İsmimiz İYİ ama biz ismimiz İYİ olduğu için İYİ olmayacağımızı bilen bir siyasi kadroyuz. Siyasetin itibarı iyi işler yapınca, milletin duasına konu olunca, milleti rahat, güvenli ve huzurlu yaşatınca gelir. Milletin bahtını ak ederseniz isminiz kara olsa da olur. Milletin bahtını kararttıktan sonra isminiz ak olsa da olmaz. Aynı şey bizim için de geçerli...
İYİ Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu, partisinin kuruluşunun üçüncü yılını Independent Türkçe'ye değerlendirirken bu sözleri sarf etti.
Bugünlerde parti içi tartışmalarla gündemde olan İYİ Parti, 25 Ekim 2017 günü kuruldu.
20 Eylül 2020'de yapılan 2. Olağan Kongre'de yaşanan "liste krizi" ve son olarak partinin İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ'ın İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu hakkında ortaya attığı "FETÖ'cü" iddiası nedeniyle sıkıntılı günler geçiren İYİ Parti, aslında kuruluşundan bu yana geçen 3 yıl içinde hep sert tartışmaların içinden geçerek bugüne geldi.
Diğer yandan, KONDA'nın eylül ayında yaptığı araştırmaya göre oyunu artıran tek parti de İYİ Parti. KONDA araştırmasında partinin oyu yüzde 14,8'e çıktı.
3 yıl içinde 2'si olağan 4'ü olağanüstü olmak üzere 6 kongre yapan İYİ Parti'nin kuruluşundan bu yana geçen sürede, yeni bir siyasi parti olmasına rağmen çok tecrübeden geçti.
Bu tecrübeler öyle görünüyor ki, İYİ Parti'nin ve Türkiye siyasetinin geleceğine de yön verecek.
Sorumluluğumuz: Her şeyi yerli yerine oturtmak
Ağıralioğlu, ''İYİ Parti'nin her şeyi yerli yerine oturtmak gibi bir sorumlulukla siyaset yapmak zorunda olduğunu'' söylüyor: Herkesi ve herseye yerli yerine oturtacak.
''Eskiden iktidarlar ümit verirlerdi, AK Parti ümidi yöneterek iktidara gelmişti ama artık korkuyla iktidarda kalmaya çalışıyor'' ifadelerini kullanan İYİ Parti Sözcüsü, ''Bu da Türkiye'de bir güven bunalımı oluşturdu, beraberinde işsizlik getirdi. Çocuklarımızın umudunu kestiği bir ülke olduk. Üniversiteli gençlerimiz umudu yurtdışında aramaya başladı. Kendi gençliğini ümitsizlikle dışarıya kaptırmış bir milletin ayağa kalkması çok zor. İYİ Parti, bu topraklardan ümidini kaybetmiş, 'artık burada huzurlu bir gelecek kuramam' duygusuna kapılmış gençliği de toparlamak zorunda'' diyor.
Ona göre İYİ Parti'nin "toparlamak" zorunda olduğu diğer konular şunlar: Eğitim, adaleti, demokrasi, gelir adaletsizliği yüzünden her geçen gün fakirlik kapanının altında ezilenler, yolsuzluklar…
AK Partililerin 'Pandemi nedeniyle 18 milyon fakire bakıyoruz' dediklerini aktaran Ağırlioğlu, bu cümleyi 18 yıllık bir iktidar kurmasının ''garip'' buluyor. ''Bir iktidar 18 yı iktidarda kalıp 18 milyon fakire bakmakla övünemez'' diyen Ağıralioğlu, şunları söyledi:
İktidarda bu kadar uzun sür kalmışsanız sizin övünmenize imkan verecek cümle şöyle olabilmeliydi: Allah'a hamdolsun hiç fakirimiz kalmadı. Zekat verilecek insan kalmadı. Gelir gider adaletsizliğini toparladık… İktidarların Fakirin olmadığı bir ülkeyle, dolu hazineyle övünmesi lazımdır.
Kimsenin siyasete "kötü" başlamayacağını, AK Parti'nin de kötü başlamadığını kaydeden Ağıralioğlu, ''Ama siyasetin itibarı iyi başlamakta değil iyi bitirmektedir. İYİ Parti, AK Parti'nin iyi iddialarla başlayıp kötü bitirdiği siyaseti başladığı gibi bitirme kararlılığında'' dedi.
''Başaramazsak bu uğurda mücadele etmiş oluruz, iki de kıymetlidir''
''AK Parti'nin ya da Sayın Cumhurbaşkanı'nın düşmanı değil, rakibiyiz'' diye konuşan Ağıralioğlu, şunları kaydetti:
İktidar savaşı, yoksullukla, yolsuzlukla, fakirlikle mücadele savaşı kinle verilmez. 3. yılımızda geldiğimiz noktayı kıymetli görüyorum. Siyasetin algıyla yapıldığı Türkiye'de, kazanmak için her yolun mübah gördüğü bir ülkede siyasete nezaket ve zarafet katmaya çalışıyoruz. Kurallı mücadele yapmaya çalışıyoruz. Türk yurdunda iftarı, algıyı değil hakikati yönetmek lazım. İYİ Parti tertemiz bir siyasi iklim oluşturmaya çalışıyor. Başarabilirse ismiyle müsemma olur. Başaramazsa milletine hizmet yolunda denemiş, alınteri dökmüş ve bu uğuda mücadele etmiş olur. Hepsi de kıymetlidir.
İYİ Parti'nin kuruluşu
1 Kasım 2015 Türkiye genel seçimleri sonrasında Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) içinde bulunan bazı milletvekilleri ve parti üyeleri, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin seçim başarısızlığını eleştirerek partiyi olağanüstü kongreye götürmek için imza toplamaya başlasa da alınan mahkeme kararları ile olağanüstü kongre süreci ortadan kaldırıldı.
Sonrasında MHP Disiplin Kurulu, partiyi kongreye götürmeye çalışan Meral Akşener, Yusuf Halaçoğlu ve Ümit Özdağ gibi isimleri partiden ihraç etti.
İhraç kararının ardından Bunun üzerine başta kurucu üye olarak Meral Akşener, Koray Aydın, Yusuf Halaçoğlu, Nuri Okutan, Ümit Özdağ ve İsmail Ok ile CHP'den istifa eden İzmir milletvekili Aytun Çıray'ın da içinde olduğu 200 kişi 25 Ekim 2017 günü İYİ Parti'yi kurdu.
Kurultaylar
25 Ekim 2017'de kurulan İYİ Parti, 1. Olağan Kurultayını 10 Aralık 2017'de yaptı.
Kurultayda, Kurucu Genel Başkan Meral Akşener, oy birliğiyle yeniden genel başkanlığa seçildi.
1 Nisan 2018'de yapılan 1. Olağanüstü Kurultay'da, Meral Akşener'in 24 Haziran seçimlerinde cumhurbaşkanlığı adaylığının ilk işareti verildi.
Kurultan salonunda "Mustafa Kemal'in askerleriyiz", "Ne mutlu Türküm diyene", "Vur vur inlesin Devlet Bahçeli dinlesin", "Devletin başına Meral gelecek" sloganları atılırken, ''Cumhurbaşkanı Meral Akşener'' pankartları da kongreye damgasını vurdu.
Akşener, 1071 delegenin imzası ile yapılan 1. Olağan Kongre'de 1060 delegenin oyuyla yeniden genel başkan seçildi.
Millet İttifakı'nın temeli atılıyor: CHP'den 15 milletvekili İYİ Parti'ye geçti
İYİ Parti'nin 1. Olağanüstü Kongresinin ardından gözler bu kez Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) çevrildi.
YSK'nın açıkladığı 'Seçime girme hakkı kazanan partiler' listesinde İYİ Parti'nin yer almaması üzerine, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener bir görüşme yaparak İYİ Parti'nin seçimlere girmesinin önüne çıkan engeli aşmak için bir formül üzerinde anlaştı.
Buna göre, CHP'den istifa edecek 15 Milletvekili İYİ Parti'ye katılacak ve Meclis'te grup kurma hakkı kazanan İYİ Parti'nin seçime girmesi önünde bir engel kalmayacaktı.
Varılan bu mutabakat gereği, 22 Nisan 2018'de CHP'den istifa eden 15 Milletvekili İYİ Parti'ye katıldıklarını açıkladı.
Bu anlaşma aynı zamanda ‘Millet İttifakı'nın ta temelini oluşturdu.
İYİ Parti'ye geçen CHP'li 15 Milletvekili ise, 10 Mayıs 2018'de CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç ve Özgür Özel ile İYİ Parti Genel Sekreteri Aytun Çıray'ın da katıldığı bir basın toplantısı ile CHP'ye geri döndüler. Engin Özkoç, basın toplantısında "15'liler artık yuvada, görevleri tamam" derken, Özgür Özel ise "Onları yaptıkları bu fedakarlıktan dolayı alınlarından öpüyoruz. Tarih onları yaptıkları bu kutlu görevle anacak" diye konuştu.
Akşener, cumhurbaşkanı adayı
İYİ Parti, kurultayın ardından 23 Nisan 2018'de cumhurbaşkanı adaylarının Meral Akşener olduğunu açıkladı.
24 Haziran'da yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinden Meral Akşener yüzde 7,3 oy alırken, Recep Tayyip Erdoğan ise yüzde 52,6 oy alarak ilk turda cumhurbaşkanı seçildi.
İYİ Parti, 24 Haziran genel seçimlerinden yüzde 9,96 oy alarak TBMM'de 43 milletvekili ile temsil edilmeye hak kazandı.
Akşener'in istifası
24 Haziran seçimlerinin ardından İYİ Parti'nin Afyonkarahisar'da gerçekleştirdiği çalıştayın son gününde, yaşanan gerginliğin ardından seçimli olağanüstü kongre kararı alındı. Sosyal medya hesabından açıklama yapan Akşener, "Parti tüzüğümüzün şahsıma tanıdığı yetki çerçevesinde seçimli kurultay kararı almış bulunuyorum. Kurultayda aday olmayacağım, aday olacak arkadaşlarıma başarılar diliyorum" diyerek istifasını duyurdu.
Parti tüzüğümüzün şahsıma tanıdığı yetki çerçevesinde seçimli kurultay kararı almış bulunuyorum. Kurultayda aday olmayacağım, aday olacak arkadaşlarıma başarılar diliyorum.
— Meral Akşener (@meral_aksener) July 22, 2018
Kurucular istifa ediyor
Meral Akşener'in genel başkanlıktan ayrılması da İYİ Parti'de yaşanan tartışmayı bitirmedi.
6 Ağustos 2018'de partinin kurucu üyeleri Yusuf Halaçoğlu, Özcan Yeniçeri ve Nevzat Bor, partilerinden ve partideki görevlerinden istifa etiklerini açıkladılar.
İstifalara ilişkin hazırlanan ortak metni, Yusuf Halaçoğlu, kamuoyuyla paylaştı.
Meral Akşener'i 24 Haziran seçimlerinden başarısız olmakla eleştiren ve Millet İttifakı'nda yer almanın hata olduğunu savunan açıklamada, "Hiç gereği yokken ittifaka girildi. Parti ittifak öncesinde zaten yüzde 21'in üzerindeydi. İttifakta CHP'nin yer alması AKP'den gelecek oyları engelledi. CHP seçmeninden gelecek oylar da CHP'ye döndü. Dolayısıyla partimiz 24 Haziran seçimlerinde kimsenin ummadığı bir sonuç elde etti. 'Cumhurbaşkanı olacağım' diye yola çıkan ve gerçekten de ciddi bir rüzgar alan Genel Başkan ancak yüzde 7,26 oy aldı, parti de yüzde 9,96 oy alarak yüzde 10 barajının altında kaldı. Yani partimiz kaybetti" denilerek, Akşener'in Millet İttifakı'na katılma kararını tek başına verdiği savunuldu.
2. Olağanüstü Kurultay
Meral Akşener'in istifa kararının ardından partinin kurmayları yeniden aday olması için ikna çabalarına başladı.
Akşener'in evinin önünde "Yüzünü bize dön" sloganlarıyla sürdürülen oturma eylemlerinin yanı sıra partinin önde gelen isimleri Akşener'le tek tek konuşarak istifa kararından vazgeçmesini ve 12 Ağustos'ta yapılacak olağan üstü kurultayda yeniden aday olmasını istedi.
Akşener, gelen taleplerin ardından 12 Ağustos'ta yapılan 2. Olağanüstü Kurultaya tek aday olarak giren Meral Akşener, 881 oyla yeniden İYİ Parti'nin genel başkanı seçildi.
İYİ Parti'nin 25 Mayıs 2019'da yapılan 3. Olağanüstü Kurultay'ında tüzük değişikliği yapılırken, 3 Ağustos 2019 tarihli 4. Olağanüstü Kurultayı'nda ise Genel İdare Kurulu (GİK) üyelikleri için seçim yapıldı.
Kongre sonrası liste ve FETÖ krizi
İYİ Parti'de 20 Eylül'de yapılan 2. Olağan Kurultayı'na ise ‘liste' tartışması damgasını vurdu.
Akşener'in 100 kişiden oluşan 'anahtar liste'sinin yanı sıra İYİ Parti Teşkilat Başkanı ve Ankara Milletvekili Koray Aydın'ın da GİK seçimlerinde liste dışı kalmasını istediği 10 isimden oluşan "İlk 75'te de olsa tercih edilmeyecekler" listesi hazırladığı ve bu listeyi il başkanları üzerinden delegelere gönderdiği iddia edildi. Aydın'ın ‘yazılmayacaklar' listesinde ise şu isimler yer aldı: Hayrettin Nuhoğlu, Feridun Bahşi, Aytun Çıray, Ümit Özdağ, Aylin Cesur, Aydın Adnan Sezgin, İsmail Koncuk, Ayhan Erel ve Genel Başkan Yardımcısı Yavuz Temizer.
Kurultayın ardından İYİ Parti Gaziantep İl Başkanı Oğuz Hocaoğlu, listeyi kendisinin hazırladığını söyledi.
Ancak, ‘oy verilmeyecekler' listesinde yer alan 7 ismin Genel İdare Kurulu'nda yer almaması, parti içinde rahatsızlık yarattı.
Listeyi hazırladığı öne sürülen Koray Aydın'ın yeniden teşkilat işlerinden sorumlu başkan olarak başkanlık divanında görev almasının ardından bu duruma tepki gösteren 10 milletvekili, partinin yeni yasama yılının ilk grup toplantısına katılmadı.
Özdağ'dan FETÖ iddiası
İYİ Parti'de liste krizi sürerken, ‘oy verilmeyecekler' listesinde adı yer alan İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ'dan yeni bir açıklama geldi. Özdağ, İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu hakkında FETÖ iddiasını gündeme getirdi.
İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ, CNN Türk'te katıldığı Ahmet Hakan'la Tarafsız Bölge programında, İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu'nun FETÖ'cü olduğunu iddia etti.
Özdağ, partinin kuruluş aşamasında Meral Akşener'i "Bu arkadaşın FETÖ'cü sivil toplum örgütünde bağı olduğuna dair bilgi var, bunu kurucu yapmayalım " diyerek uyardığını, bu uyarısının ardından Kavuncu'nun kurucu yapılmadığını söyledi.
Kavuncu'dan suç duyurusu
Özdağ'ın iddiası üzerine programa telefonla bağlanan Buğra Kavuncu ise, "Yarın cumhuriyet başsavcılığına bana bu iftiralarda bulunan kişiyle ilgili suç duyurusunda bulunacağım. İstanbul kongresinde kendisi de taraf oldu. Biz bütün haklarımızı hukuk önünde çözdük. Bu ülkede adalete hukuka güvenmekten başka çaremiz yok" dedi.
Kavuncu, İstanbul'da bulunan Adalet Sarayı'nda Özdağ hakkında suç duyurusunda bulundu. Aynı şekilde İYİ Parti'nin 81 il başkanı da dün Ümit Özdağ hakkında ihraç talebiyle suç duyurusunda bulundu.
Öte yandan İstanbul'daki 39 ilçe başkanı ve bazı il başkanları da Özdağ'ın ihraç edilmesi için Genel Merkez'e dilekçe gönderdi.
Buğra Kavuncu, katıldığı bir televizyon programında ise "FETÖ'cü müsünüz?" sorusu üzerine "Ben FETÖ'cü değilim. FETÖ'ye her dönem lanet okudum. FETÖ ile hiçbir şekilde iltisakım, irtibatım olmadı. 2010'dan önce o örgüte sempati duyan insanların olduğu ortamlarda hepimiz bulunduk. Ben hiçbir zaman sempati duymadım. Fethullah Gülen örgüt elebaşını hiç görmedim. Pensilvanya'ya gitmedim. Abant toplantılarına katılmadım. Okullarına dershanelerine gitmedim. Bağışta da bulunmadım" yanıtını verdi.
Kavuncu, bir dönem yöneticiliğini yaptığı Kazakistan Türkiye İşadamları Derneği'nin (KAİTAD) 150 üyesi olduğunuı ve THY, AA, Ziraat Bankası gibi Türkiye'de bilinen büyük iki aile şirketinin de üye olduğunu söyledi.
Akşener FETÖ soruşturması konusunda hep rest çekti
Meral Akşener, İYİ Parti'nin kuruşuş çalışmalarının başından itibaren zaman zaman FETÖ suçlaması ile karşı karşıya kaldı.
Akşener, hakkında 2016 yılında başlatılan ve gizlilikle sürdürülen bir FETÖ soruşturması olduğu ortaya çıkınca Temmuz 2019'da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na dilekçe vererek, gizlilik kararının kaldırılarak ifadesinin alınması talebinde bulundu. Akşener verdiği dilekçede "At izi, it izi ortaya çıksın. Gizliliği kaldırıp, ifademi alın. Kim neymiş, kim ne yapmış ortaya çıksın" ifadelerine yer verdi.
Bugüne kadar soruşturma kapsamında ifadesi alınmayan Meral Akşener, geçtiğimiz Ağustos ayında da bir kez daha gizliliğin kaldırılması ve ifadesine başvurulması için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na avukatı aracılığıyla başvuruda bulundu
Meral Akşener'in avukatı Uğur Poyraz, Akşener hakkında 4 yıldır yürütülen ‘FETÖ soruşturması'ndaki gizlilik kararının kaldırılmasını istedi. Poyraz, Akşener'in ifadesinin de ‘ivedi olarak alınmasını' talep etti.
"Cumhur İttifakı'na karşı olan sağ seçmenin adresi"
Parti içi tartışmalar ve krizler devam ederken, açıklanan pek çok ankette İYİ Parti'nin oy oranını yükselttiği görülüyor.
Artıbir Araştırma Genel Müdür Hüseyin Çalışkaner, 3. Yaşını kutlayan İYİ Parti hakkında Independent Türkçe'ye değelendirmelerde bulundu.
İYİ Parti'nin kuruluş sürecinin de zorlu ve sancılı olduğunu belirten Hüseyin Çalışkaner, ''Aslında ilk çıkışında kitlesel bir hareket olması beklenmiyordu. Ancak MHP içinden Meral Akşener'e yönelik açıklamalar ve kongre sırasında yaşananlar Akşener için bir 'mağduriyet' yarattı ve bu olumlu yansıdı. Öte yandan İYİ Parti'nin Millet İttifakı içinde yer alması da sahada ciddi ir sempati yarattı. Cumhur İttifakı'na karşı olan sağ seçmen için İYİ Parti yeni bir seçenek oldu. Sadece milliyetçi tabana hitap eden bir parti mi yoksa bir merkez partisi mi olacak? İYİ Parti'de aslında şu anda yaşanan tartışma tam olarak bu. İYİ Parti içinde'' diyor.
''İYİ Parti için bir lider partisi' diyemeyiz''
Yaptıkları bütün araştırmalarda İYİ Parti'nin yüzde 10 barajının üzerinde çıktığına belirten Çalışkaner, partinin sadece "kentli-milliyetçi" seçmen arasında tercih edildiği ve AK Parti ve MHP'den daha çok CHP'den oy geçişi olduğu yönündeki iddialara katılmadığını söylüyor.
Çalışkaner, ''Geçtiğimiz aylarda yaptığımız araştırmada, AK Parti seçmeni arasında kendisini ‘Atartürkçü' olarak tanımlayan ciddi bir seçmen kitlesi var. İYİ Parti'ye AK Parti tabanından da ciddi bir geçiş var'' şeklinde konuştu.
İYİ Parti için ‘lider partisi' değerlendirmesi yapmanın doğu olmadığını belirten Çalışkaner, ''Kuruluşundan kısa bir süre sonra girdiği 24 Haziran seçimlerinde İYİ Parti yüzde 10'a yakın oy aldı. Bu Meral Akşener'in cumhurbaşkanı adayı olarak aldığı oyun yaklaşık yüzde 40 üzerinde. Yaptığımız saha çalışmalarında da cumhurbaşkanı adayı olması halinde Meral Akşener'e oy verebileceğini söyleyenlerin oranı yüzde 6-8 bandında iken, İYİ Parti'ye oy verebileceğini söyleyenlerin oranı ise yüzde 10-12 bandında. Bu da aslında İYİ Parti'nin bir lider partisinden daha çok ‘liderini de taşıyan parti' olduğunu gösteriyor. AK Parti'de bu durum tam tersi'' dedi.
© The Independentturkish
