MHP Genel Başkan Başdanışmanı: Davutoğlu’na sorulan soru, siyaset kurumunun öncelikli tartışma konusu olmalı

Prof. Dr. Ruhi Ersoy, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine karşı söylemlerde muhalefetin sorumlu davranmasını istedi

Fotoğraf: Facebook

MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'na yöneltilen “Vaat ettiğiniz sisteme hangi aşamalarla ve nasıl geçeceksiniz?” sorusunun siyaset kurumunun öncelikli tartışma konusu olması gerektiğini belirtti.

Ersoy Twitter'dan yaptığı açıklamada dünyanın, bölgenin ve Türkiye'nin zor dönemlerden geçtiğine işaret ederek “Bu hakikatten yola çıkarak, yakın tarihimizde ülkemizin yönetiminde çok önemli görevler ifâ etmiş bazı kişilerin söylem ve eylemlerinde daha hassas olmaları gerekmektedir. Zira gün; kişisel hırs ve ikbâli önceleyen, bu hâli merkeze alarak siyaset yapma günü değildir" dedi.

Ersoy, şöyle devam etti:

Sayın Ahmet Davutoğlu’nun dün akşam (12.12.2020 tarihinde) katıldığı bir TV programında gazeteciler tarafından kendisine sorulan; “vaat ettiğiniz sisteme hangi aşamalarla ve nasıl geçeceksiniz?” sorusu bugün siyaset kurumunun öncelikli tartışma konusu olması lazımdır. Muhalefetin; mevcut Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin eksik yanlarını onararak daha verimli ve işlevsel hale getirmek için çaba sarf ederek, buna ilişkin yapıcı bir üslup kullanması, böylesi bir süreçte ülkemiz ve milletimiz için çok daha elzem bir hal almıştır. Bu konuda Sn. Davutoğlu’nun geçtiğimiz günlerde Genel Başkanımız Sn. Devlet Bahçeli Bey’den randevu istediği; Genel Başkanımızın Özel Kalem Müdürü Sn. Murat Çeliker vasıtasıyla, 'Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi' ile ilgili olması halinde kabul edilebileceği bildirilmiştir.

"Hayal ettikleri parlamenter sisteme nasıl geçilecek"

“Birbirine benzemeyen, ancak bir araya gelme gerekçeleri sadece Sn. Cumhurbaşkanına ve yeni Hükûmet Sistemine karşıtlık olan muhalefetin diline doladığı 'parlamenter sisteme dönüş' veya 'güçlendirilmiş parlamenter sistem' tercihleri nasıl gerçekleşecektir?” diyen soran Ersoy, “Bu konuda henüz somut bir yol haritası ve gerekçe sunamayan, bu ifadelerle neyi kast ettiklerini kendileri dahil kimsenin bilmediği, arkası ve önü karanlık söylemin gerçekleşmesi ancak bir 'ada devletinde' mümkündür. Varsayalım ki, muhalefetin adayı 2023 yılında yapılacak seçimlerde Cumhurbaşkanlığını kazandı. Peki devamında hayal ettikleri parlamenter sisteme nasıl geçilecek?” sorusuna şöyle yanıt verdi:

1-Anayasa değişecek,
2-Referandum için halka gidilecek,
3-Yeni Anayasa’ya uyum için tekrar seçime gidilecek.

"Mevcudun yıkımı değil bilakis iyileştirilmesi üzerine kafa yorulmalı"

Sözlerine “Peki, bu durumda bugün Sayın Cumhurbaşkanı ve yeni sistem karşıtlığı için bir araya gelen muhalefet, hayal ettikleri parlamenter sistemde iktidarı nasıl paylaşabilecekler? Soruyoruz, küresel siyaset ve coğrafyamızda yaşanan gelişmeler, üzerinde oynanan oyunlar karşısında FETÖ ve PKK başta olmak üzere olumsuz iç dinamikler karşısında yaşanabilecek istikrarsız koalisyon hükûmetleri ve devamında gelecek bir yönetim boşluğunda ne olacaktır?” diyen devam eden Ersoy şunları kaydetti:

Unutmayalım ki ülkemizde hükûmet etme sistemi, durduk yere değiştirilmedi. 15 Temmuz FETÖ kalkışması, devletin kendini koruma mecburiyetleri, çok yönlü terörle mücadele, ülkenin yönetilebilir olmaktan çıkma riski gibi önemli badirelerden geçtiğimiz de asla unutulmamalıdır. Yine ülkemize dayatılmaya çalışılan çok yönlü ve kapsamlı müdahaleler ortada iken siyaset; Millî şuur ve akılla yapılmalıdır. Hele bir bakalım mantığı ile hareket edilmemeli, mevcudun yıkımı değil bilakis iyileştirilmesi üzerine kafa yormalıdır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin hayata geçirilmesindeki en önemli amaçlardan birisinin; Ülkemizin kontrol altında tutulan nesne bir ülke yerine, kararını kendi veren özne bir devlet olması istek ve arzusu olduğu unutulmamalıdır. Bu itibarla, sözde 'güçlendirilmiş parlamenter sistem' vb söylemlerin sahipleri, ateş çemberinden geçmekte olduğumuz gerçeğini daha bir millî bir şuurla görüp, bu söylemleri sonucunda çıkabilecek telafisi imkânsız zararları da dikkate alarak hareket etmek zorundadırlar.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU