden fazla vakayı söz konusu dini toplantıyla ilişkilendirmişti.

Dikkatlerin bu etkinliğe çevrilmesi İslamofobi, nefret söylemi ve Müslümanlara yönelik suç dalgasını tetiklemiş, sosyal medya da #CoronaJihad (KoronaCihat) gibi hashtag'lerle acımasızca suiistimal alanı haline gelmişti. ABP Live gibi haber kanalları, Tebliğ Cemaati üyelerini "canlı bomba" diye nitelerken, bu düşünce Maharaştra eyaletinin eski Başbakanı Devendra Fadnavis'in de aralarında bulunduğu Hindistan Halk Partisi (BJP) liderleri tarafından da tekrarlanmıştı. (Bahsi geçen yakıştırmada "manav bombası" ifadesi kullanılıyor, "manav" kelimesi yerel kültürde "insan" karşılığına geliyor -ed.n.)

Time dergisine göre #CoronaJihad hashtag'iyle yaklaşık 300 bin tweet paylaşılmış ve potansiyel olarak 165 milyon kişi bu tweetleri görmüştü.

Mahkeme kayıtlarına göre Delhi polisi, Tebliğ Cemaati toplantısıyla bağlantılı olarak 952 yabancıyı Kovid kurallarını ihlal etmekle suçlamıştı. Yargılanmak için Hindistan'da kalmak istemeyen ve ailelerine kavuşmaya çalışan 900'den fazla kişi, savunma pazarlığının parçası olarak suçlamaları kabul etmişti.

Bu kişilerden 36'sı, vize kurallarını ve Kovid düzenlemelerini ihlal ettikleri iddiasıyla yargılanmayı tercih eden 44 yabancı arasında yer alıyordu. Sekiz kişiyse, kendilerine karşı "aksi kesinlik kazanıncaya kadar geçerli sayılacak hiçbir kanıt" bulunamadığını tespit eden mahkemenin verdiği kararla ağustos ayında tahliye edilmişti.

Salı günü aldığı kararda, Birleşik Krallık, ABD, Rusya, Fransa, Sudan, Tunus, Sri Lanka, Tanzanya, Tayland, Kazakistan ve Endonezya gibi ülkelerden gelen yabancı uyruklu diğer 36 kişiyi beraat ettiren mahkeme, savcılığın 12 Mart-1 Nisan döneminde "zanlıların Nizamuddin Markaz mülkü içinde (etkinliğin gerçekleştiği yer) bulunduğunu" kanıtlayamadığı kanaatine vardı.
 


Indian Express'in haberine göre yargıç, tanıkların ifadelerindeki bariz çelişkiler nedeniyle polisi de eleştirirken, suç kabulünde bulunan bazı sanıkların esasında "hiçbirinin söz konusu dönemde Markaz'da bulunmamış ve İçişleri Bakanlığı'nın talimatı üzerine haklarında kötü niyetle dava açmak üzere farklı yerlerden toplanmış" olabilecekleri ihtimalini de kabul etti.

Mahkeme, toplanmaları yasaklayan kamu emirlerinin yayımlandığını ya da bu bildirilerin Nizamüddin Markaz'da ikamet edenler için erişilebilir olduğunu kanıtlayacak "zerre kadar" delil bulunmadığını belirtti.

Mahkeme ayrıca, yerel polis karakolunun yetkilisini de azarlayarak bu kişinin hükümetin koyduğu kurallardan ve olayın başından beri Markaz'da toplanacak gerçek kişi sayısından haberdar olmasına rağmen zamanında grubun dağılmasını sağlayacak herhangi bir önlem almadığını kaydetti.

Hindistan'da bir mahkemenin, polisi ve diğer yetkilileri, yurtdışından gelen Müslümanları koronavirüsün yayılmasında "günah keçisi" ilan ettikleri için azarlamasıyla ilk kez karşılaşılmıyor. Bombay Yüksek Mahkemesi ağustos ayında, Delhi'de toplanan cemaatle ilgili bir davada yabancı uyruklulara yönelik suçlamaları reddederken şu açıklamayı yapmıştı:

Siyasi yönetim pandemi ya da felaket zamanlarında günah keçisi bulmaya çalışıyor ve ortadaki koşullar bu yabancıların günah keçisi olarak seçilmiş olma ihtimallerini gözler önüne seriyor.



*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/news/world

Independent Türkçe için çeviren: Ata Türkoğlu

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU